HİS 🔥 (Yeniden Yayınlanıyor)

HİS 3 BÖLÜM ~2

Hatalı bölüm yayımlanmış, düzeltildi.

Bu hikaye kitap olduğu halde yeniden sizler için yayınlıyorum. Lütfen ıssız bırakmayalım, oy verip yorum bırakalım.

🔥

İçeri girip kapıyı ardından gürültüyle kapattı, çıkan çarpma sesi ve gözlerimi kapatmam eş zamanlıydı. Duymuştu, kesinliklen duymuştu ağabeyimin sözleri. Çatılan kaşları ve mavilerine oturan huzursuz gölgenin başka bir izahı olamazdı. Özlemle ona baktım; omuzlarını saran siyah kazağı, aynı renk pantolonu ve postalları çamur içindeydi. Yorgun ve uykusuz görünüyordu. Ağabeyime doğru atmaya başladığı her adım, yerde geniş çamur lekeleri bıraktı. Sanki odada yalnızca ikisi varmış gibi gözlerini ağabeyimin üzerinden çekmiyordu. 

‘’O emri kime verdin sen?’’ diye sordu tehlikeli bir sesle. 

İkiside neredeyse benim iki katımdı ve bana zarara vermeyeceklerini bildiğim halde, bu görüntü karşısında aralarına girmekten korkmuyor değildim. 

‘’Sence?’’ Ağabeyim başıyla beni işaret etti. ‘’Elbette kız kardeşimden bahsediyorum.’’

Ateş yavaşça gözlerini kapattı ve açtı. Sakin kalmak için reflekslerini kontrol etmeye çalışıyordu. ‘’Onu buradan götürebileceğini sana kim söyledi?’’

‘’Birinin söylemesine gerek yok. Hare benim kardeşim ve doğru olan benim yanımda kalması.’’

Ateş kısa bir an ağabeyime doğru eğilip, ‘’Siktirtme doğrusunu Hakan,’’ dedi kısık fakat keskin bir sesle. ‘’Buna izin vermem.’’

Ağabeyim kasılan çenesini sıvazlayarak Ateş ile aralarındaki az mesafeyi kapattı. ‘’Senin….’’

Sezgin ansızın avuçlarını sesli bir şekilde birleştirdi ve nevi şahsına münhasır gülümsemesini suratına oturttu. ‘’Oo kardeşim, gözümüz yollarda kalmıştı.’’

Aceleci adımlarla Ateş’in yanına gidip koluna girdi. Ateş nihayet bakışlarını ağabeyimden ayırdı ve çehresinde memnuniyetsiz bir ifadeyle koluna baktı. ‘’Kolumu bırakmak için üç saniyen var.’’

Sezgin alınmış gibi baktı. ‘’Neden kızdın, Yasemin de Derin’in koluna giriyor.’’

Ateş burnundan derin bir nefes çekti ve bırakmadı. ‘’Sezgin, onlar kadın ve senin sadece bir saniyen kaldı.’’

Sezgin kızgın bir şeye dokunup yanmış gibi hızlı bir refleks ile kolunu geri çekti. ‘’Görmeyeli daha bir ağresifleşmişsin.’’

‘’Bunu henüz göstermedim.’’ Ağabeyim ve Sezgin’i arkasına alarak uzaklaştı.‘’Bu konu burada kapanmadı. Akşam konuşacağız.’’ Yüzüme bile bakmadan koridora girip gözden kayboldu.

O an peşinden gitmek için delice bir istek duydum ama ağabeyimin gözü üzerimdeyken bunu yapamazdım. Derin yanıma geldi ve elini sırtıma yerleştirerek beni mutfağa yönlendirdi. ‘’Hadi, akşam için bir şeyler hazırlayalım.’’

Birlikte mutfağa girdiğimizde, Yasemin’in yemek işine çoktan giriştiğini gördüm. Öfkeyle bir şeyleri kesiyor, çırpıyor, süzüyordu. Derin ona eşlik ederken, bir yandan da Alya’yı ciddiye almaması konusunda telkinde bulundu. Ateş’in yanına gitmek isteyen yanımı dizginleyerek onun sevdiği bir şeyleri yapmaya karar verdim. Aslında et olmayan ama tıpatıp ete benzeyen şeyi sotelik doğramaya başladım. Ellerim bir şeylerle uğraşıyordu ama zihnim bambaşka bir yerdeydi. Gözleri gözlerime bir an bile değmemişti. Aramızdaki ilişkinin ne denli kuvvetli olduğunu bildiğim halde, içimin burkulmasına engel olamadım. Hep başka türlü bir karşılaşma düşünmüştüm. O düşünmemiş miydi?