Gönderen: Dylan
Fark ettim de, edebiyat parçalamayalı uzun zaman olmuş.Gönderen: Holland
Diyorsun?Gönderen: Dylan
Ya, diyorum.Gönderen: Holland
Hakikaten, nasıl yazıyorsun öyle süslü şeyleri?Gönderen: Dylan
Herzamanki gibi derin bir nefes alıyorum,Gönderen: Dylan
Gözlerimi kapatıyorum...Gönderen: Dylan
Gözlerim kapalıyken bile her santimini zihnime kazıdığım o güzel yüzü beliren kişiye uzun uzun bakıyorum...Gönderen: Dylan
Tekrar derin bir nefes alıp her gün olduğunu gibi kahkaha atışını zihnimde canlandırıyorum...Gönderen: Dylan
Ister istemez bir tebessüm oluşuyor dudaklarımda...Gönderen: Dylan
Ister istemez kendimi aptal aptal gülüyorken buluyorum...Gönderen: Dylan
Ve bunun sebebi, sensin.Gönderen: Dylan
Bunun sebebi sen ve senin o mükemmel gülüşün...Gönderen: Dylan
Bunun sebebi kendimden bile sakındığım gözlerin...Gönderen: Dylan
Dokunamadığım, ama ne kadar yumuşacık olduğunu bildiğim lavanta kokulu saçların...Gönderen: Dylan
Sen ve o güzel kalbin...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alone
FanfictionGönderen: Bilinmeyen Kalbine açılan yaraları iyileştiremem belki, ama o yaraların tarif edilemez acısını beraber yaşamamızı sağlayabilirim. Yada yaralarını papatyalar ile donatabilirim; belki acısı az da olsa azalır diye...