25.bölüm(karın değilim)

8.8K 670 224
                                    

Hayat hep böyle acımasız mı? Yoksa bu acımasız tavırları sadece bana özel mi?

Tam hayatım düzene girdi derken, önüme gene bir engel koyulmuştu. Oysa burada birazda olsa huzur bulmuştum. Tamam belki kolu komşu beni sevmiyordu ama aile sıcaklığı gösteren birleri vardı bu kez yanım da.

Elimde ki telefona öylece bakarken göz yaşlarım çokta benden bağımsız yolunu bulmuştu bile.
Canım yanıyordu sürekli bu adamın benim önüme engeller koymasından yorulmuştum.

Telefonda yazan mesajın gerçek olmamasını istemiyordum. Korkuyordum söylediğinin gerçek olabileceğin den. Oysa ben dinen de boşandığımızı düşünüyordum.
Gerçi Erkan gerçekten de bana 3 defa boş ol dememişti ki.

Ben içimi saran korkuyla hemen odamdan çıkıp Anneannemin yanına gittim.

"Oy kuzum sen gene niye ağlıyorsun"diye elinde ki örgüyü hemen bırakıp ayağa kalkıp yanıma telaşla geldi Anneannem.

Ona soracaktım benden daha iyi bilgisi vardır muhakkak.

"Anneanne sana bir şey soracağım"dedim.

"Tamam yavrum sen hele geç şöyle bir otur sorarsın sonra"dediğin de onun yönlendirmesiyle tahtadan olan koltuğun üstüne oturdum.

"Anlat bakalım nedir seni böyle ağlatan yavrum"dediğin de Anneanneme bütün olan bitteni anlatmıştım.

"Hay öküzün oğlu. Bunuda mı etti"dediğin de ben de sadece yüzüne bakıyordum.

"Sence biz halen evlimiyiz onunla"diye sordum.

"Bu çok derin bir konu be yavrum. Sen şimdi hele dur ben bir bizim cami hocasına sorup hemen geleyim"diyip hemen evden gittiğin de Anneannem bende dua etmeye başladım.

Ben evin içinde bir o yana bir bu yana gidip gelirken Anneannem eve gelmişti.

"Ee ne dedi hoca"diye hemen sordum.

"Hoca bahçede hadi o sana söyleyecek"dediğin de Anneannem hemen onunla birlikte çıkıp bahçede ki çardakta oturan hocanın karşına geçip oturduk bizde. Hocanın yanın da eşide vardı.

"Kızım Anneannen biraz anlattı. Bende bu konular derin olduğu için gelip senin yüzüne karşı söylemek istedim"dediğin de hoca bende sadece başım eğip bir şekilde duruyordum.

"Resmi olarak boşanmalarda bir talak ile boşanmış sayılır. Dinen de boşanmış kabul edilirler. Ancak mahkemede boşanma bir talak kabul edildiğinden daha sonra tekrar nikahlanabilirler.
Erkek mahkeme boşamadan önce hanımını kendisi boşamamışsa, mahkemede boşanan çiftler bir talakla boşanmış olurlar, nikahları devam etmez. Ancak yeniden nikahlanıp bir araya gelebilirler. Bunun için kişinin mahkeme kararından önce hanımını üç talakla boşamamış olması gerekir.

İslâm dinine göre koca, daha temkinli, ileriyi gören ve hissine daha az kapılan olduğundan boşanma yetkisi ona verilmiştir. Kurân-ı Kerîm açıkça bunu ifade etmektedir. Mahkemeye baş vurmadan önce veya sonra üç defa hanımını boşayan kimsenin dinen hanımıyla bir araya gelmesi mümkün değildir. Mahkemeden önce veya sonra hanımını boşamamış ise boşanmak için mahkemeye müracaat ettiği zaman boşanma yetkisini hakime verdiği için yani onu vekil olarak tayin ettiği için, hakim onu boşadığında bir talâk gider.

Ama daha iki talâk hakkı vardır. Buna göre hanımıyla bir araya gelmelerinde kanunen bir sakınca olmadığı gibi dinen de bir sakınca yoktur. Yalnız mahkemece gerçekleşen boşama şeklini -yani talâk bain mi, rîc'i mi- bilmediğimiz için biraraya gelmek istenildiğinde yeniden nikah yapmak lazımdır."diye hoca uzun uzun anlattığım da bende ona bakıyordum. Söylediği şeyleri anlamıştım.

DİLHUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin