Yb erken şarkıyı dediğim yerde açın. İthaf en uzun veya en çok yorumu yapana. Şarkıyı dediğim yerde açın :3
--
Durukan... Buraya doğru geliyordu.. Ve ben Ender'in o saçmalık sözleri yüzünden böyle burada put gibi kalmıştım. Tamam,Durukan beni burada,Ender'le otururken görünce belki yanlış anlayacaktı. Açıkcası umrumda değildi. Çünkü resmen bilincimi yitirmiştim. Kafamda sadece o kelimeler uğulduyordu.
Durukan seni aldatıyor.
Peki aldatıyor muydu? Nasıl saniyeler içinde düşünebilirdim ki? Kapıdan içeri giren Durukana ümitsizce baktım. Ona güvenmeli miydim? Savunacak mıydı kendini? Ya bu Ender öküz boku yalan söylüyorsa? Neden söylesindi ki?
" Aylin?"
Geçen bizi kapıda gördüğünde yanlış anlamıştı ya aynı öyle bakıyordu şimdide. Gözleri birer çakıl taşı. Kahverengi olanlardan. Burnu ve göğsü müthiş biz hızla inip kalkıyor,korkutan bir görüntüye sahip... Aynı öyleydi şimdi. Ama toplamalıyım kendimi. Belli etmemeliydim Durukana. Yoksa şüphelenirdi. İlk emin olmam lazımdı ondan sonra sorgulayabilirdim.
Gülümsemeye çalıştım. " Durukan?"
" Bu piçle ne işin var senin burada!?"
Hafifçe sesini yükseltmişti. Ender göt herifi aramızda girdi, " Hooop birader,ayıp oluyor ama piç miç!"
Oh olsun şıkıdım yandan yandaan.
" Ulan seni var ya!"
Durukan Ender'in tam gözünün ortasına yumruk atınca çığlık attım. Ama içimden " Yürü be aslanım!" diye bağırıyordum. İnşallah bu Ender piçini restorantta ki gibi dövmezdi.
Sandalye ve masalarla birlikte ikisi yer düşünce tekrar çığlık attım. " DURUKAN BIRAK!"
Bırakmadı.
" BIRAK DIYORUM BE ADAM BIRAK!"
Bırakmıyordu.
" EĞER BIRAKMAZSAN YEMIN EDERIM Kİ SENDEN AYRILIRIM."
Bıraktı.
Yumruk atmayı kesip bana omuz çakarak kafeden uzaklaştı. Ender bokunun kanlı yüzüne baktım. Amacı neydi bu gerizekalıların? Burada tek akıllı insan ben miyim?
" Al sana!" diyip bi tane de ben yumruk attım gerizekalının gözüne. Kör olma ihtimali yüksekti. Keşke müsait bi yerlerine vursaydım da Sude malıyla sevişemeseydi,çocuğu olmasaydı.
Koşarak kafeden çıktım,sağıma soluma baktım. Müthiş bir bulamama hissinden sonra Durukanı arabasında beni bekliyorken buldum. Lan önümdeymiş görememişim ya lan.
Koşarak arabanın kapısını açıp içeri girdim. Başı direksiyona yaslanmıştı,göremiyordum. Ay,kendimi bir an 1.sınıfta kilotluçorabı yırtılan kıza teselli veren kız gibi hissettim. " Ağlama annen dövmeyecek" falan filan.
Saçlarını okşadım. Yumuşacıktı, benim yanaklarım gibi. Ne var,kendimi övmeyi severdim. Durukanı sevdiğim kadar.. Tamam belki ondan da çok. Ay,kimi kandırıyorum?
" İyi misin?"
Ağır çekimde başını direksiyondan kaldırıp bana baktı. Sanki duyacağı şeyden korkuyor gibiydi.. Neden korkuyordu? Acaba aldatmış mıydı? Bu neydi böyle? Amerika'da ya da Türkiyede bir dedektif değildim ben! Aşık olmak ne zor işmiş! Her zaman dediğim gibi; DÜNYAYI sikleme ve git uyu.
" Değilim."
" İyi değilim!"Dudağını yalayıp sözlerine devam etti. Öyle bir cırlayıp saçlarını yoluyordu ki Nurella capsinin yüzü patlardı. Espri yaptım. Gülsenize.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sapık!.
HumorBizim hikayemizin olağanüstü bir güzelliği yoktu. Olağanüstü kişiler, olağanüstü olaylar... Hiçbiri. Ama bizim hikayemizdi ya... Bu en güzeliydi. Bu, o gülünce kalbimin deli gibi çırpınışının, ne kadar kırılırsak kırılalım dönüşümüzün hikayesiydi. B...