/e l l i /

2.7K 131 34
                                    

Beğenip yorum yapmayı unutmayın lütfenimsi bebişlerimm❤

Bölüm şarkıları;

Kahraman Deniz- Böyle Sever
Kahraman Deniz- Garezi Var
Kahraman Deniz- Son Durağın

Kıvırcık Ali- Al Ömrümü

Mabel Matiz- Aşk Yok Olmaktır

Murat Dalkılıç- Kördüğüm

"Ruhumun çürüdüğünü hissediyorum, kadının gözlerindeki cehennemin çukurlarında aşkımı yaşatmaya çalışıyorum."

FEYYAZ.

Hayat daha renkli, kokular daha canlı geliyordu artık.
Kalbimin huzurla titrediği anlar nadirdi, bu anda onlardan biriydi. Sevdiğim kadın bana dair ufak bir anı hatırlamıştı ve nefretine rağmen elimi tutmuştu. Çabalıyordu ve bu umutlanmama neden olmuştu, güzel günlere dair olan umudum yeniden dirilmişti.

Kahraman Deniz'in konseri vardı, iki bilet aldım, sevdiğim kadınla birlikte konser alanına gittik. Elimi bırakmadı bir an olsun, ön saflarda yerimizi aldık.
Arkasına geçip insanların ona çarpmasına engel olmak istedim, ellerimi göbeğinde birleştirdim. Oldukça heyecanlıydı, gözlerinin içi parlıyordu. Oturayım karşısına saatlerce onun bu halini izleyeyim istedim, eskiden olduğu gibi, çocuksu bir heyecanla doluydu.
Burnumun direkleri sızladı, insan geçmişe bu denli hasret kalır mı?

Sanatçı sahneye çıktığında alkışlandı, ben sadece ona bakıyordum, ilk defa dinliyecektim bu sanatçıyı, Yazgı'da öyle. Ama yine de sanki yıllardır dinliyormuş gibi davranıyordu.
Şarkıya girdiğinde seyirciler eşlik ederken biz ufak ufak salınıyorduk, bana doğru döndü ve ellerini omuzlarıma koydu.
Bir şey söyledi, yüksek sesli müzikten dolayı anlamadığım için yaklaşıp kulağımı dudaklarına yaklaştırdım.

"Dans edelim diyorum."

"Olur."

Ellerimi bel kenarlarına koyup olduğumuz yerde ufak ufak salınırken gözlerini gözlerimden ayırmıyordu. Bakışlarında çözemediğim bir soğukluk vardı, içimi üşütüyordu.
Yine de parlıyordu göz bebekleri, anın tadını çıkarmak istedim, öncesini, sonrasını düşünmek istemedim.
Bu ana hapsolmak, bu anda kalmak istedim.

"...aniden sen geldin ve mahvettin beni, ben böyle bir hata hiç görmemiştim..."

Gülümsedi, gözlerini kaçırdı. Şarkının nakaratı geldiğinde tekrar gözlerime baktı.
"İnsan insanı böyle sever mi?"

Buruk bir tebessüm yerleşti dudaklarıma.
"Seviyor işte."

Aramızdaki mesafeyi sıfırlayıp başını göğsüme dayadı, bende başımı başının üstüne dayadım.
Kalbimin ritmi hızlanmış, ruhum ruhuna dolanmıştı sanki, biz ufak ufak salınırken ruhlarımız gökyüzünün karanlığı ile raks ediyordu.

Şarkı bittiğinde başka bir şarkının müziği girdi. Başını kaldırdı, ellerini çekti omuzlarımdan ve sırtını döndü bana. Sahneye doğru dönüp ellerini havaya kaldırdı, diğerleri gibi.
İzledim, her anını, her hareketini, aklıma kazıdım, kalbime işledim ilmek ilmek.

Şarkıların her kelimesi bize o kadar uyuyordu ki, sanki bizi düşünerek yazılmış, benim içime bakıp yazmışlar gibiydi. Kendimden bir kaç cümle buluyordum her şarkıda. Kadınım gelişi güzel dinliyordu ama şarkıların sözleri kulaklarımdan benliğime yayılıp her zerreme dokunuyordu.

Yeni bir şarkı söylemeye başladı, bu şarkıyı radyoda duymuştum, az çok biliyordum.
Yazgı'ya bedenimi yaslayıp dudaklarımı kulaklarına yaklaştırdım.
Şarkıyı kulağına fısıldarken elimi tutup sıktı, manayı anlıyormuşcasına.

Dudağında Ölüm VarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin