İyi okumalar...Evlenme teklifinden sonra ileride bulunan salıncaklara gidip oturmuştuk. Ömer'in göğsüne yatmış elimdeki yüzükleri inceleyip gülümsüyordum.
"Ömer."
"Hımm."
Uykulu gelen sesiyle kafamı çevirip baktım, gözlerini kapatmış uyuyor gibi görünüyordu.
"Uyuyor musun?"
"Hayır güzelim sadece anın tadını çıkarmaya çalışıyorum."
Gözlerini açmadan konuşunca aklıma gelen konuyu hemen konuşmak istedim.
"Ömer sana bir şey soracağım daha doğrusu söyleyeceğim de diyebiliriz."
"Hımhım."
"Ben diyorum ki okulların açılmasına neredeyse bir ay var, ayağım da artık iyileşti malum. Bir kaç gün sonra nikâh tarihi almaya mı gitsek?"
"Hıhım."
Gülmemeye çalışarak tepkilerini izlemeye başladım bir kaç saniye sonra belimdeki kolu ile bedeni kasıldı kaşları çatıldı ve hemen sonra gözleri far görmüş tavşan gibi açıldı ve benim gözlerimi buldu, yerinden doğrulup karşı karşıya bakar duruma geldik.
"Sen ne dedin, nikâh günü mü alalım dedin ben yanlış mı duydum?"
"Hayır gayet doğru duydun. Evdekilere de danışalım ve bir an önce nikâh tarihi alalım."
"Allah'ım çok şükür dualarım kabul oldu, gel sana bir sarılayım."
Kahkaha atarak ayağa kalkıp sıkıca birbirimize sarıldık ve tabii anı bozan bir telefon sesi ile ayrıldık.
"Bir saniye canım içi hemen bu densize haddini bildirip tekrar sarılıp bu mutlu haberin keyfini çıkaracağız."
Gerçekten çok komik bir adamdı. Tekrardan büyük salıncağa oturduk hafif hafif ayağım ile sallamaya başladım. Ömer telefona cevap verdi, hemen yanında olduğum için telefonda ki kişinin yani Yusuf'un dediklerini istemsizce duyuyordum.
"Buyur kardeşim, hayır yani bir izin günüm var bırakın da eşimle geçireyim değil mi yani!"
"Haklısın kardeşim kusura bakma sona konuşuruz biz."
"Senin sesin niye öyle kötü geliyor yaralı falan mısın?"
"Yok bir şey ya sonra konuşuruz hadi kapatıyorum."
"Yusuf tepemi attırma da!"
"Ben seninle biraz konuşmak istiyordum, özel bir mesele de aciliyeti yok sona konuşuruz."
"Tamam ben Defne'yi eve bırakayım gelirim yanına, nerdesin?"
"Yok abi bırakma kızı siz takılın biz sona konuşuruz kaçmıyorum ya, hem ayıp olmasın."
Ömer ile göz göze geldik ve benlik bir sıkıntı olmadığını gitmesini işaret ettim.
"Defne için sorun yok dert etme, nerdesin geleyim ben."
"Sahildeyim, Defne'ye selam söyle ama cidden kusura bakmayın ya beraber olacağınızı tahmin edemedim."
"Aleykümselam onun da var selamı, çok konuşma hadi kapat görüşürüz."
Telefonu kapatıp cebine bıraktı.
"Güzelim biz akşam da konuşurduk."
"Ömer belli ki bir derdi var ve sana ihtiyaç duymuş, hem biz artık sürekli beraber olacağız zaten değil mi?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARADENİZ RÜZGARI
Fiksi Remaja"Bir an önce evlenip sana doyasıya sarılmak elini tutmak özgürce yaşamak istiyorum çok mu şey istiyorum yani?" "Sabreden derviş muradına ermiş canım." "Sen bana canım mı dedin?" "Öyle mi dedim olabilir." "Defne" "Efendim" "Seni çok seviyorum iyi ki...