40.Bölüm-Kötü biri değilim belki

988 63 9
                                    

Suçlamak,anlamaktan daha kolaydır.
Anlarsan,değişmen gerekir-Peyami Safa
----------------
Azradan;

"Ya yardım etsenizee"
"Ne olmuş buna?"
"Bilmiyorum. Cayır cayır yanıyor. Hemen revirden hemşire çağırın,bir şeyler yapın. Çabuk!!"
Gözlerimi halsizlikten dolayı açamıyordum. Titriyordum. Etrafımda ki sesleri yarım yamalak duyabiliyordum. Biri üzerimde ki pikeyi almıştı. Bu harektiyle daha çok üşüyüp,dizlerimi kendime doğru çekmiştim.
Birinin soğuk eli alnıma değmesi ile kendimi geri çekmiştim,daha doğrusu az çekebilmiştim. Gücüm bile kalmamıştı.
"Şst sakin ol tamam. Iyi olacaksın." Gibi sözler söylemişti.
"Hah geldi hemşi-" gerisini duyamamıştım,kendimi kapalı karanlığa hapsetmiştim.

Gözlerimi açtığımda revirde yatıyordum. Koluma bağlanmış bir adet serum vardı.
Gözlerimi revirde gezdirdiğimde yanımda sandalyede oturan ve elindeki hemşirenin aletlerini inceleyen Hasret vardı. Hafif olduğum yerde kendimi biraz daha yukari çekmistim.
"Hasret?" zorâki konuşmamla bana doğru bakıp elindeki aletleri kenara atmıştı.
"Azo.. Azo daha iyi misin? Hemşireyi çagırayım mı?"
"Y-yok, gerek yok. S-adece bi bardak su ve-"
"Hemen vereyim kanka,bekle" ayağa kalkmış,hemşire masasının oradaki sürahiden bir bardak su doldurup, vermişti bana.
Ictikten sonra bardağı ona geri uzatmıştım,
"Ne oldu bana?"
"Valla kanka ateşin çıkmış,günlerdir dogru duzgün beslenmediğin için de bünyen zayıflamış. Hepsi birden seni revirlik etmiş işte"
"E sizin nasıl haberiniz oldu? "
"O Pelin midir nedir,gelip bize haber verdi."
"Hee" deyip,anlamış gibi kaşlarımı kaldırmıştım.
Beni o halde bulan ve duyduğum seslerin sahipleri Pelinler olmalıydı.
"Duyunca çok korktuk kanka. Bir de teksin orada. Hasta hasta kendini de koruyamazdın. Hepimiz çok endişelendik senin için. "
Aklımda bir kişi vardı. Acaba o endişelenmiş miydi benim için? Gerçi hâla onu niye düşünuyordum ki?
"Şey. Hepiniz mi endişelendiniz?" Derken öksürmüştüm. Hasret tek kaşını kaldırmış bana bakıyordu. Birkaç saniye sonra anlamış olacak ki sırıtıyordu karşımda.
"Yani tabii Deniz apla'yı ayrı bir kenarda tutalım. Buraya gelebilmek için Özlem ve Murat'a feci kafa tuttu" iki kaşımıda kaldırmış,şaşırmıştım.
"Ne?!! Nasıl yani ciddi misin?"
"He valla kanka. Hatta o gelecekti ama sonra doğru olmaz deyip beni yolladı."
Başımla onaylayıp önüme doğru dönmüştüm.
Hasret'in bakışarını hissedebiliyordum. Hâla bana bakıyordu.
"Kanka. Gel,vazgeç şu olaydan he?"
Ona ters bakış atmıştım.
"Bana hiç öyle bakma Azo. Yeter ama. Sen bizim için endişelenebiliyorsun,buna hakkın var. Ama biz senin için endişelenirken ne bu afralar tafralar?" Bir şey söylemeden bakıyordum ona. Ayağa kalkmıştı.
"İyi hoş,bir bildiğin vardır dedik sustuk. Her ne kadar içimize sinmese de kararının arkasında olduk. Yalan mı? Ama şu hâline bak. Bu halde nasıl intikam alacaksın? Nasil kendini koruyacaksın? Pelinlere sakın güvenme,onlar hicbir şey yapamazlar korkudan. Biz orada 'Azo'ya bir şey oldu mu?' Diye düşünmekten uyuyamıyoruz."
Of'lamıştım. Cevap vermiyordum ona. Önüme doğru bakıyordum tekrardan. Yine ve yine aynı konulardı.
"Biz o Eski gespot Azra'yı görüyoruz karşımızda şu anda. Yine soğuklaşıyorsun bize karşı farkında mısın kanka?"
Serum bağlı olan elime tutarak devam etti,
"Bugün ya dönersin eski koguşuna. Ya da ..."
susmuştu. Gozlerinin içine bakiyordum şu an. Gozlerimi kısarak sertçe çekmiştim kolumu,
"Ya da Hasret?"
Cevap vermeden kapıya doğru yönelmiş gidiyordu,
"Niye kaçıyorsun? Sonunu getirsene lafının." arkasından söylenmiştim ama beni takmayıp gitmişti.

----------------------
Denizden;

Heves"Bunu bana Azra dediğinde inanmamıştım ama doğruymuş. Şuna bak" ellerini saçlarına götürüp,aşağıya doğru çekmişti.
"Evet,Azra'nın sana söyledikleri doğru ama ben o niyetle söylemedim Heves. Ben Azra'yı gercekten çok seviyorum. Belki kendimi,bizi ortaya koyarsam bu saçma planından vazgeçer sandım ama-"
Heves"Ama tam tersi,bu söylediklerin onu oraya itmekte ki en büyük etken olmuş Deniz"
Koca bir iç çekmiştim. Derya,Heves ve ben odamdaydık. Hasret,Azra'ya bakmaya gitmişti. Dudu'da Öyku ile ilgileniyordu.
"E ne yapacağız? Onu orada öylece psikopat bir kadının yanına mı bırakacağız?"
Derya"Hayır tabii. O istemese de onu oradan çıkartmalıyız."
Heves"Nasıl olacak ki o?"
Derya"Bilmiyorum ama bir yolu olmalı. Mutlaka bir yolu olmalı"

--------------------
Azradan;

Kendimi daha iyi hissedince koğuşuma dönmek istemiştim. Oktay beni odama kadar götürmustü.
Şu an yatağımda yatıyordum. Düşüncelerimden sıyrılıp kendimi uykunun kollarına bırakmıştım.

Gözlerimi açtığımda burnuma gelen koku ile yatakta arkamı dönmüştüm. Lara,sandalye de oturmuş beni izliyordu. Sanırım bir an boşluğuna gelmişti ki benim dönmem ile kendine çeki düzen vermişti.
"Ne işin var senin burada" derken yataktan kalkmıştım.
" Şşt sakin ol bücür. Hasta olmuşsun,iyi misin diye bakmaya geldim. Valla sana iyilikte yaramıyor ha" sırıtıyordu. O da ayağa kalkmıştı ve aramızda iki adımlık bir mesafe vardı.
"Senden iyilik isteyen mi oldu kızım. Defol git,hadi" elimle kapıyı göstermiştim.
Havada ki elime dokunarak yere doğru indirmişti.
"Sende hiç misafirperver değilsin,bu beni derinden üzdü bücür" gözlerimi kapatıp,iç çekmiştim sinirli bir hâlde. Onu görmeye bile tâhammül edemiyordum.
"Ne istiyorsun Lara?"
"Valla..." eliyle saçımdan bir tutam yakalayarak,döndürmüştü.
"Valla bücür,mümkünse daha beter olmanı/olmanızı istiyorum" saçımdaki elini yere indirmesiyle hemen yakasına yapışarak,duvaraya doğru itmiştim onu.
Duvarla aramda kalmış,duygu barındırmayan gozleri ile bakıyordu bana.
"Bak şimdi sana bir Azra Kaya öfkesini takdim edeceğim" derken yumruk atmıştım suratına. Kafasını sola doğru yatırmış,elini dudağının kenarına götürmüştü.
"Benden de bizden de uzak dur."
Bana baktığı zaman gülüyordu ve bu hâli beni daha da tahrik ediyordu. Aynı yere tekrar yumruk atmamla yine sola doğru yatmıştı.
"Bitmek bilmeyen bu psikopatlığın niye Allah'ın belası,niye?" sorduğum sorudan sonra ağzında dolan kanı yere tükürmüş, bana doğru dönmüstü.
Yüzünde ki sırtışı görünce yine vurmak için elimi kaldırdığımda havada tutmuştu elimi..
"Hoop bakalım bücür.." elimi çekmeye çalışıyordum ama yeni revirden çıktığım için çok fazla gücüm yoktu.
"Geçenlerde arkadaşına da söylemiştim bunu. Hatırlatmakta fayda var sanırım. Eğer ben bir şey yapıyorsam neden diye sorgulamayın."
Kısık gözlerle ve fısıldayarak söylediği cümleler beynimde yankılanıyordu. Aniden gelen baş dönmesini es geçip elimi hızlıca çekmiştim ondan.
"Bize ve Yonca'ya yaptıklarını ödeyeceksin. Ben bunun için buradayım. Senin gibi korkarak, yanıma 3-5 kişiyi alarak tehdit etmiyorum milleti"
Geri adım atıp,iki kolumu da açarak konuşmama devam ettim,
"Bak,buradayım ben. Tek başıma karşına çıkıp cesurca savaş ilan ediyorum. Ve hiç bir yere gitmiyorum. Bana yalvardığını görmeden,gitmiyorum."
Söylediklerime tebessüm ederek,
"Madem cesurca savaş açıp bunları bana söyleyebiliyorsun. Ben de sana bir şey söyleyeyim bücür. Yanlış bilgilerle yola çıkma sonra kaybolursun;gerçekleri ararken."
"Ne saçmalıyorsun sen be?"
"Diyorum ki,Yonca'yı ben bıçaklamadım.
Ama evet,Kudret'i ben öldürdüm. Çünku o işbirliği yapıp beni yakalamayı planladığınız kadın yani Kudret, bana gelerek her şeyi anlatmıştı. Ben yine de gelecektim oyununuza. Hatta geliyordum ama yolda Kudret, Yonca'yı sıkıştırmış ve ben ne olduğunu anlamadan onu bıçaklamıştı. Ne planlıyordu bilmiyorum. Onları öyle görünce de işler değişti." Derince nefes alıp verirken ben anlattıklarını ağzım açık dinliyordum.
O şeytan Kudret satmıştı bizi.

"Ben,çocuğu olan anne ve babalara dokunmam Azra Kaya. Dokunanlardan çok kötu hesap sorarım o ayrı.
Bu yüzdendir ki 1 gün sonra Kudret'i depoda ben öldürmuştüm. Umarım Yonca iyileşir ve anlatır gerçekleri,sende verecek bir ders olmadığını görürsün."
Kaşlarımı çatarak söylediklerine anlam vermeye çalışıyordum. Yonca'nın uyanıp gerçekleri anlatması onun için önemli miydi ki?

"Gerçekleri bilmem neyi değişterecek Lara? Sana olan kinimi bitirecek mi sanıyorsun?
Hem B-bunları bana niye anlatıyorsun ki? " cevap vermeden,odamdan çıkmak için kapıya yönelmişti. Kapının kolundan tutarak,arkasını dönüp bana bakmıştı.

"Bilmiyorum bücür. Belki de çok kötu bir insan değilimdir ha?" Göz kırparak çıkmıştı odamdan.
Bense bakakalmıştım arkadasından

Bense bakakalmıştım arkadasından

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Dönence:Azden (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin