28. BÖLÜM

2K 90 34
                                    


İyi okumalar...

Odanın önüne geldik, kapıyı çalıp gel sesini duyunca içeriye girdik. Ömer ayakta yatağa oturacaktı ki bizi görünce tekrar doğruldu.

"Oğlum uzan dinlen kalma ayakta."

"Yok iyiyim ben hoşgeldiniz."

"Hoşbulduk. Geçmiş olsun oğlum durumun nasıl ağrın var mı?"

"Teşekkür ederim ağrım arada oluyor o da olacak o kadar siz nasılsınız?"

"İyiyiz biz de ne olsun annen nerde göremedim?"

"Ben onu biraz sinirlendirdim o da bahçeye ve ya kantine inmiş olabilir."

Annem ile güldük Allah bilir ne yaptı da kadını kaçırmıştı.

"Niye ki ne dedin de kadına kaçmış odadan?"

"Ya güze- şey yani Defne işte taburcu olmak istediğimi söyledim bir türlü ikna olmadı ondan yani."

"Ya Ömer ne taburcu olması daha dün ameliyattan çıktın kendini toparlamadan şurdan şuraya gitmiyorsun hiç kusura bakma."

"Neyse sonra konuşuruz bu konuyu ayakta kaldınız oturun annem de birazdan gelir."

Bir beş dakika sonra Melek anne de gelince konuşmaya devam ettiler. Annem bana döndü konuya gireceğini anladım ben de Ömer'e döndüm zaten bana bakıyordu tuhaflığı fark edince ne oldu dercesine kafasını salladı.

"Melek aslında seninle bir şey konuşmak istiyorum."

"Hayırdır inşallah?"

"Biz dün akşam Mehmet ile konuştuk nişanı bir ay sonra demiştik ya eğer sizin için de uygunsa biraz daha ileri bir tarihe alalım hem Ömer evladım da toparlanır."

"Ne? Bir dakika bir dakika ben çok iyiyim gerçekten eğer benim yüzümden erteliyorsanız ben gerçekten iyiyim hem hayırlı işler ertelenmeye gelmez öyle değil mi Defne sen de bir şey söylesene."

Annemler Ömer'in bu hâline kahkaha atmaya başladılar ben de bıyık altından gülüyordum ama sonra Ömer'in dedikleri ile tükürüğüm genzime kaçtı öksürmeye başladım. Bıyık altından gülme sırası ona geçti.

"Hem biz Defne ile nişandan bir hafta sonra imam nikâhı kıymayı düşünüyoruz."

Annemler soran gözler ile bana döndüler. Kaşlarımı çatıp Ömer'e baktım pat diye söylenecek şey miydi yahu bu?

"Şöyle ki biz ramazanda gençler olarak yemeğe çıktığımız vakit konuştukta Ömer de bu fikrini söyledi bana benim için uygun yani eğer babamlar ve sizlerde uygun görürseniz, tabi böyle pat diye de söylenip konuşalacak bir şey değil ama."

"Hani nişan ertelemesini yapmayız ama imam nikâhı iki tarafında oturup konuşması gereken bir şey sonuçta Allah katında evli olmuş olacaksınız o yüzden kesin bir şey diyemeyiz."

"Hilalcim o zaman şöyle yapalım Ömer taburcu olduktan sonra bize yemeğe gelirsiniz oturup konuşuruz sonrasında duruma göre artık nişan alışverişine çıkarız olur mu?"

"Olur tabii ben akşam Mehmet ile de konuşurum durumu."

"Annelerim müsade ederseniz Defne ile biraz bahçeye çıkabilir miyiz hem doktor yürüyüş yapmamı söylemişti."

"Tabii oğlum çıkın biz burda sohbet ediyoruz."

"Aynen kızım."

Ömer oturduğu yataktan kalkıp serum takılı olan askıyı eliyle sürükleyip benimle dışarı çıktı.

KARADENİZ RÜZGARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin