30.bölüm(çocukluğum)

7.4K 570 214
                                    

Hiç beklemediğimiz andan hayatımıza giren insanlar sebepsiz girmiyorlar.

Ya canımızı yakıyorlar, ya mutlu ediyorlar. Ama benim hayatıma giren şimdiye kadar mutlu olmamı sağlamadı, hep canımı yaktı...

Ben ise mutluluğu bulmak için sadece savaşanlardanım. Belki bulurum umuduyla yaşayanlardanım.

Şimdi ise yine karşıma çıkan bir engelden kurtulmak için bir savaşın içine girmiştim.

Cesur'un Erkan'ın neden gittiğini sorduğun da bir anda duraksamıştım. Daha sonra derin bir nefes alıp yeniden ona doğru döndüm.

Sanki zafer kazanmış gibi, yada istediği olmuş gibi bakıyordu.

Gülüş ile Ali ise onlarda ayağa kalmışlardı ama onların gözlerin de Cesur gibi zafer bakışları yoktu. Onlarda benim gibi bunu beklemiyormuş gibi bakıyorlardı...

"Benim için. Benim için benden vazgeçti. Ben istediğim için gitti. Altında başka bir şey arama"dediğim de Cesur benim cevabımla başını iki yana hafif bir şekilde sallayıp ve öne doğru bir adım atıp durdu.

"Safsın, fazlaca safsın Zübeyde. Hayır Erkan senin için sende vazgeçmedi. Bir başkası için senden vazgeçti. Tercih yapması gerekiyordu ve o seni değil de başkasını terci ettiği için gitti.... Ne yazık ki Erkan'ın gözünde ilk kriz anında vazgeçilen kişisin... buda senin onun gözünde ki değerini gösteriyor. Sen ise halen ona inanıyorsun ve onu koruyorsun" Dediğin de Cesur bütün vücudumun buz kestiğini hissetmiştim.

"Abi!"diye yüksek sesle seslendiğin de Gülüş, Cesur ona bir an bile olsun bakmamıştı. Bakışları keskin bir şekilde benim üzerimdeydi bunu çok net hissede biliyordum. Benim ise yerdeki soğuk parkeler deydi.

Yine benden vazgeçmişti Erkan. Oysa ben onun beni sevdiğine inanmaya başlamışken bir de.

Peki bu kez kim için benden vazgeçmişti?

Sedef için mi yine?

Başka kim olacak ki? Erkan yine Sedef için benden vazgeçmişti.

Gerçi üzülmemeliyim Cesur'un da dediği gibi ben her zaman ilk kriz anında hemen vazgeçilen kişiyim.

Bir tek Erkan dan değil ben her zaman insanların hep en son tercihi olmuşumdur, ilk tercihler her zaman başkası olmuştur.

Yüreğimi saran acıyı bir süre hissetmemeye çalıştım. Karşımda ki adama istediğini vermeyecektim ve bunun için yüzüme sahte bir gülümseme yerleştirdim. Zor bulduğum nefesimle konuştum...

"Canı sağ olsun... gerisi önemli değil."diyip bu kez hiç arkama bakmadan oradan hızlı bir şekilde çıkıp gittim.

Şirkettin dışına çıktığım da ağlamak için hemen bekleyen göz yaşların akmaya başlamıştı.

Yine canım yanmıştı ve yine göz yaşlarım akmaya başlamıştı.

Tam bir derdim bitmedi derken bir yenisi ekleniyordu omuzlarıma.

Ağlaya ağlaya bana iyi gelecek yere doğru gitmeye karar vermiştim.

Hemen ilk geçen bir taksiye binip gideceğim yerin adresini verdim.

Aradan geçen zamanın ardında geleceğim yere geldiğim de ücreti ödeyip indim taksiden.

Önüme çıkan ilk musluktan bir bidon su doldurup Annemin mezarına doğru yürümeye başladım.

Annemin mezarını gördüğüm de yeni duran göz yaşların tekrar hızlı bir şekilde akmaya başladı...

Güzelce mezarını suladıktan sonra hemen yanına çöküp oturdum...

DİLHUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin