Erkan'dan
Beynim kazan gibi çatlayacak sanki.
Artık ne yapmam gerektiğini bilmeden yaşamak yoruyordu beni.Hayatım öyle zor bir hal almıştı ki kime ne yapacağımı ne diyeceğimi artık şaşırmış bir durumdayım.
Zaten hayatımı en çok zorlaştıran kişide babamdı.
Bir anda gelip beni Zübeyde'le evlendirmesi bütün hayatım alt üst etmişti.
Normalde olsa asla o kızla evlenmeyi kabul etmezdim ama arada kayıp olan kardeşim vardı.
Ne kadar babam olacak adam kendi evladına sahip çıkmasada bir kız çocuğuydu nerde nasıl insanların elinde olduğunu merak ediyordum.Sırf kardeşim için bugüne kadar hem babama hemde Zübeyde'ye katlanıyordum.
Gerçi Zübeyde'nin bana karşı çok zorluk çıkardığı yoktu. Sesiz sakin bir şekilde dursa da, yinede benim ile para karşılığı evlendiği gerçeğini unutamıyordum.
Bazen öyle bir Zübeyde oluyor ki ben kendimden utanıyorum onu görünce.
Öyle masum, öyle saf ve sesiz duruyor ki sanki o para göz kadın o değilmiş gibi beni kendimden şüpheye düşürüyordu.Onun o sesi ve masum halini her gördüğümde ya da bana bakmaya bile utanan o bakışlarını gördüğümde sanki beni kendine çekiyor.
Bu kadın bunu nasıl yapıyordu? bilmiyorum ama eskiden eve gitmek istemeyen ben şimdi her yerde Zübeyde'yi yanım da götürmek istiyordum ve çok saçma bir hisdi bu.
Zaten karşı komşumuz olan o Ali denen şerefsiz her gördüğümde Zübeyde'nin etrafın da bu her geçen gün canımı daha çok sıkar olmuştu.
Bu sebeple en iyisi ben nereye Zübeyde oraya.
Zaten kardeşim dediğim arkadaşım Demir'le her görüştüğümüzde Zübeyde'yide götürüyordum.
Onada iyi geliyordu Evin ve Vera farkındaydım.
Bu sebeple her buluşmada Zübeyde'yi de götürüyordum.Ayrılmamıza 5 ay kalmıştı. Aslında ben onun evin içinde bıcır bıcır gezmesine yada sürekli benim için bir şeyler yapmasına alıştım yada sevdim ama bu aralar Zübeyde'le aramız kötü.
1 haftadır odasından çıkmıyordu.Son kavga ettiğimizde Zübeyde'yi ilk kez öyle görmüştüm bana karşı bu kadar dolu.
Normalde ben ne dersen diğiyim susardı ama bu kez öyle bir konuşmuştu ki ben kala kalmıştım.Bana karşı öyle büyük bir kırgınlıkla bakmıştı ki o gözlerle 1 haftadır gözümün önünden gitmiyordu o gözleri.
O gün ki kavgamızı sürekli bir haftadır düşünüyorum.
Farkındayım onun üstüne çok gitmiştim o gün. Çok ağır sözler söylemiştim ama bunları nasıl söyledim bilmiyorum.Onun nasıl bir kadın olduğunu bildiğim halde yani benimle para karşılığı evlendiğini bildiğim için yüzüne her baktığımda sanki bunun tersiymiş gibi olması, beni sürekli onun canını sıkmam zorunda bırakıyordu.
Sanki beni kendine çekicek ona kapılıcam diye korktuğum için bu
duyguya kapılamamak için sürekli onu kırıyordum.Aslında zayıf bir adam değilimdir. Zaafları olan bir adamda değilimdir ama sanki Zübeyde benim zaafım ve bunu anlayacak diye sürekli ona ondan nefret ediyormuşum gibi gözüküyordum.
Bunlar ne berbat bir duygular ben ilk defa böyle saçma sapan duygular yaşıyor gibiydim.Bazen diyorum bazen keşke zübeyde'le başka şartlarda tanışsaydık o zaman hayat ikinizede böyle zindan olmazdı.
Ben onun nerde görürsem göreyim onun o masum yüzüne her zaman hayran kalırdım.Birlikte Demir'lerin evine gideceğimizi söylediğim zamanlar da gözünün içinde ki o parıltı,bana gülerek bakan yüzü o kadar eşsiz bir güzellik sunuyor ki o an içimden rabbime keşke kaderimizi başka şekilde bir araya getirseydi diyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİLHUN
Teen FictionZorla yapılan bir evlilik ve içinde her şeye rağmen mutluluk arayan Zübeyde'nin aşkı ve acı geçmişi ile verdiği çabayı okumaya hazırsanız bekleriz...