69.Bölüm-Uyanış

622 44 6
                                    

Öyle imkansız Öyle Mümkün-Şiir sözü
------------------
Azradan;

Heves"Bunlar ne? Kim göndermiş?"
Elimdekilere bakarak
"Bilmiyorum" demiştim.
Hasret"Kurye'ye sormadın mı kanka 'kim gönderdi' diye"
"Sordum.. sordum da gizli olduğunu söyledi ve gitti"
Derya"Oha ama. Hepimiz için yeni kimlik kartları var. Resmen yeni isimlerle nüfus cüzdanı çıkartmış her kimse.."
Yonca"Hem de saç rengimiz ve saç boyumuzla da oynamışlar. Başka bir insanız gibi"
Kızlara bilinmeyen numaradan bahsetmemiştim. Deniz'e ulaşana kadar da bahsetmeyi düşünmüyordum. Kızlara ne desem diye düşünürken o an Yonca beni kurtarmıştı,
"Belki de Lara'nın yardım edeceği kişiden gelmiştir"
refleks olarak elimi birbirine vurmuştum.
"A-aynen. Tüh ya. Nasıl unuttum. Sonuçta etrafta dolaşırken ve dışarıda kaldığimız süre de bunlara ihtiyacımız var. Lara,yardımcısının ayarlayacağıni söylemişti. O göndermiştir" cümlemi bitirdikten sonra teker teker gözlerinin içlerine bakmıştım kızların.
Hepsinin bu duruma şimdilik inanmalarını bekliyordum.
Heves"He.. Olabilir mantıklı. Benimkini bi verir misin?" Ona doğru uzatmıştım kimliğini.
Heves"Allahım şu tipe bak ya. Barii güzel bi fotoğrafımı bastırsaymış. Hem bu fotoğrafı da nerden buldu orası da meçhul de neysee.."
Dudu"Azra.. O zımbırtıları kullanmayı düşünmüyoru demi?"
Doğrusunu söylemek gerekirse kullanacaktım. Dışarıda rahat rahat dolaşabilmemizin anahtarı idi bunlar.
Elimde ki kimlik kartlarının hepsini masaya bırakmış sadece bir tanesini elimde tutuyordum;Öykü'nün
"Bak bu kimlik Öyku için. Onu çok seviyorsun değil mi?"
Kafasını olumlu anlamda sallarken "S-seviyoru" demişti.
"Peki, eğer Öyku hastalanırsa nasıl gideceksin hastaneye Dudu?  Nasıl iyileştirmeyi düşünuyorsun onu?"
Susmuştu.
"Hadi cevap ver bana. Ya da Deniz'i elimizi kolumuzu sallayarak dışarıda rahatça nasıl arayabileceğiz?"

Yatağımda uzanıyordum. Bir elim başımın altında iken diğeri ile kimliğimi tutuyordum.
Dudu ve diğer kızlari ikna edebilmiştim.
Elimde ki kimliği hafif tempoda ileri geri sallarken düşünuyordum..
"Kimsin sen? Bize neden yardım ediyorsun?" diye düşüncelerimi sesli dile getirirken telefonuma mesaj gelmişti.

Gelen:İsimsiz
Umarım gönderdiğim hediyeler hoşuna gitmiştir ve güvenini kazanabilmişimdir kızıl kafa :)

Gönderilen:İsimsiz
Tam olarak güvenimi kazanamamış olsan da bize yardım etmek istediğin ortada.
Şimdi anlat. Deniz nerede ve ona nasıl ulaşacağım?

Gelen:İsimsiz
O işler biraz karışık. Deniz'e ulaşabilmek biraz zor ama imkansız değil. Şimdilik o kimlikte ki profillerinize dönüşün. Sonrası sonraya ait olsun.

Son mesajına bir şey yazmamıştım. Telefonu elimden bırakarak kimliğime tekrar odaklanmıştım. Adım 'Melek' idi. Soyadım ise 'Taş' .. bunları bulmak için çok düşünmüş olabilir miydi gerçekten?
Yanımda ki masaya kimliği koyduktan sonra telefonumu alıp tekrardan Lara'yı aramıştım. Fakat yine ve yine aynı sesti. Hâla kapalıydı telefonu. 'Umarım iyidir' diye geçirmiştim içimden..

---------------------------------
Kübra hanımdan; (Deniz'in doktoru)

Hastanede odam da iken telefonum çalmıştı. Arayan hemşire yardımcım İlayda idi.
Telefonu açmıştım.
"Efendim İlayda?"
"Merhabalar Kübra hanım. Acil olarak buraya gelebilir misiniz?"
"Hayırdır? Yoksa Deniz'e bir şey mi oldu? "
Evde tedavi süreci stabil olduğu için ben hastanede işimin başinda iken Deniz'in yanına İlayda'yı bırakıyordum. İşine yeni başlamıştı.
Ondan öncesinde yaklaşık 2 senedir Derin Su adın da genç bir hemşire'ye baktırıyordum. Ancak merakından dolayı burnunu olur olmadık  işlere sokunca işten çıkartmak zorunda kalmıştım. Ve hemen ardından Zerrin hanım'ın ani kararıyla Deniz'in yerini değiştirmiştim. Zerrin hanım bu konu da çok hassastı. Kardeşini çok önemsiyordu.
"Evet.. Hastanız Deniz hanımın çizgilerinde değişiklikler mevcut. Gelseniz iyi olur"
Telefonu hemen kapatıp dolabımdan çantamı almış ve arabama doğru gitmiştim.

Hastanenin garajında jeep'ime bindikten sonra çantamı yan koltuğuma atıp hemen gaza basmıştım. Zerrin hanımı arayıp aramamakta kararsızdım. Boş yere umutlandırmak istemediğimden Deniz'in durumunun ne olduğuna öğrenince bilgilendirecektim.

Boş bir arasada yapılmış olan müstakil bir evin içinde tedavisini göruyordu Deniz.
Zerrin hanım tutmuştu burayı. Hoş,kardeşini ne kadar da çok seviyordu.

Köşeyi döndükten sonra karşımda evi görebiliyordum. Yaklaşınca ani bir frenle durmuş ve hemen çıkmiştım arabadan. Kapıya bi kere vurmamla İlayda açmıştı kapıyı.
"Durumu nasıl?"
"Size bahsettiğim gibi Kübra hanım"
Çantamı dolabın gözüne attıktan sonra hemen oda da yatan Deniz'in yanına gitmiştim.
Odası,  adı gibi Deniz manzarılıydı.
Odanın içi mis kokulu çiçeklerle doluydu. Hepsini Zerrin hanım kardeşi için getirmisti.

 Hepsini Zerrin hanım kardeşi için getirmisti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Değerlerine göz atmıştım. Her gün aynı olan çizgiler bugün farklıydı. Göz kapaklarına bakmıştım. Hemen birkac tahlil yapmalıydım.

İlayda ile birlikte odadan çıkmıştık. 2 gündür Deniz ile ilgilenmiştik.
"Bana telefonumu getirir misin? Zerrin hanıma haber verelim hemen" demiştim.
"Tamam Kübra hanım" diyerek yanımdan ayrılmıştı.

Çok geçmeden Zerrin hanım gelmişti. İki kere çaldığı kapıyı ben açmıştım.
"Hoşgeldi-"
"Durum nedir Kübra hanım? Umarım buraya çağıracak kadar ehemmiyeti vardır konunun"
Tebessüm etmiştim.
"Buyrun geçelim şöyle odaya"
Bana anlamsız bi bakış attıktan sonra önden yürüyerek ofis odası tarzında odaya geçmiştik.
Oturduğu koltuğun karşısına da ben oturmuştum.
"Sizi dinliyorum?"
"2 gün önce Deniz'in değerlerinde bi farklılık görmüştük."
Kaşlarını çatmıştı.
"Nasıl bir farklılık,anlamadım?"
"Kısacası,bünyesi alınan tedavilere karşılık vermeye başladı. Hemen birkaç teste tâbii tuttum. Bazı değerleri çok düşüktü ancak uyanması yakın zamanda beklediğimiz bir olay.
Yani gözünüz aydın Zerrin hanım. Kardeşinize kavuşuyorsunuz.."
Ifadesizce bakıyordu. Sanırım duyduklarını sindirmeye çalışıyordu.
En önemli konuyu da söyledikten sonra iyice şoka girebilirdi..
"Yalnız bi durum daha var. Sadece uyanınca anlayabileceğimiz kalıcı veya geçici hasarlar meydana gelebilir Deniz hanımda"
"N-Ne gibi hasarlardan bahsediyorsunuz?"
"Hafıza kaybı gibi"

--------------------------
İlahi bakış açısı ile :)))

Azra,odasında uzanırken elinde Deniz ile birlikte olan fotoğraflarına bakıyordu. Gozünden bir damla yaş akmasına engel olmamıştı. Çok özlemişti onu. Yaşıyor olma ihtimali ve düşüncesi içinde derin fırtınalar kopmasına neden olurken şimdi onun nerede olduğunu bilmemek canını acıtıyordu..
Bir elini fotoğrafta duran Deniz'in üzerine götürmuştü. Sanki canlısı karşısındaymış gibi yavaş yavaş okşuyordu fotoğrafı..
"Seni çok özledim boncuk. Yolunu kaybetmiş bu Dönence'yi gel kurtar çıkmazdan. Gel de kurtar sensizliğinden." Demişti hıçkırıkli bir ses ile..

O sıralar da Kübra hanım Zerrin'i evden uğurlarken Deniz derin bir uykudan uyanıyordu.
O mavi gözlerini 2 yıldır ona hasret kalan dünyaya sunuyordu.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Dönence:Azden (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin