Bölüm Şarkısı: Birileri - Halledebilirdik
Bölümün erken gelmesi tamamen kafamı ütüleyen saygı değer arkadaşım Rüya sayesindedir.
Rüya Meriç'e ithafen...
RyaMeri9🍁 🍁 🍁
Gözlerim boşlukta turlarken düşüncelerim birbirlerine silah doğrultmuş biçimde yeni bir mezar aranıyordu. Tam olarak ne düşündüğümü bilmiyordum. Sadece susmak, bir süre zamanı dondurup hayatıma öyle devam etmek istiyordum. Her şeyi yerli yerine oturttuktan sonra gülümseyerek dolaşmak istiyordum. Gerçek bir gülümsemeyle.
"Pişt," Kolumu dürtükleyen Utku'ya baktım. "Bizimkilerle Sena'nın eve gideceğiz. Sen de geleceksin değil mi?"
"Hayır. Ben sanırım biraz derslere ağırlık vereceğim. Annem sıkıştırıyor. Belki uğrarım."
Kantinde oturmuş gelen geçene bakarken kahve içiyorduk. Utku birçok abur cuburu masaya yığmış ve bir dakika içinde hepsini tıkınmıştı. Bana tuhaf tuhaf baktıktan sonra yine ayağa kalktı ve kantin sırasına doğru yürüdü. Bu çocuk nasıl bu kadar yeyip kilo almıyordu?
Elinde bir sürü yiyecekle tekrar geldi ve hepsini masaya koydu. Çoğunun çikolata olduğunu görünce gözlerimi kısarak ona baktım. Eline bir karam çikolata paketi aldı ve gözümün önünde salladı. "Bana bak gerizekâlı," dedi. Ona baktığımı fark edince anırmaya başladı. "Salak. Sen gerizekâlı mısın?"
"Çok komik Utku!"
Ciddi bir ifadeye bürünmeye çalıştı. Kaşlarını değişik bir şekilde oynatınca, "Ne yapmaya çalışıyorsun?" diye sordum. Bana dik dik baktıktan sonra kaşlarını dans eder gibi oynatmaya devam etti. "Ciddi oluyorum. Kaşlarımı çatıyorum, bak çok ciddiyim şu an."
Gülme isteğimi bastırıp ellerimi yüzüne uzattım. Kaşlarına aşağı doğru parmağımla baskı uyguladım. Şimdi ciddi birine benzemişti. "Ihm, ıhm." diyerek boğazını temizledi. Ellerimi çekerek ona baktım. Çikolatayı açıp hunharca ağzına tıktı. "Konoşorson son do yoyobolorson."
"Hö?"
Ağzındakileri hızlı hızlı çiğnedikten sonra yuttu. Canımı çektirmişti. Eline başka bir paket aldı ve bir şeyler mırıldandı. Ardından pakete üfledi ve hızla suratıma attı. "Ulan ne yapıyorsun, geri zekalı!" diye bağırdım ona.
"Ona okudum üfledim. Kime değerse artık o çikolatanın gazabı altında kalacak. Senin suratına geldiğine göre eğer anlatmazsan her çikolata yediğinde geceleri rüyana karabasan girecek."
Ona saf saf baktım. Çikolata gazabı mı demişti o?
"Utku, kanka harbi harbi soruyorum; sen mal olmak için özellikle hap falan mı içiyorsun?"
"Senin kullandığın ilaçlardan alıyorum kanka," dedi ve tekrardan anırarak gülmeye başladı. Utku bile bana laf sokmuştu! Peki ben altta kalır mıydım? Asla!
"Kendi kullandığın ilaçların üzerine benimkileri kullanman iyi olmuş. Sonuçta bir artı bir eksiyi götürür."
Kabul, daha iyi bir laf sokulabilirdi ama şu an zihnimin müsade ettiği bu kadardı. Bana dik dik baktıktan sonra eline bir sürü paket aldı ve ayağa kalkarak masaya çıktı. Tüm kantinin dikkati üzerimize çevrilirken başımı kaldırıp masada dikilen Utku'ya baktım. İlk paketi, "Seni hain! Ellerimde büyüdün, şimdi bana laf mı atıyorsun? Başıma bunlar da mı gelecekti?" diye bağırarak üzerime atarken, yüzüme gelen paketleri ellerimle durdurmaya çalışıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON SABAH YILDIZI
Teen FictionHiçbir şey tesadüf değildi. Olamazdı. Onun da benim gibi kırık bir ruhu barındırması, gözlerinde acının söndüğü kadının ardından hâlen gülümseyebilmesi, beni anlayabilmesi... Bunlar sadece bir gecede gerçekleşmedi. Temeller yıllar önce atıldı. Her ş...