Adamların silahı bize tutmasıyla zorla arabadan indirildik. Benim ne olduğuna dahil en uçak bir fikrim yoktu beynim resmen durmuş gibi. Ne düşünmem gerektiğini, ne yapamam gerektiğini bilmiyordum kafama da sanki kocaman bir ağırlık vardı ve benim düşünmeme yada bir şeyleri anlama mı engelliyordu.
"Ne istiyorsunuz bizden"diye karşımızda duran iri yapılı adama sordu Vera
"Binin arabaya"diye karşımızda duran siyah arabayı gösterdi adam
"Kimsiniz siz ya ne istiyorsunuz bizden."diye bu kez bağırarak sordu Vera
"Çok konuşma binin şu arabaya yoksa zor kullanacağız"diye bağırmıştı.
"Binmiyoruz.... ne bu böyle hangi devirde yaşıyorsun kardeş sen.... elinde silah, gelmiş binin diyor. Oldu başka emrin varmı?"diye korkmadan alaycı bir şekilde konuştuğunda Evin iri yapılı, kirli sakallı adam elinde ki silahı bu kez Evin'in alnına doğru doğrulttu.
O an benide bir korku sarmıştı ve yavaş yavaş bir şeyleri algılamaya başladım.
Evin gene deli cesaretini göstererek bu kez canında olacaktı. Bu kızda ki cesarete gerçekten de hastayım ama bazen gerçekten fazlası zarar."Seninle işimiz olmadığı için senin burda öldürmem bize bir şey kaybetmez"dediğin de adam şok geçirmiş bir şekilde onlara baktım. Ne demek öldürmek?
"Hayır hayır"diye bağırmaya başladı Vera ama Vera'nın bağırmasına rağmen adam silaha çoktan basmıştı.
Etrafta kulakları sağır edecek o sesi duyduğumuz da hemen Evine baktık aynı anda Vera'yla. Evin yere doğru çökmüş kulaklarını kapattığını gördük. Onu bu şekilde görmek beni rahatlatmıştı bir an olsun onu vurulduğunu sanmıştım. Elimi kabinin üzerine koyup derin bir nefes aldım. Evet ölmek istemiştim ama sevdiklerimi gözümün önünde ölmesine asla istemiyordum."Şimdi biniyor musunuz arabaya yoksa bu kez acımam vururum"dediğinde hiç bir şey demeden hemen bindik arabaya.
Kızlarla yan yana oturduğumuzda.
Herkezin gözlerinde kocaman bir korku vardı ama benim kinde hem korku hem yıkılmışlık vardı.Ben öylece oturmuş camdan dışarıya bakarken Vera bana seslendi
"İyimisin"diye sordu ağlayarak.
Vera ve Evin ağlarken benim gözüm de tek bir damla göz yaşı akmıyordu ama kalbim çok ağrıyordu.
"İ...iyiyim"dediğim de sesim titremişti ama bu korkudan değil bu dışıma vuramadığım acımdan.
Vera daha fazla bir şey sormadan önüne dönünce bende dışarıyı seyretmeye başladım. Bu adamların bizi nere götürdüğünü bilmiyordum ve götürmemesi için bir çaba harcamıyordum. Sonuçta kim isterse, kim ne derse ben onları kuklası olmaya alıştırmıştım.
1 saat sonra araba bir evin önünde durduğunda adamlar kollarımızdan tutup evine içine götürüp bir odaya kitlediler. Odada sadece bir koltuk vardı geri kalan her yer boştu bir halı bile yoktu ama bu benim umrumda değildi. Koltuğa oturduğum da beynimde sürekli Erkan'ın babasına söylediği sözler dönüyordu ben ne kadar faketmezemde göz yaşlarım çoktan akmaya başlamıştı ama kızla benim korkudan ağladığımı düşünüyordu. Onlara bir şey belli etmemek için konuştum.
"Ne yapacağız şimdi?"diye sordum ne yapacağımızı pek önemsemesem de gelişi güzel sormuştum.
"Bu adamlar çok acımasız görünüyorlar"diye bu kez Evin ağlayarak konuştu.
"Sakin olun kızlar önce kim olduklarını bir öğrenelim."dedi Vera
Ağlamamak için kendini zor tutuğu bir sesle"Öğrenince ne olacak ki? Adamlar cani görmedin mi kurşun kulağımın kenarında geçti."diyip elleriyle yüzünü kapatarak ağladı Evin. Haklıydı aslında nerdeyse ölecekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİLHUN
Teen FictionZorla yapılan bir evlilik ve içinde her şeye rağmen mutluluk arayan Zübeyde'nin aşkı ve acı geçmişi ile verdiği çabayı okumaya hazırsanız bekleriz...