53. Bölüm - Bayram Sabahı

1.8K 238 132
                                    


Nikâhlarının kıyıldığı çiçekli kemerin hemen birkaç adım gerisinde başlayan denizin lacivert sularına yanaşmıştı Kerem'in teknesi yeni evli çifti almak için. Açıkta bekleyen tekneye kendilerini götürecek olan küçük motor kıyıya yanaştığında Kerem, gelinini kucaklayıp ailesine ve son ana kadar alanı terk etmeyen yakın dostlarına el sallayıp dizlerine kadar suya girdi kucağında Elissa ile.

Arkalarından neşeli sözlerle mutluluklar dileyip şakalar yapan yakınlarına gülerek el salladılar ve tekneye çıktılar. Elissa Kerem'in kucağından inip ayakları yere basınca derin bir iç çekişle,
"Ah! Hiç bitmeyecek sandım vre ne güzel geceydi!"

"Bitti mi sence?"

Elissa duraksayıp alt dudağını ısırdı kendisine kirpiklerinin altından imalı bakışlar atan eşine dönerek,
"Ay! Yok! Yeni başlıyor olmalı!" dedi heyecanla gülümseyerek. Kerem kolunu beline sardı kadının ve yanağından koklayarak bir öpücük aldı.

"Benim sürprizlerim de bitmedi, bu gece de bitmeyecek. Düğün gecesinde uyuyana ahmak derler değil mi?"

"Öyle olmalı! Sadece bir kez yaşanacak en özel gece bu. Tadını çıkarmalı! Ah Kerem mou! Olan her şey gerçekti değil mi?"

"Gerçekti sevdiğim, bildiğim en güzel gerçek bu."

"Nereye şimdi?"

"Gel, görürsün." deyip Kerem Elissa'yı göğsüne çekti ve sıkıca sarıldı. Teknenin güvertesinden pürüzsüz lacivert geceye ve yakamoza baktılar sakince. Kerem'in sürpriz dediği duraklarına varana dek birer yorgunluk kahvesi içtiler. Elissa topuklu ayakkabılarını çıkarıp oynamaktan ağrıyan ayaklarını ovuşturdu. Kerem kadının ayak bileklerini kucağına alıp elleriyle basitçe masaj yaptı, biraz da gıdıkladı, bol bol güldürdü Elissa'yı, bundan sonra hep güldürmeye söz verdiği üzere...

Tekne 20 dakikalık süratli bir yolculuktan sonra yavaşladı. Kerem sahile doğru parmağını işaret etti,
Elissa'yı kolunun altına alıp,
"Bu koyu hatırladın mı? Seninle Raşit Ustamın teknesiyle açıldığımızda gelmiştik. Şu adaya bizim olsun, sonsuza dek burada yaşayalım demiştin hani?"

Elissa başını salladı, o gün Kerem'i ilk kez bu koyda öptüğünü de hatırladı ve başını ona doğru çevirince yine burnunun ucunda derin gamzeleriyle çapkınca gülümseyen adamı biran önce öpücüklere boğası geldi.

Kerem devam etti sözüne, küçücük, insan yerleşimi olmayan çorak adanın karşısındaki koyu işaret etti,
"Şurayı görüyor musun? O adayı alamasam da düğün sabahımızda camdan görebileceğin ve oraya istediğin her zaman yüzerek varabileceğin karşı koydaki şu ev senin. Düğün hediyem."

"Şu beyaz ev mi? Bizim?" Dedi Elissa heyecanla.
Kerem onayladı,
"Bizim." Deyip sahildeki iki katlı beyaz villanın anahtarlarını ve tapusunu Elissa'ya verdi. Elissa dudakları hayretle aralanmış halde bir an ne diyeceğini bilemeden bir yaklaştıkları eve, bir Kerem'e baktı.

"Köyde yaşayacaktık? Annene söz verdik ama." Diye kekeledi.

"Burası yazlık evimiz olsun dedim aşkım. Yalnız ikimize ait, baş başa kalmak istediğimiz zaman geleceğimiz hatta misafir bile kabul etmeyeceğimiz aşk yuvamız."

Elissa anahtarı adamın elinden alıp güldü,
"Bunu sevdim! Mülkiyetle ilgilenmesem de baş başa kalmak ve aşk yuvası fikri beni cazip etti."

Kerem tek kaşını kaldırdı,
"Cazip etti diyorsun yani. İyi öyleyse."

"Yanlış söyledim?"

"Cezbetti diyecektin."

"Ah pekâlâ öyle olsun!"

Kerem güldü ona,
"Yanlışın da tatlı senin, güzel eşim. Hadi gel."

KARŞI KIYI - TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin