20. Bölüm - Derin Sular

1.7K 288 79
                                    

(Merhabalar,

Sizlere kısa ama müthiş duygusal bir bölüm vee,
Kulakla değil kalple dinlenecek bir kemanla geldim❣️

Bundan sonra her bölüme bir şarkı eklemeyi düşünüyorum, ne dersiniz? İlham aldığım şarkıları sizinle paylaşayım mı?)



Pırıl pırıl bir Ege akşamıydı. Bodrum'un eşsiz sahillerinden birinde boş buldukları bir şezlonga sarmaş dolaş uzanmış, fısır fısır konuşup gülüşerek yakamozu ve yıldızları izliyorlardı. Muhabbet te bahaneydi ya böyle anlarda, iki kumru birbirine sokulmuş ilk aşkın iliklerine işleyen sıcaklığını yürek hafızasına kaydetmenin derdindeydi.

Elissa, Kerem'in kucağına kedi gibi sokulup başını göğsünün üzerine yaslamıştı. Kalp atışlarının küçük ve telaşlı dın dınları kulağına bildiği tüm sözlerden daha senfonik geliyordu. Göğsü de ne sıcaktı üstelik? Hava sıcaktı ama gece sahilde denizden esen serin bir meltem de hafiften ürpertmiyor değildi hani. Bilmiyordu ki oğlana böyle sevgi arsızı gibi talepkar sokuluşlarıydı Kerem'in teninde tüten hararetin kaynağı!..

Kerem kollarında tuttuğunu sandığı, pimi çekilmiş bombanın korkusundan sıyrılmak için üniversite niyetinden söz açtı ki, aklının en ufak bir köşesi dahi üniversitede değildi.
"Geçen seneki sınav puanım bu sene de geçerliymiş. Netlerim fena değildi. Araştırdım, açık öğretime kaydolcam. Raşit Ustayla da konuştum. Sağolsun sınavlara gitmem için izin vercek. Hatta üniversiteye yollayım, okutayım seni ne lazımsa ben halledeyim dedi. Beni oğullarından ayırmıyor Allah razı olsun."

Elissa başını kaldırıp hevesle baktı Kerem'in yüzüne hatta küçük bir çığlık atıp ellerini çırptı.
"Askimu! Birlikte İzmir'de öğrenci olabiliriz!"

Kerem acı acı gülümseyerek başını hayır anlamında salladı.
Elissa Kerem'in yüzünü ellerinin arasına alıp kendine çevirdi,
"Bana bak Keremu! Bu harika bir fırsat! Bir sürü öğrenci burs ile okuyor ne var?! Askim nolur evet dediğini söyle?!"
"Konuştuk ya sevdiğim, babam salmıyor dedim? Askerlik hariç Bodrumdan çıkmak yok. Nazlı ameliyat olsaydı belki bizim için yol açılırdı dediğin gibi. İstemez miydim..."

Elissa sevdiğinin üzüldüğünü anlayıp daha fazla üstüne gitmedi. Susup yüzünü asarak tekrar göğsüne yattı. Kerem derince bir nefes alınca göğsü kabardı, Elissa yattığı yerde kıkırdadı. Biçimli ve narin parmaklarını Kerem'in bileklerinin içinde tüy kadar hafif bir dokunuşla gezdirdi. Kerem gözlerini yumup sevdiğinin teninde çıkardığı yangını duyumsadı. Saçlarının üstüne minik bir öpücük kondurdu.

Elissa düşünceli halde parmakları aşağı yukarı Kerem'in sağ kolunun içinde gezinirken, yaz başından beri Keremde fark ettiği ve aklını fikrini cezbeden değişikliklerden birini sordu,
"Dövme yaptırmisin?"

"Can sıkıntısından öle, kışın yaptırmıştım."
"Ben de istiyorum."
"Bizim bir arkadaş yapıyor. Aslında kışın bizim Atölyede boya işinde çalışıyor, yazın seyyar dövmecilik yapıyor. Öyle çok profesyonel değil ama idare eder. "
"Bu Mors alfabesidir değil mi?"
"Evet."
"Ne yazıyor?"
"Mıstık, Gülşen, Korhan, Nazlı."
"Hıı?"
diyen Elissa, kucağında vücudunu dikleştirip gözbebekleri parlayarak gözünün içine bakınca, Kerem hafifçe doğrulup sol göğsünü işaret etti.

"Buraya daaa, bi tane dişi kuş varmış. Turna kuşu mu ne?! Onun adını yazdırıvercem!"
Elissa
"Sahi mi?" dedi büyülenmiş gibi bakarak.
Kerem yüzünde çarpık bir gülümsemeyle başını salladı. İşaret parmağını göğsüne bastırdı,
"Tam şuraya! Kocaman Elissa yazdırıvercem! Dur, yoksa Rum Gızı mı yazdırsam?"

KARŞI KIYI - TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin