Bol bol yorum yapmayı ve beğenmeyi unutmayın lütfenimsi ❤
Bölüm şarkıları;
Gürkan Uygun- Bu Şehir Girdap Gülüm
Velet & Veysel Mutlu- Dönesim Yok
Kıvırcık Ali & Yıldız Tilbe- Al Ömrümü
Göğüs kafesimi darlayan bir acının tiryakisi olmuş dudaklarım, ölüm ile yaşam arasındaki kıyamete hoşgeldin kadınım...
FEYYAZ.
İnsan ne için, kim için yaşar? Bu yaşıma kadar sadece intikam için yaşadım, intikam alacağım günü beklerken nefretimi, acımı diri tutmak için savaştım. Her geçen gün güçleniyor, devrilemez bir noktoya tırmandığımı sanıyordum, halbuki insan ilk nerede vurulduysa orada kalıyormuş...
Hepimiz biliyorduk filmin sonunda herkes ölür, umutlar bile.
Bazen boşlukta hissediyorum kendimi, herşeyden elimi ayağımı çekeyim ve terk edeyim bu şehri diyorum, şehiri arkanda bıraksan izler yanında geliyormuş. İnsan hayatta kalmayı öğrenirken, hep bir yanını feda ediyormuş. Her seferin de beni buraya bağlayan bir şeyler oluyor sanıyordum, bahanelerimmiş. Ama bu seferki iyi bir bahaneydi gitmemek için, ya öleceğim ya da hiç olmadığım kadar mutlu olacağım, gözlerinde yıldızları taşıyan kadınımla.
Mutluluk? Bu kelime beni hep gülümsetir, dudaklarımın kıyısında acı acı.
Bana epey uzak ve üzerime yakışmayan bir kelime. Hayatın koşuşturmacasında, o tıka basa kalabalığın ortasında durup insanlara baktığımda hep soruyorum kendime; neden bende onlar gibi sıradan değilim, neden sıradan dertlerim yerine sürekli ölümle sevişiyorum, sevmediğim bir hayatın kollarına sığınarak yaşamak için mücadele ediyorum. Bu kaderi gerçekten ben mi seçtim? Sebepler ve nedenler hepsinin canı cehenneme, ömrümün yarısında hayatımı anlamlı kılan kadını tanıdım, şimdi sorgulama zamanı değil, şimdi yaşama zamanı, hakkını vererek nefes almanın...
Herşeyden, herkesten kaçıp kurtulur, belki de öldürürek yok edersin fakat aşk, aşk bambaşka bir şeymiş. Kaçmak isterken aynı zamanda varmak istediğin yermiş aşk.
Gökyüzünün mavi olduğunu fark etmekmiş.
Uçan kuşa, denizdeki dalgaya anlam yüklemek, gözlerini kapatmadan hayal kurup gülümsemekmiş aşk.Bana bahşedilen bu güzel duyguyu kursağıma dizmek isteyen, ilk defa yaşadığımı anladığım an, ölmemi isteyenler var. Mesut Karaca, beni yetimhaneden alıp evladı yerine koyarak yetiştirirken "Aşk, insanın kendi kafasına sıkmasıdır, kalbini kapalı tut ki yaşamaya devam edesin..."demişti.
Siyah Masa'ya üye olduğunu, onların kuralları çerçevesinde ilerleyebileceğimi de söylemişti. Kurallara uygun ilerlemediğimde, infazımı vereceklerini de! Peki, benim her satırını ezbere bildiğim SM kuralları arasında aşık olursan, ölürsün neden yazmıyordu?
Beni hiç bir şey şaşırtmaz çünkü herkesten herşeyi beklerim.
Gerekçeleri aşık olduğum için öldürmek değildi elbette, sadece altında yatan sebep buydu ve tek amaçları sevdiğim kadından vazgeçerek yeni göreve gitmem gerektiğiydi.
Fakat düşünmedikleri bir şey vardı, ben kimsenin adamı değildim.Ah kadınım, derin derin nefes aldıranım, nefes verişlerimde bile acı hissettirenim. Benim bile dokunamadığım yerlerime dokundun sen, şimdi nasıl vazgeçip sensiz bir hayat yaşayabilirim?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dudağında Ölüm Var
Teen FictionBir Mafya Hikayesidir. +18, küfür, şiddet fazlasıyla vardır. ~•Yetişkin içerik•~ Genç, yetenekli, gözü kara bir mafya varisi olan R. Feyyaz Karaca sıradan bir çatışmanın içinde kapana kısıldığı sırada yolunu kaybetmiş Yazgı Yılmazer yürek yemişcesin...