4.6

323 35 7
                                    

Yorganımı kafama kadar çıkardıktan sonra tekrardan burnumu çektim. Tüm gece sessizce ağlamıştım ve Dylan'ın bana ilk mesaj atmasından şimdiye kadar her şeyi düşünmüştüm.
Neler yaşamıştık öyle?
Ne güzel şeyler söylemişti bana...

Telefonumu komple kapatmıştım. Ona daha fazla kızmadan, onu kırmadan önce düşünmeliydim yaptıklarını.
Belki yaptıkları bana takıntılık gibi geliyordu, ona göre ise kıskançlıktı.
Ama onu anlamaya çalışıyordum.

Kapı tıklandığında annemin olduğunu düşünüp 'gir' komutunu verdim.
Kapıya arkamı dönmüş ve yorganıma iyice gömülmüştüm. Bu yüzden sadece sesleri duyabiliyordum.
Kapıyı kapatıp yavaş adımlarla yanıma gelip yatağımın ucuna oturdu.

Çaresiz bir ses "Özür dilerim." deyince şok olmuşum. Bu Dylan'dı!
"Ben... Ben tahmin edemeyeceğin kadar pişmanım, Holland."

Yorganın dışarısında kalan saçlarımı okşamaya başladığında içimde hapsolan kelebekler bana inat özgürlüklerine kavuşmak ister gibi havalandılar.
Ah, Dylan...
Bana n'apıyorsun böyle?

"Holland, ben seni o kadar çok seviyorum ki seni kimseyle paylaşamıyorum. Kıskancım, evet. Ama böyle bir tepki vereceğini gerçekten hiç beklemiyordum." Biraz durduktan sonra tekrar konuşmaya başladı, "O çocuk sana arkadaş gözüyle bakmıyor, buna eminim! Sana nasıl baktığını görmüyor musun?"

Benden cevap gelmeyince derin bir nefes alıp merhametli bir ses tonuyla konuşmaya devam etti, "Görme. Görme sana nasıl baktığını. Belki abarttım, belki çok ileri gittim. Ama elimde değildi, çok sinirlenmiştim. Seni benden başkasının sevmesine dayanamazdım..."

"Peki ya kırdığın kalbi nasıl onaracaksın?" dedim ağlamaktan kurumuş boğazımla zar zor konuşarak.

"O kalp öyle muazzam, öyle naif bir güzellikte ki, bir cümlemle onarılacağına, bana kıyamayacağına adım kadar eminim ben."

Yanıma daha da yaklaşıp kulağıma beni bitiren kelimeleri fısıldadı.
"Seni Uzay boşluğu kadar sonsuz seviyorum..."

-
1K ya özel❤
Hepinize sonsuz teşekkür ederiiim!💞
Iyi ki varsınız!

AloneHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin