ÇÜRÜK KOZA (+18)

70. BÖLÜM "GEÇMİŞ"

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen.

70. BÖLÜM" GEÇMİŞ"

Her kim bir kereden bir şey olmaz demişse bilinki bu koca bir yalandı.

Seviniyorum eh nereden bileyim daha kötüsünü yukarda yaşayacağımızı.

İyiden kötüye giden gecemiz uzamış başımıza iş açan iki sarhoş kardeşi dizginlemek her geçen saniye daha da zorlaşıyordu. Cesur çakır keyifken bir garip davranıyordu, hastalık derecesinde sahiplenilmem hoşuma gitmediği gibi beni deli gibi kıskanmıştı oysa kimsenin bana baktığı yoktu.

Nehir ondan beterdi, önüne gelene etmediği küfür kalmadı. Orta yaşlardaki bir kadın Asaf'a çapkın bakışlar atıp yaklaşınca saçını yoldu, mahalle kadınları gibi kavga etti. Yaşından dolayı kadına etmediği laf kalmadı. Cesur cadı kız kardeşine kızmak yerine güzel kafasıyla övgüler dizdi.
Mekandaki insanları rahatsız ettiğimiz için ayrılmak istedik iki kardeş kalmakta ayak diretti ve çareyi zora başvurarak bulduk.

Asaf Nehir'i sırtına alınca Cesur "Bende yapacağım." diyerek gözlerimi büyüttü, ayakta sallanıyordu kafamın üstüne düşme ihtimalim yüksekti. Kaçtım, sarhoş haliyle beni kovaladı, masaların etrafında döndük, yine naz yaptığımı söyleyerek bana kızdı, yakalandığımda beni altına alıp yapacakları anlatmaya başlayınca utançtan kıpkırmızı kesildim, yanına koşup elimle ağzını kapattım çoğu kocamın müstehcen düşüncelerini duymuştu, kimisi gülerken kimisi şaşkındı.

Rezil olmuştum ve inatla beni sırtına almak isteyen eşimin kulağına duymak istediklerini fısıldayıp onu susturdum. Bir anlaşma yaptık ben burada ne dersem itiraz etmeden yapacaktı ve aynı şey benim için de evde geçerliydi.

Dışarı çıktığımızda Cesur "Cezalısın. Ne olduğunu bilmek ister misin?" diye bana garip sorular sorarken Nehir Asaf'ın sırtında kafasını kaldırmış yanından geçen kadın ve erkeklerin ensesine, omzuna, koluna en sertinden bir tane indirip küfürler etmeye devam etti ve yol boyunca berbat sesiyle ara vermeden biz eve varana kadar şarkılar söyledi, ağabeyide alkış tuttu.

Asaf'la çıldırdık ve sinirden gülmeye başladık.

"Çok ağlamak istiyorum ama gözyaşından nefret ettiğim için yapamıyorum." dedim gülmeye devam ederken. "Bu nasıl işkencedir Allah'ım."

"Ben senden beterim." dedi Asaf, Nehir keyfine saçını çekti ve dakikalar böyle geçti.

Cesur'un ellemediği yerim kalmadı, arka koltukta niyeti bozunca kucağından inmeye çalıştım bırakmadı, boğuştuk ve Nehir'in "Bence ağabeyim kazanacak." dediğini işittiğimde ve kısa aralar verdiği şarkısına devam edince kendimi bir anda koltuğa uzanmış onu üstümde buldum, dudaklarımdan öpmek için atak yapınca elimi suratına bastırıp kafasını geriye ittim.

"Asaf gaza bas." Dediğimi yaptı, Cesur ağırlığını üstüme verince altında kıpırdayamadım, bırakmadığım suratı yüzümün sınırlarına zorla girince on dakika boyunca dudaklarımı kovaladı ve neyseki araba durdu, yalıya gelmiştik ve bu işkenceden biraz sonra kurtulacaktım. İyi dayanmıştım. Kapılar açıldı. Cesur'u ceketinden tutan Asaf tek koluyla çekip üstümden aldı, kafasını üst kısma çarpmanası için dikkat etti. Kendimi toparlayıp indim, bana doktor eli uzanmayacaktı bu karanlıkta yaramazlık peşinde koşan Nehir'i tam suyu açacakken yakalayıp tekrar sırtına almak zorunda kalmıştı.

Ayakta sallanan kocamın kolunu tutup kapıya yürüdük, içeri girdiğimizde etraf sessizdi ve kimsecikler salonda yoktu. Biz önde Asaf sırtındaki Nehir'le arkamızdan gelirken şarkı söylememesi için onu uyardı, surat asan kadın sırtını dikleştirmeye çalışınca Asaf merdivenin ortasında zor anlar yaşadı, neyseki biz basamakları bitirmiştik. Koridorda odamıza doğru ilerlerken Cesur sırtımı birden duvara yapıştırıp boynumu öptü.
"Ne istersem yapacaksın öyle anlaştık ve ben burada birlikte olmak-" Kafasının arkasını tutup ağzını boynuma bastırıp çenesini kapattım. Sonra göğsünden itip kendimden uzaklaştırdım, oda biraz uzağımızdaydı tek yapmamız gereken birkaç adım atmaktı ama Cesur inatla beni farklı pozisyonlarda duvarla kendi arasında sıkıştırdı.