Dönence:Azden (TAMAMLANDI)

51.Bölüm-Kıskanıyorum

Sevelim, sevilelim, bu dünya kimseye kalmaz.-Yunus Emre
----------------
Azradan;

Avlu'da kızlarla futbol oynuyordum. Bu sefer Deniz de bizimle oynuyordu. Deniz'i bilerek karşı takıma verdirmiştim. Yenilmeye hiç niyetim yoktu doğrusu.
Hasret"Ya Deniz apla Allah aşkına sol ileriye vuracakken sağ arkaya atmayı nasıl başarıyorsun?"
Heves"Aynen Deniz. Gözünü seveyim 10-2 yeniliyoruz. Onlar sadece 1 gol atarken geriye kalan 9 golü neden bizim kaleye atıyorsun ki? Allahım şu kulunu neden yeteneksiz yarattın?" sitem ederek söylediği lafa hep birlikte gülmuştük. Deniz'in bana bakmasıyla hemen yüzümdeki gülümsemeyi silmiştim.
"Benim sevgilimin hareketlerini sorgulamayın bakayım" ne kadar zorlasamda yan yan gülüyordum.
Derya"E maç bitmedi mi? 10 olduk" bir elimi Derya'nın omzuna atmıştım.
Dudu"Valla benim için bitti. Oldüm ha top tutacam diye"
Heves"Ya ne bitmesi. Sayılmaz o goller bananee"
Deniz"Valla kızlar benim suçum yok. Kaleler değişmiş haber vermiyorsunuz bana. Oyuncu değişikliği yapmışsıniz haber vermiyorsunuz. Ben Derya'yi bizden saniyordum o yuzden pas attım ona" omuzunu silkerek konusmuştu.
Hasret"Peki Deniz apla, ustündeki forma renginden demi anlamadın?"
Deniz uzerimizde ki giydiğimiz kiyafetlere bakmıştı. Biz yeşil renk giyiyorduk onlar ise koyu pembe..
Deniz"Ee bunları üzerimiz kirlenmesin diye giymedik mi?" Bu lafı ile artık kendimi tutmayıp kahkayı basmıştım.
Heves"Valla gudubet al şu sevgilini bir daha bizim takımda olmazsa sevinirim"
Deniz'de gülmeye başlamıştı.

Biz o hâlde güluşürken Yonca bastonun izin verdiği bir hızda bizim yanımiza doğru geliyordu.
Dudu"Aa Yonca geliyoru.. bir şey mi oldu acep?"
Herkes gelen Yonca'ya doğru dönmüştü.
Ona dur işareti yaparak yanına biz gitmiştik.
Yormaya gerek yoktu.
"Ne oldu? Ne bu hâlin?" Nefes nefeseydi.
Yonca"A-Azra,k-kızlar.. size bomba haberim var"
Heves"Ne oldu kız?"
Yonca" Zerrin.. Zerrin müdürü açığa almışlar. Onun yerine Melis müdür idare edecekmiş bizi" bir hışımda söylediği söz ile hepimiz sevinç çığlıkları atmıştık.
Heves"Yes bee"
Hasret"Ohh bee sonunda gitti paçozentee"
Dudu"Allahim sana şükurle olsun"
Ben gözlerimde parlayan mutlulukla hemen Deniz'e dönüp sarılmiştım.
"Boncuk. Duydun mu boncuuk?" Hafif bağırmıştım mutluluktan. Gülüyordu herkes
Deniz"Duydum sevgilim duydum"
Yüzümü boynundaki yerime yerleştirip uzun kokulu bir öpücük bırakmıştım. Geri çekilip teker teker kızlara sarılmıştım. Avlu'da bayram havası vardı vesselam.

O sıra avlu'ya Lara ve tayfası giriş yapmıştı. Onu görunce yuzümde ki gulüş minnet dolu bir tebessüme dönüşmüştü. Bir zamanlar onu öldürmek için can çekiştiğim insan kurtarmıştı buradaki herkesi. Tekrar kızlara dönüp sarılmıştım. Her şey iyiye gidiyordu ha?

---------------------
Denizden;

Gülerek koğuşa girmiştik Azra ile.
"Kahve yapıyorum,keyif kahvesi?"
"Yap boncuk" o masaların oraya oturmaya giderken bende ikimize kahve yapmaya geçmiştim.
Gelen sesle arkama baktığımda Pelin ve Bade'nin Azra'nın yanına gidip oturduklarını görmüştüm. Bir şeyler konuşuyorlardı. Hemen hazır olan kahvelerimizi alıp,bir tanesini Azra'nın önune birakarak yanına oturmuştum .
Pelin"Zerrin bitti demek. Buna sevindim gerçekten. Siz olmasaydıniz bu günler bize hep hâyal olacaktı. E o zaman geriye bir tek Lara kalıyor?"
Azra"Lara filan kalmıyor. Bu size çok uzak kalan mutlu günlere yeniden getiren kişi kendisi. Bana değil ona teşekkur etmen gerekiyor"
Azra'nin sözleri uzerine Pelin ve Bade şaşırıp birbirlerine bakmışlardı. O fırsatta bende Azra'ya bakmıştım.
Bade"Ama nasıl olur Azra?"
Azra"Bal gibide oluyor işte Bade "
Pelin'e dönmüştü,
"Söylesene Pelin,Lara sana bu vücudundaki izleri neden yaptı?"
Kafasını anında yere eğmiş,eli ensesine gitmişti Pelin'in.
Azra" Hak etmiştin değil mi? Ben de öyle tahmin etmiştim. Neden yalan konuştun bana? Neden durduk yere yaptığını söyledin?"
Pelin'in gözleri dolmuştu. Masadan kalkıp gitmişti bir anda. Kimse durdurmamıştı onu.
Aklima Zerrinden kurtulduğmuz gelince ister istemez gülümsüyordum.
"Ne güzel gülüyorsun" Bade'nin sözleri ile kafamı kaldırdığımda etrafıma bakınmıştım. Bana mı söylemişti o ?
Azra'nın elini yumruk yaptığını fark etmiştim.
Evet,çok güzel ortam geriliyordu
Bade"Aa pardon. Sesli söylediğimi fark etmemişim. " derken tebessüm etmişti.
Azra"Sen,onu Deniz'e mi söyledin ki?"
Bade olumlu anlamda kafasını sallayınca Azra'da aynısını yapmıştı. Öfkelendiği hissediyordum benimkinin.
Azra"Ben odam da içeceğim kahvemi" bu söylediğine şaşırmıştım. Beni burada Bade ile mi bırakacaktı? Hiç mi kıskanmamıştı beni?
Oturduğu yerden kalkıp,kendi odasına doğru yönelmişti. İki adım attıktan sonra geri dönüp bir anda elindeki sıcak kahveyi Bade'ye doğru fırlatmıştı. Bade acı ile inleyip yandıği yeri eli ile tutarken,bende Azra'yı tutuyordum.
"SAKIN!!SAKIN BİR DAHA BONCUK'UN ADINI AĞZINA ALMA"
Bade"Ahhh!! Ya kızım sen şizofren misin? Ne diye döküyorsun kaynar kahveyi. Yandım ulan. Hem sana mı soracağım Deniz ile konuşurken"
Yapma Bade yapma. Yangına körukle gitme Bade..
Bu lafına Azra onun üstune atlayacakken ben engel olmuştum.
Azra"SEVGİLIMDEN UZAK DUR BADE. ONU GÖRUNCE KAFANI ÇEVIR YOKSA BEN ÇEVIRIRIM, CANIN YANAR!!"
Bade'yi orada öylece bırakıp Azra'nın kolundan tuttuğum gibi odama sürüklemiştim. Zor olmuştu ama başarmıştım. Biraz daha kalmış olsak işler kontrolümden çıkabilirdi.
Odaya girdiğimizden beri öfkesinden dolayı deli gibi etrafında dönüyordu Azra.
"Kim ya o? Sana nasıl güzel gülüyorsun diyebilir?"
Yüzümü ekşitmiştim.
"Ne o,gülüşüm güzel değil mi? Haksız mı yani Bade?"
Bana baktığı öldürücü bakışları ile hemen kaçırmıştım gözlerimi. Azıcık üzerine gideyim demiştim ama gerçekten öfkelenmişti. Bu kadar kıskanç olabileceğini tahmin etmemiştim.
"Azra bi sakin ol tamam."
"Olmam,olamam boncuk"
Yanına gidip kolundan tutmuştum. Kendime doğru çekip sarılmıştım. Bi süre öyle kalmıştık. Yüzünu yine her zamanki yere gömüp durmuştu. Sanırim sakinleşmişti. Burun çekişinden ağlıyor mu diye endişelenmiştim. Geriye çekilip ellerinle yüzünü kavramıştım.
"Azra iyi misin?"
"B-beni bırakmazsın değil mi?" Söylediği cümle de ciddi mi diye bakmıştım. Benden bir cevap bekliyordu.. Dudağına ufak bir buse kondurup geri çekilmiştim.
"Ben seni bırakamam ki Azra. Sen benim bu hapishanede ki her şeyimsin. Sen benim bu dünyada ki her şeyimsin" gülümsemişti.
O sandalyeye otururken ben de yatağa oturmuş,sırtımı duvara yaslamıştım.
Aklıma az önce ki olay gelince gülmeden edemiyordum.
"Neden güluyorsun boncuk?"
"Sen şimdi beni mi kıskandın demin?" Bu sorumla önune dönmuştü,
"Yoo,ne alakası var?" Gözlerini kaçırmıstı benden.
"Hıımm. Peki öyleyse. Ben gideyim de Bade ile yarım kalan iltifat konusmamizi tamamlayalım"
"OTUR OTURDUĞUN YERDE BONCUK" cümlemin bitmesi ile hafif sesini yükselterek söylemişti.
Tek kaşımı kaldırıp itiraf etmesi için bekliyordum,
"Of tamam. Evet KISKANIYORUM. Hem de deli gibi KISKANIYORUM SENİ BONCUK" kazandığım zafer edâsı ile gülerken o da önüne dönup gülümsemişti.