Devran ile birleşmiş ellerimize bakarken kendimi son derece mutlu hissediyordum çünkü yanımda sevdiğim adam oturuyordu. Mutluydum, hem de sarma sarmaya gidiyordum ama bu mutlu olmamı engellemiyordu. Bu Türk tarihinde bir ilk olmalıydı!
Şimdi arabadaydık, mahalleye gidiyorduk. Radyoda tınısı hoş bir müzik bize eşlik ediyordu, aklımda başka düşünceler olduğundan sözleri algılayamıyordum. Devran Mine konusunu açmak istese de bunu kabul etmemiştim. Hani olurdu ya biriye tartışırdınız ve eve gittikten sonra tüm keşkeler zihninizde dolanır dururdu. Keşke şunu deseydim, keşke şunu yapsaydım... benim aklımda ise daha şiddet eğilimli duşünceler vardı.
Mesela, keşke yanımdan geçerken sağlıklı saçlarından tuttuğum gibi yüzünü kolona sürterek kıvılcım çıkartsaydım, gibi.
Devran'a tek başıma gidebileceğimi söylesem de kabul etmemişti, birlikte gitmemiz konusunda ısrar etmişti. Eh, benim de canıma minnetti kabul etmiştim. "Kendisi saramıyor muymuş da seni işinden edip ayağına kadar çağırıyor?" diye sordu huysuz huysuz. Neden eve gitmem gerektiğini az önce anlatmıştım kendisine.
Bu tavrına sadece gülümsedim. Oysa ki o da gayet iyi biliyordu ki biz iki aile ne zaman emek gerektiren bir iş olsa toplanır birlikte yapardık. Böylelikle hem daha kısa sürede bitiyordu hem de hep birlikte vakit geçirmiş oluyorduk.
Omuz silkip "Sorun değil," dedim. Ara ara kasıklarımı yoklayan ağrıyı görmezden gelmeye çalışsam da kendimi tam olarak huzurlu hissedemiyordum. Çünkü bu sancılar bugün değil belki ama yarın regl olacağımın göstergesiydi. "Hem gitmesem Gülnur teyzeye de ayıp olur."
Başını iki yana salladı, dudağının bir köşesi çok küçük bir açıyla yukarıya çekilmişti. "Annem şimdiden gelinini kullanmaya başladı desene," dedi şakaya vurarak. Göz ucuyla eğlenen yüzüme bakıp yeniden yola döndü. "Deme öyle şeyler," dedim gülerek. "Annen duyarsa şimdiden beni şikayete mi başladı bu kız der." Karşılıklı gülüştük, daha doğrusu ben güldüm ama Devran yalnızca tebessüm etti.
Çok geçmeden mahalleye girdik. Aniden aklıma gelenlerle "Benim kıyafetlerim sende kaldı," dedim bir tık yüksek çıkan sesimle. Başını olumlu anlamda salladı. "Kalsın." Ufak bir duraksamadan sonra devam etti. Ben bir dahaki gelişsinde getireceğini duymayı beklerken Devran, "Hatta bir dahaki sefere senin için alişverişe çıkalım. Sana ne lâzımsa alalım. Geldiğin zaman kendini tamamen evinde hissetmeni istiyorum," dedi. Yüzüne bakıp ciddiliğini kontrol ettim, doğruladım.
"Bir daha gelebileceğimi sanmıyorum. Abim bırakmaz," diyerek bir gerçeği dile getirdim. Eve gittiğimde nasıl bir karşılamanın beni bekleyeceğini az çok tahmin edebiliyordum. Abim, dilini değil suçlayan bakışlarını konuşturacaktı. Bundan hiç şüphem yoktu.
"Siktirsin oradan," diyerek homurdandı. "O artık seni kısıtlayamaz." Cevap vemeye gerek duymadım, haklı olmasını isterdim tabii ki ama abimi tanıyordum. Birlikte olduğum kişi en yakın arkadaşı da olsa abi-kardeş ilişkimize Devran'ı dahil etmezdi. Eh, en azından dahil etmemeyi denerdi. En nihayetinde Devran yine evine dönecekti, her şey eski düzenine kavuşunca biz yeniden haftada bir görüşmeye başlayacaktık. Dolayısıyla abim de bildigini okuyacaktı.
Arabayı evlerinin önüne park ettikten sonra birlikte indik. Devran önden bahçe kapısına ilerleyip kapıyı açtı, gelmediğimi görünce omzunun üzerinden bakıp "Hadi," dedi başıyla bahçeyi göstererek. Başımı iki yana sallayıp bir adım geriye gittim. "Bugün saç kesimi yaptım, ilk önce eve gidip bir duş alayım diyorum."
Haklı olduğumu bildiği için başını salladı. "Sen geç, geliyorum on dakikaya," diyip cevap vermesini beklemeden bizim eve yürüdüm.
Gelmeden önce Yeliz abla ile konuşmuştum, evde kimse yoktu. Abim izini bittiği için bağlı olduğu şirkette iş başı yapmış, öyle söylemişti. Bunun rahatlığıyla odama çıkıp hızlı bir duş aldım. Saçlarımın suyunu alıp kurutmadan ördüm. Ne de olsa hava sıcaktı, kendi halinde kuruyabilirdi. Üstüme askılı günlük giyindiğim beyaz renk bir bluz giyindim. Alt kısımda da tercihimi rahatlıktan yana kullanıp tayt giyindim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Başı Yok Sonu Çok
General FictionBu kurguda argo, küfür ve yetişkin içerik barındıran sahneler bulunmaktadır. ●○●○● "Beni sokmaya çalıştığın kalıpta olmadığımı sen de ben de gayet iyi biliyoruz." Ne kast ettiğini gayet net anlamıştım sanırım. Ona sürekli abi dememi kast ediyordu. "...