Bölüm 15 : "Kara Gün"

6.6K 1K 3K
                                    


Merhaba sevgili okurlarım...
Günden güne büyüyoruz. Okuyan herkese ve beni yalnız bırakmayan tüm dostlarıma teşekkür ederim.

Multi : Mehmet ve Eylül (Sara'nın anne ve babası) Kızlarına aşk ile bakarken, temsili...

İyi okumalar ❤

💦💦

Bölüm 15 : Kara Gün

Sarılmak en güzel tedavidir, Sarılın...

Sarılmak en güzel tedavidir, Sarılın

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Vazgeçmek...

Hayata küsmek gibidir aslında. Bir daha barışamamak... Bir daha gülümsememek. Küsersen hayata, yalnızlaşırsın aslında. Bilmiyor insanoğlu. Yaşadığı en ufak şeyde pes ediyor. Birde zorluklara göğüs gerip artık tutunacak dalı olmayan insanlar vazgeçiyor. O zaman onlara verecek bir teselli cümle olmadığı gibi, vazgeçme de diyemiyorsun.

Vazgeçiyorsun, vazgeçemediğinden...

Sara, o gün o karanlık gecede vazgeçmişti. Ya da kendini öyle kandırmıştı. O kolye o gece boynundan çıktı ve açılmamak üzere kilitli kutuya atıldı. Kutunun kilidini çevirdiğinde kalbinde ağırlık olsada buna rağmen direndi. Bir damla yaş süzülmüştü kutunun üstüne, bu kutuyu daha da mühürledi. Ve dolabın en arka yerine konuldu kutu.

O gün aslında aşktan vazgeçti genç kız...

Hüzün sardı dört bir yanını. Kalbi ağırlaştı, gözleri nemlendi. Anne ve babasının yan yana mezarında, toprağa oturmuş onları izledi. Nemli toprağa aldırmadı. O gözlerinden firar eden yaşlarla suladı ailesinin mezarını.

Bir hafta geçmişti olayın üzerinden...

Tam bir hafta..

Bugün ailesinin ölüm yıldönümüydü. Onlarsız yeni bir yıl daha... Bugün yüreğinde yas vardı genç kızın. Yaman ailesinde de...

Herkes sustu bugün Sara ile birlikte.

Bugün gözlerini yeni güne mutlulukla değil, gökyüzünün karası gibi huzursuzca açtı. İsli bir perde vardı hem gökyüzünde, hem de genç kızın yüreğinde. Simsiyah giyindi, kara bir güne yakışacak şekilde. Çıktı evden kahvaltı bile yapmadan. Ailesi nereye diye sormadı, soramadı. Biliyorlardı. Nereye gittiğini ve bütün gün ona ulaşamayacaklarını.

Aralığın bu hüzün kokan günü ondan çok şeyini aldı.

"Koca bir yıl daha geçti sizsiz... Çok özlüyorum, böyle içim parçalanacak kadar. Ama gelmeyeceğinizi biliyorum." Gözünden akan yaşlar toprağa düşerken elleri ile silmedi. Akmasına müsaade etti. Her bir yaş toprağı yeşertti. Parmakları önce annesinin toprağını buldu.

Eksik Kalan / TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin