Multimedya: Aras Karahan & Nefes Özgün
Bölüm Şarkısı: Paramore - Misery Business🍁🍁🍁
Birkaç saniyemi sadece Baran Bera'nın söylediklerini algılamak için harcadım. Bir iddia ile kardeşime yaklaşmak istemesi, sanki Gizem ortaya koyulabilecek bir malmış gibi pişkin bir şekilde bunu ciddiyetle teklif etmesi adeta sinir damarlarımı çekiştirmişti. Gizem'in sinirle sandalyesinden kalkmasıyla sandalye hızla yere düştü ve düşerken çıkardığı ses ile hepimizin bakışları ona döndü. Baran Bera'nın tam gözlerinin içine bakarak ona işaret parmağını uzattı tehditkâr bir şekilde. "Sen!" dedi. "Benim üzerimden iddia koyabileceğini mi zannediyorsun? Sen kimsin be! Ne sanıyorsun kendini?"
Yaslandığım duvardan doğrulup Gizem'in yanına ulaştım ve elimi omzuna koyarak "Sakin ol." diye fısıldadım. Gizem derin bir nefes alarak sakinleşmeye çalışsa da başarılı olamamıştı. Baran Bera bakışlarını ondan ayırmayarak "Bana başka seçenek bırakmıyorsun, Gizem." dedi.
"Ya bir siktir git!"
Kuzey "Duydun, siktir git." dediğinde Baran Bera bakışlarını bu defa ona çevirdi. İddiayı ona ithafen soruyor oluşuna karşın Kuzey'in açık bir şekilde reddetmesini beklemiyor gibiydi. Kaşları hızla çatılırken Batu kahkaha attı.
"Kabul edeceğini mi düşündün lan, turunç kafa?"
Görkem, Doruk ve Ece sahildeki gibi yine sadece Baran Bera'yı izliyorlardı. Hatta Görkem ve Ece'nin izlediği bile söylenemezdi. Ece cam kapı duvarına yaslıydı ve dışarıyı izliyordu, Görkem karşı duvara yaslanmıştı ve boş bakışlarla yeri izliyordu. İkisinin de burada olmaktan memnun olmadıkları açıktı ama asla konuşmuyor, durdurmuyor, gitmiyorlardı.
"Korktun mu, Karahan?" diye sordu alayla Baran Bera ancak yüz ifadesinin aksine gözleri düşünceler içinde boğulur vaziyetteydi. Buraya kadar gelip teklif sunduğuna göre kabul edilmesini beklemişti ve reddedilmeyi sindiremiyor gibiydi.
Kuzey onu ciddiye bile almayarak geriye yaslandı ve kapıyı işaret etti. "Kapı orada."
Kağan ayağa kalkarak Baran Bera'nın omzunu kavradı ve sırıttı. "Hadi koçum, gel ben seni geçireyim."
Aras alayla sordu. "Ona geçirecek olmayasın?"
İyice omzunu sıkarken Aras'a dönüp gülümsedi. "Biz medeni insanlarız, öyle şeyler yapmayız." Yüz ifadesinin aksine sözlerinde iğneleyici bir ton hakimdi ve bunu hepimiz anlamıştık. Baran Bera'nın siyah gözleri öfkeyle parladığında hızla omzunaki eli ittirdi ve kendisi ayağa kalktı. Onun bu hâlini sırıtarak izlerken benim ona acıyarak güldüğümü fark etti. Üzerime doğru yürümeye başladığında tam Kuzey sandalyesinden kalkmıştı ki Kağan araya girerek sertçe ittirdi onu.
"Bak koçum, uzun zamandır kimseyi dövmedim. Elim kaşınıyor, yüzünle kaşımayayım."
Görkem yaslandığı yerden doğrularak "Gidelim, Bera." dediğinde sonunda müdahale etmiş olmasına sevinmiştim. Bana yazdığı mesajlarda onu durduramadığını söylemişti ama bir şey yapacak olursa araya gireceğini de eklemişti. Sözünde duruyordu en azından...
İkisi birkaç saniye birbirlerine baktılar, ardından Baran Bera hiçbir şey demeden mutfaktan çıktı. Batu arkasından şirince gülümsedi ve "Misafirimize kapıya kadar eşlik edeyim." diyerek onun peşinden gitti. Amacının onu tehdit edip geri gelmek olduğunu anlasam bile sesimi çıkarmadım. Arkasından Görkem, Doruk ve Ece de çıktılar. Gizem derin bir nefesi dudaklarından vererek sandalyesine oturdu ve oflayarak tabağındaki krepleri yemeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON SABAH YILDIZI
Fiksi RemajaHiçbir şey tesadüf değildi. Olamazdı. Onun da benim gibi kırık bir ruhu barındırması, gözlerinde acının söndüğü kadının ardından hâlen gülümseyebilmesi, beni anlayabilmesi... Bunlar sadece bir gecede gerçekleşmedi. Temeller yıllar önce atıldı. Her ş...