38.bölüm(Hayal kırıklığı)

6.3K 478 119
                                    

Odaya girdiğim de bütün bakışlar aynı anda bana dönmüştü. Ben ise çekingen bir şekilde yavaşça bir, iki adım atıp sadece Demir abiye bakıyordum. Erkan'ın varlığını yok sayıyordum. Sanki o bu odada yokmuş gibi yapmak işitiyordum ama yapamıyordum çünkü Erkan'ın o keskin bakışlarını üzerimde hissediyordum. Ben ona bir kez bile olsun bakmazken o benim üzerimden bakışlarını, bir kez olsun çekmiyordu.

"Ben istediğin dosyayı getirmiştim abi" kısık bir sesle ve çekingen bir şekilde elimde ki dosyayı Demir abiye uzattığım. Üzerim de garip bir gerginlik vardı ve çok huzursuzdum. Biran önce bu odadan da çıkmak istiyordum. Demir abi oturduğu yerden kalkıp bana doğru gelip dosyayı elimden alıp 'Sağ ol Zübeyde' deyip dosyaya kısa bir göz atıp "Hemen gitme geç şöyle otur" deyip eli ile tanımadığım iki bayanın yanını gösterdi. Ama ben kalmak falan istemiyordum biran önce bu odadan çıkmak istiyordum. Demir abim sanki gitmek istediğimi anlamış gibi devam etti.

"Senin ile konuşmam gereken önemli bir konu var. Toplantı bitmek üzere zaten" dediğin de bu kez itiraz edememiştim ve ' Tamam' deyip Demir abinin gösterdiği yere geçip oturdum.

Ben yerime otururken Demir abide yerine oturup "Evet devam edelim" dediğin de bana taraf olan bütün bakışlar ona dönmüştü. Aynı şekilde Erkan'ın bakışları da Demir abiye dönmüştü. Ne gariptir ki bir zamanlar aynı evin içinde yaşadığım ve eşim olan adam ile şuan iki yabancı olmak. Artık birbirimize karşı bir Selamımız bile kalmamış olması. Buna sebep olan ise sadece Erkan'dı. Bizi bu duruma getiren Erkan'dı.

"Evet, arkadaşlar çoğunuzun da bildiği gibi Ertanlar holding de otel ile olan anlaşmamız uzun zaman önce feshedildi. Korhanlar holding olarak artık Ertanlar holding ile ortaklığımızı da bitiriyoruz" diye konuştuğun da Demir abi masanın üzerin de olan bakışlarımı şimşek hızıyla ona çevirdim. Ne yani ortaklıkları bitmiş miydi? Peki, ama neden Demir abi ile Erkan çok iyi arkadaşlardı ve niye bitirmişlerdi? Benim yüzünden mi bitmişti yoksa. Erkan'ın bana yaptıklarından dolayı Demir abiyle arasının bozulduğunu biliyordum ama bu sebepten dolayı ortaklıklarını bitiriyor olmalarını asla isteme. Zaten araları bozuk diye hep kendimi suçlayıp, huzursuz oluyordum birde böyle olması beni daha kötü hissettirmişti. Erkan'a baktığım da ise üzgün bir şekilde Demir abiyi dinliyordu. Yüzünden anladığım kadarıyla bu ortaklığı bitirmek isteyen Demir abi. Keşke elimden bir şey geliyor olsaydı ama Demir abiye bir şey diyemezdim ve bana da bu durumda hakların da hayırlısı olsun demekten başka bir şey düşmüyordu.

"Size söylemek istediğimiz şu ki ortaklık bitiyor diye otel içinde ki hiçbir işçi işinden olmayacak. Sizler otellerden sorumlu olarak bütün işçilerle konuşup, acaba ortaklık bitti diye işimizden olacak mıyız diye korkan işlere bunları açıklamanız. Herkes işine devam edecek, hiç kimse işinden olmayacak." dediğin de Demir abi odanın içinde kilerden, kimi mutlu olarak bu durumu dinlerken, kimi ise tıpkı Erkan gibi üzgün bir şekilde dinliyordu. Anlaşılan kimi bu ortaklıktan memnun imiş, kimi ise memnun değilmiş. Ama sonuç ne olursa olsun ben bu ortaklığın bitiyor oluşuna üzülmüştüm. Çünkü ben bildim bileli Demir abi ile Erkan hiç ayrılmazlardı ve şuan işlerini bile ayıracak duruma gelmişler ise bu demek ki artık dostlukları da tamamen bitmişti.

Herkes dikkatli bir şekilde Demir abiyi dinlemeye devam ederken odanın kapısı çalmıştı ve Demir abinin 'Gir' komutu ile içeriye asistanı girmişti. Asistanı içeriye telaşlı bir şekilde girip hemen Demir abiye taraf konuşmaya başladı.

"Demir bey iki polis memuru gelmiş ve Erkan beyi soruyor" dediğin de şok olmuştum. Ne polisiydi? Neden gelmişti ki? Herkes benim gibi şaşkınken Demir abi ile Erkan hemen ayağa kalktığı sırada polis memurları da odaya girmişti. Polis memurlarını görünce bende hemen ayağa kalktım.

DİLHUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin