●Karne Günü VS Kötü (!) Haber

67.3K 2.1K 532
                                    


Bir yere bir şarkı koydum. Bahsettiğim yerde o şarkıyı açıp, şarkıyla birlikte okumaya devam edin lütfen. İyi okumalar :3

--

"Durukan?" dedim şaşkınlıkla. Sonra, gözlerim yanındaki kızıl saçlı kızla buluştu. Kız yakından daha güzeldi. Tabi makyajsız neye benzerdi merak ediyorum. Yüzünde on ton makyaj vardı. Anlaşılan Durukan böyle kızlardan hoşlanıyordu.

"Aylin?" dedi şaşkın bir yüz ifadesiyle Durukan. "Güneş? Ne işiniz var burada?"

İçimden "sana ne be" demek gelmişti. Sonra aklıma tekrar onun üstünü yanlışlıkla çıplak gördüğüm gece gelmişti ve utanarak susmuştum.

Güneş lafa atıldı, "Biz buraya TFIOS izlemeye geldik. Asıl sen... Romantik bir filmde ne arıyorsun? Hiç izleyecek birine benzemiyorsun."

Duyduğu soruyla gülümsedi Durukan. Nedense tam o an kusacak gibi hissettim. Gülümsemesi yüzünden değil, başka bir şey yüzünden. Tarif edemiyordum. Galiba fazla aç kalmıştım. Onun için de midem bulanıyordu.

"Arkadaşım... Arkadaşım davet ettiği için, götürecek kimseyi bulamamış. Ben de yalnız bırakmayayım dedim."

Ay ne kadar centilmensin sen öyle. (!)

Kızıl saçlı, adını bilmediğim makyajlı güzel kız gülümsedi.

"Tanıştırayım. Açelya, bunlar okuldan arkadaşlarım. Aylin ayrıca komşum. Aylin, Güneş. Bu da arkadaşım Açelya."

"Merhaba," dedi Açelya gülümseyerek. Ses tonu da yüzü gibi güzeldi. İsmi de yakışmıştı. İyice fazlalık gibi hissetmeye başlamıştım ve bir an önce bir şeyler yemek ya da eve gitmek falan istiyordum.

Kız tokalaşmak için bana doğru elini uzattı. Başta yadırgasam da gülümsemesinin gerçek olduğunu anlayınca ben de elimi uzattım, "Merhaba," dedi gülümserken. Tamam, şu an kendimi kötü hissediyor olabilirdim ama kıza da yazıktı. İyi kalpli birine benziyordu. Yani, sanırım. Hayattan öğrendiğim bir şey varsa, o da insanlara karşı ön yargılı olmamak gerektiğiydi.

Benden sonra, Açelya ve Güneş tokalaştılar. "Neyse, bir yerlerde bir şeyler yiyelim mi?"

"Olur," dedim hemen. Feci acıkmıştım.

Herkes bu fikri onaylayınca, alışveriş merkezinin Burger King bölümüne doğru yola çıktık. Açelya, önümüzde Durukan ile birlikte yürüyordu. Elini, Durukan'ın koluna sarmıştı ve aralarında bir cm bile yoktu. Bana kalırsa kız Durukan'a feci yavşıyordu. Feci feci feci.

"Güneş?" dedim koluna girdiğim Güneş'e fısıldayarak.

"Ha?"

"Sence de bu kız çok yavşak değil mi?"

Evet, az önce kızın hakkında iyi düşünen kişi bendim.

"Evet de... Ne yapalım ki yani? Bize ne? Hem... Sen neden umursuyorsun bakayım? Yoksa Durukan'dan mı hoşlanıyorsun?"

"Ne?" diye bir çığlık attım. Etrafımızdaki kişilerin ve önümüzdeki iki şahsın bakışları bize döndü.

"Bir sorun mu var?" dedi Durukan.

"Yok." Dedi Güneş. "Aylin'in her zamanki hali."

Omuz silkip tekrar önlerine döndüler ve yürümeye devam ettiler. Bense Güneş'e eğilip eskisinden de sessiz bir şekilde söylenmeye başladım. "Allasen, ben mi Durukan'dan hoşlanacağım? Saçmalama abi. Ben ve Durukan? Psh. Saçmalıyorsun."

Sapık!.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin