Multi : Kazım Koyuncu- İşte gidiyorum. (Bölüm sonuna doğru dinleyin..)Bu bölümü burcu_krkmz ve azalea42 ithaf ediyorum. Muhakkak kitaplarına bakmalısınız. Çok değerli yazarlardır benim için ❤
İyi Okumalar...
🌫🌫
Bölüm 11 : Gitme...
“Aklında bir şey varsa eğer şimdi söyle. Çünkü ölüm, bana senden daha yakın.”
🌫🌫
Cehennemin tam içine çekilir, yüreği enkaz olan bir beden. Bir kaos, bir fırtına hâkimiyet kurar beynin ve kalbin tüm hücrelerinde. Ve bir acı filizlenir, gözlerinin en kuytu yerinde.
Bir beden ölmeyi diler...
Ölemez...
Bir beden yaşamak ister...
Hayat onun için son sınavını uygular.
Yaşam, kaş ile göz arasında ince bir köprüydü. Kimsenin ertesi güne yaşayacağına dair senedi yoktu. Bir avucun içindeydi yaşamak. Koca bir ömür düşlediğimiz ama aslında hızla geçip giden hayatlar. Daha düne kadar çocuk olduğumuz, aynaya baktığımızda gördüğümüz suret, zamanın bize ihanet ettiğiydi.
Yıllar geçiyordu.
Her geçtiğinde bizden bir parça alıyordu. Her bir yaş senden giderken aslında ömrün nasıl geçtiğini anlamıyorduk.
Ve bir bakmışız ki büyümüşüz.
Daha yirmi yıl öncesine kadar beş yaşında olan Sara, o kara günleri unutmazken, şimdi gözlerinin önünde daha hayatın baharında genç bir kız tükeniyordu. Korkuyordu. O günleri yaşamaktan, bu kızı da kaybetmekten korkuyordu.
Peki olanları geri döndürebilir miydi?
Ne kadar istesede, hayır.
Cafenin içinde kopan gürültüler, Gülin'in başına üşüşen insanlara rağmen, Sara yerinden hiç kıpırdayamadı. Gözleri Gülin'in kanlı bedeninde takılırken yıllarca nefret ettiği kırmızı renk benliğini yine esiri altına almıştı. Yıllar önce o kan kırmızısından nefret etmişti. Şimdi ise Gülin'in esmer teninde ışık gibi parlıyor, etrafını boyuyordu. Genç kızın kanı yer ile buluşurken, Sara'nın gözleri yerdeki kana ilişti. Bir hıçkırık koparken dudaklarından belki de dakikalar sonra ilk tepkisini vermişti.
"Hemen biri ambulansı arasın," diye bağıran Yusuf'tan başkası değildi. Sara'nın yanından ayrılıp direk yaralı kızın yanına gitmiş ve güçsüz olan nabzına bakmıştı. Ahmet, Yılmaz ve çalışan diğerleri karşılarındaki manzara ile donup kalırken, burada soğuk kanlılığını koruyup onları yatıştırmaya çalışan Yusuf'tan başkası değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eksik Kalan / Tamamlandı
Teen FictionBir Aralık sabahı, Güneş doğmayı unuttu İstanbul'a. Gökyüzü siyah çarşafına büründü. Beyaz olan düşler, boyandı kan kırmızısına. Bir çocuğun acı haykırışları yankılandı isli bir Aralık zamanında. Ölüm emrini verdi, yaşam son buldu. Ölümün soğuk nef...