Selam ben geldim.
Bölüm şarkısı: Buray-Deli Kız
Başlayalım mı?
"Allah aşkına yeter artık. Bir rahat bırakın beni. Hem siz geçin oturun şöyle. Bir şey söyleyeceğim."
Numan amcanın sitemle karışık kızgınlığı ile Serap teyze onun başından geri çekildi. Boşta kalan tek yere yani benim yanıma gelip oturdu.
Herkes merakla Numan Amcaya bakarken onun ne diyeceğini ben ve Gökalp anlamıştık. Birbirimize dönen bakışlarımızla ona kaş göz yaptım.
Bana salakmışım gibi yüzünü buruşturunca ters ters ona bakıp dil çıkardım. Ağzının içinde homurdandı.Hah! O ağzına bir tane çarpacaktım görecekti o zaman homurdanmayı.
Sonra da onu yakalarından tutup yapışacaktım dudaklarına.Edepsiz ben!!!
Heyecan ve sinirle Numan Amcaya döndüm. Elindeki suyu masanın üzerine bırakıp konuşmaya başladı.
"Mustafa, biz senle uzun zamandır dostuz. Beni bilirsin. Oğlumu da bilirsin. Ben gençlerle konuştum. İkisi de evlenmeyi kabul etti. Kısmetse en yakın zamanda size kahveye gelelim diyorum."
Herkes şokla bir bize bir Numan Amcaya bakarken babam şaşkınlığından sıyrılıp atıldı.
" Ne diyorsun Numan? Bu konu daha kapanmadı mı? Aradan onca zaman geçti sen hala vazgeçmedin. Bir de çocukları ikna etmişsin. Sevmiyorlar birbirlerini. Niye zorluyorsun?"
"Mustafa ben sana vazgeçtiğimi söyledim mi ki sen vazgeçtiğimi düşündün? Sadece ertelenmişti bu evlilik o kadar. Zeynep okusun dediniz okudu. Mesleğini de eline aldı. Ee yaşı da geldi. Artık bir engel yok. Hem eğer evlenseydiler o zaman da okurdu Zeynep kızım ama şimdiye kısmetmiş. Kızın da istiyor. Zorla falan değil bu evlilik. "
Babamın bakışları bana döndü. İstiyor muyum diye baktı. Bir şey demedim. Benden bir söz alamayınca gözleri Gökalp'e çevrildi. Gökalp babamın ona bakacağını hissetmiş gibi kafasını başka yere çevirdi. Şu an eğer ciddi bir konu konuşmasaydık onun bu tavrına kahkahalarla gülebilirdim. Resmen babamın gözlerine bakmamak için kafasını o tarafa çevirmiyordu.
Dudaklarımdan kaçan kıkırtıya engel olamadım. Babam tekrar bana baktı. Hemen kendimi toparlayıp dudaklarımı büzdüm. Sanki az önce gülen ben değilmişim gibi ciddiyetle etrafa bakmaya başladım.
Gökalp bana bakıp kaşlarını çatınca ona 'ne var' anlamında kafa salladım. Öfkeyle benden gözlerini çekti. Babama bakıp,
"Mustafa Amca biz hala düşünme aşamasındayız. Henüz aramızda bir şey yok." dedi.
Henüz dedi ciğerine yandığım. Evet aramızda henüz bir şey yoktu ama olacak dermiş gibi konuşmuştu. Bunu babası tepki göstermesin diye söylemişti ancak umut eden kalbim gerçekliğine tutunmaya çalıştı.
Numan Amca, Gökalp'e ters bir bakış attı. Hemen ardından öfkeyle konuştu.
"Ne demek bir şey yok? Siz tamam dediniz ya oğlum. Niye şimdi bir şey yok diyorsun?"
Allah aşkına bant falan getirin. Numan amcanın ağzını bantlamak istiyorum. Ya adam resmen sanki biz gidip evlenmek istediğimizi söylemişiz gibi konuşuyordu. Tamam ben belki istiyordum ama Gökalp istemiyordu.
"Baba biraz sus artık lütfen. Sanki biz birbirimizi seviyormuşuz gibi konuşup ortalığı kızıştırıyorsun. Senin zorunla tamam dedik ama biraz izin ver de konuşayım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NAMÜTENAHİ (FİNAL)
Genel KurguEvlilik için zorlanan iki genç.. Babasının zoruyla sevmediği bir kızla evlenmek için tamam demişti Gökalp. Ama unuttuğu bir şey vardı. Zeynep.. Genç kız liseyi yeni bitirmiş, üniversite sınavına girmek için heyecanlıyken evlilik konusu açılmıştı...