Önemli hissetme ihtiyacı 2 - kadınlar ne ister ?

1.8K 24 3
                                    

Bir önceki yazımda kadını istemeyen kaliteli A kişisi ve kadını isteyen az kaliteli B kişisinden bahsetmiştik. Kadının hangisini isteyeceğini sormuştum. Fazla düşünmeye bile gerek yok, B kişisi kadını götürecektir.

Size bir sır vereyim. Sizi kimse umursamıyor. Sizi kimse takmıyor. Sizin değerli arabanız, değerli paranız, yakışıklı tipiniz kimsenin umurunda değil. İnsanları ilgilendiren tek şey var o da kendileri... Evet, bencil olmaya gerek yok bunu istemek için. Her insan kendisi için yaşıyor. Onlara vaat ettikleriniz kadarsınız. Kendi çapında takılan kaliteli erkek kimin umurunda... Konserde sahnedeki adam en kaliteli erkektir ama gece kızı, kızla beraber konsere gelen herif götürecektir. Kızdan; "ben soliste aşık oldum seninle birlikte olamam" demesini bekliyor musunuz? Hayır! Kendini düşünüyor, aklı şeyinde onun da. Size bir şey söyleyeyim. Bu okunmuş bir şey değil. Araştırmalarım sonucunda elde etmedim bu bilgiyi. Yaşanmış bir şey bu. Kadınlar erkeklerden daha azgın! Bu bir gerçek! Erkeğin 5 dakikalık işi var ama kadınlar doymuyorlar. Şu anda bunları dudağım yara, boynum mor yazıyorum. Şeyimin kenarında bile morluk var! Kızda ise herhangi bir şey yok. Onun kadar azgın olamıyorum maalesef...

Yeni bir araba aldınız diyelim ve arkadaşlarınızın yanına gittiniz. Otoparka park ettiniz. 3 metre ileride de sizin arabanızdan çok daha modelli bir araba var. Arkadaşlarınıza kendi arabanızı mı göstermek istersiniz yoksa modelli arabayı mı? Kendi arabanızı göstermek istersiniz çünkü o sizin. Diğer araba kimin umurunda... Kendinizi özel hissetmeye yaramıyorsa hiçbir önemi yok başka arabanın. Kızlar için de bu böyle. Sizin kaliteli olmanız, kendinizi geliştirmeniz kimsenin umurunda değil. Kıza ne vaat ediyorsunuz? Yatak odasında kendini bağırttıran adamlar vardır. Kadından hiç ses çıkmaz, adamdan çıkar. Ne tuhaf bir şeydir bu?

Kafanızı karıştırmak istemem ama kıza gidip değer vermek de çözüm değil. Olay bu kadar basit olsa keşke ancak çok daha karmaşık maalesef... Herkesin aklında bir soru belirmesi lazım şu anda. Kıza ne sunacağız? Nasıl sunacağız? Kadın bu sunduğumuz şeyleri bizden alacak mı? Derine indikçe olay daha da dallanıyor. Kıza bir şey satmanız gerekiyor yani... İşte burada pazarlama devreye giriyor. Ancak pazarlama yapmadan önce bir şeye sahip olmanız gerekiyor. Bir ürüne ihtiyacınız var ve o ürün sizsiniz. Sizin kimliğiniz, hayat tarzınız, yatak becerileriniz, yetenekleriniz, işiniz, çevreniz... Size ait olan her şey sizin ürününüzdür. Kızın kendisini önemli hissetmesi için çok değerli bir şeye sahip olması gerekir. Çünkü kendi başına et parçasından farksızdır ve bunu biliyor o da. Onu o yapan; saç kremi, makyaj malzemeleri, kullandığı parfüm, kıyafet ve ayakkabıları... Eğitim ve asil bir aileden geldiyse biraz da görgü... Onu özel yapan bunlar. Kendisi değil. Sahip olduğu şeyler onu özel yapıyor ve size sahip olmak onu özel yapacak mı?

Burada bir başka soruyla karşılaşıyoruz: Kadınlar bir erkekten ne ister, ne bekler? Ben bir tanesini söyleyeyim: Tuttuğunu koparan erkek isterler. Kaybedenler kulübünde film boyunca sürekli koltukta oturup pizza yiyen bir adam vardı. İzlemediyseniz izleyin. O tarz bir adamı istemezler; tam tersini isterler. Sürekli kendisine hedefler belirleyen ve o hedefin peşinde tutkuyla koşan erkek isterler. Vizyon sahibi, enerjik, hareket peşinde... Merdivenden aşağıya inmek kolaydır ama yukarıya çıkmak yorucudur. Yukarıya çıkan erkek isterler.

Şimdi iki şey düşünün. Siz böyle bir adam mısınız? Değilseniz bunu değiştirmek için bugün ne yapmalısınız?

Diğer şey ise; kadınları düşünün. Onları gözünüzden canlandırın. Kadınların eksik yönlerini düşünün. Zayıflıkları neler? Neye ihtiyaçları var? Sonra gökten bir erkek indiğini düşünün. Görevi kadının eksiklerini tamamlamak... Sizce bir kadın bu erkekten ne ister? Bir dahaki yazıma kadar bunları düşünün... Bir sonraki yazımda görüşmek üzere...

Playboy OkuluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin