Multimedya: Nefes, Sena ve İnci çizgidizi olsaydı~
Bölüm Şarkısı: Christopher - Bad
İyi okumalar! 🌟 Her biriniz parlayan birer yıldızsınız, unutmayın!
🍁 🍁 🍁
"Bu ne şimdi ya?" diye isyan eden Kağan'a cevap niteliğinde omzuna bir yumruk indirdi İnci. Kağan acıyla omzunu tuttu ve "Acıttın." diye homurdandı. İnci ise iri gözleriyle ona tehditkar bir bakış attı.
Mikrofonunu tutan sunucu gülerek "Hazırsanız sorularımıza geçiyoruz!" dediğinde kalabalık alkışladı. Kalabalıktan kastım yirmi kişi kadardı. Sunucu elindeki karttaki sorulara kısaca göz attığı sırada Aras elini kaldırarak söz hakkı istedi. Söz hakkını alır almaz isyana geçti. "Bu oyun olmaz, eşleştirdiğiniz herkes sevgili değil."
Sunucu kahkaha atarak "Bu oyun için beş gruba ihtiyacım var, delikanlı. Sevgili gibi davranın." dedi. Aras yandan bir bakışla Sena'ya baktıktan sonra derin bir nefes aldı ve tişörtünün kapüşonunu kafasına geçirdi. Bu sıcakta hâlâ kapüşon...
"Cidden bunu yapmak zorunda mıyız?" diyen Kuzey'in sesiyle başımı ona çevirdim. Çelik mavisi gözleri çelişkili bir şekilde sunucunun elindeki karta bakıyordu.
"Yoksa soruları bilemeyeceğinden mi korkuyorsun? Sevgilini iyi tanımıyor musun?" Şüpheyle ona sorduklarım üzerine gözlerini devirdi.
"Kendimi evlilik programında gibi hissediyorum." Ona güldüğümde birden aklına gelmiş gibi sunucuya döndü. "Ne ödülü vereceksiniz? Boşa yarıştırmayın bizi."
Sunucu ellerini çırparak arkasındaki gizli ödülü işaret etti. Üzeri kırmızı bir örtüyle kapatılmıştı ve anlaşılan biz ödülün ne olduğunu oyun sonuna kadar öğrenemeyecektik. Aradan geçen saniyeler sonucunda herkes kabullenerek yerine yerleştiğinde Gizem arkada kahkaha atıyordu. Bu alışveriş merkezine sadece Utku krep diye tutturduğu için gelmiştik ve bir anda kendimizi bu oyunun ortasında bulmuştuk. Sunucu Kuzey'i tuttuğu gibi çekiştirerek oturtmuştu. Aras onu kurtarmaya gittiğinde o da oturan taraflardan biri olmuştu ve kötü yanı Sena ile ben de onları kurtarmak için geldiğimizde oturtulan taraflardan biri olmuştuk.
Oyun sevgililer için 'Birbirinizi ne kadar tanıyorsunuz?' temalı klişe bir oyundu. Kısacası, beş çift oturuyor ve sunucunun sorduğu soruları cevaplıyor; en çok doğru cevap veren sıradaki rounda geçerken yanlış sayısı daha fazla olan iki çift eleniyordu. Bir sonraki round için de aynısı geçerliydi, böylece kazanan bir çift olacaktı. Şansa bakın ki biz de bu beş çift kriterlerini karşılayan tek gruptuk.
Daha doğrusu, üç çift ve çift gibi davranmak zorunda kalan dörtlü. Sena ve Aras ile Utku ve İlksen sunucunun belirlediği kurbanlardı. Utku ve İlksen için hava hoştu, zaten birbirlerinden hoşlanıyorlardı. Sena ve Aras tarafında Sena oyun için heyecanlıydı ve umursamıyor gibi görünüyordu. Aras ise kaçışı olmadığını anlayarak kabullenmişti.
Elime bir tahta tutuşturulduğunda onları incelemeyi bıraktım ve tahtaya baktım. Herkese birer tane verilmişti. Yanımda oturan Kuzey derin bir nefes aldığında kahkaha atmak istedim. Birazdan her yanlış bilinen cevapta kaos çıkacaktı burada.
"İlk sorumuz geliyor!" diyerek heyecanlı bir giriş yaptı sarışın adam. "Sorumuz basit, sevgilinizin doğum tarihini hepiniz biliyorsunuzdur. Doğum tarihinin yanına burcunu da yazmanızı istiyorum!"
Kuzey'in küfür ettiğini işittiğimde sırıttım. Kağan "Bu haksızlık!" diyerek sunucuya bağırdı. "Ben kendi burcumu bile bilmiyorum!"
"Süreniz başladı bile!" diyerek umursamadığını açıkça belli etti sunucu. Elimdeki tahtayı bacaklarımın üzerine sabitleyerek Kuzey'in doğum tarihini ve burcunu yazarken Kuzey kafasında tüm burç takvimini döndürüyormuşçasına düşünceliydi. Gözlerimi bizimkilerin üzerinde gezdirdiğimde Aras'ın gizlice internetten burçlara baktığını fark etmemle "Hile!" diye bağırdım. "İnternetten bakıyor!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON SABAH YILDIZI
Teen FictionHiçbir şey tesadüf değildi. Olamazdı. Onun da benim gibi kırık bir ruhu barındırması, gözlerinde acının söndüğü kadının ardından hâlen gülümseyebilmesi, beni anlayabilmesi... Bunlar sadece bir gecede gerçekleşmedi. Temeller yıllar önce atıldı. Her ş...