Annesi müdirenin odasından çıkıp önce Asu'ya sonra bana baktı.
"Merhaba Bora."
"Merhaba." dedim afallamış bir halde. Okuldan gitmek de nereden çıkmıştı bir anda.
"Asu konuşabilir miyiz?" dediğimde annesine baktı. Annesi başını sallayıp bize onay verdiğinde aşağı inmeye başlamıştı. Koridorun sonuna ilerleyip durduk.
"Bir anda neden böyle bir karar aldınız?"
"Belki de çok daha önce yapmam gerekirdi. Bu okulda olmam amacını yitirdi. Derslerle değil her gün başka bir şeyle uğraşıyorum. Benim hayatım bu değil ki Bora. Ben bu değilim ki."
Dişlerimi sıktım. Gitmesini istemiyordum. Lanet olsun bunu hiç istemiyordum!
Ellerimi yanaklarına götürdüğümde kendini geri çekti. Başa dönmüştük. Dün her şey çok güzeldi şimdi bu da nesiydi?
"Asu, gitme." diyebildim. Kendimden beklemediğim bir ses tonuyla söylemiştim. Gözlerini kaçırıp başını eğdi. Hüzünlü bakıyordu ama geri adım atacak gibi değildi. Kararlı olduğunu görebiliyordum.
Bir günlük büyü bozulmuş ve yine bedenimi ve ruhumu gölgeleyen kapkara bulut belirmişti.
"Seni özlerim ben."
Kelimeler ağzımdan çıkarken düşünmemiştim. Bunu diyeceğimi bile bilmiyordum. Gözlerimiz buluştu. Hafif bir tebessüm oluştu yüzünde.
"Kendine ve ona iyi bak." deyip benden uzaklaşmaya başlamıştı.
-
Asu...
Sömestr tatili başlamıştı nihayet. Koca bir on beş gün stres yaratan birileri yok demek oluyordu bu. Okul kaydımı babamın evine yakın olan liseye almıştık. Haliyle eşyalarımın büyük bir kısmını da babamın evine taşımıştık. Okula servisle gidip annemle yaşadığımız eve gelecektim ama babamın evini de hazırda bekletmemiz gerektiğine karar vermişlerdi.
Babam bu karardan memnuniyet duymuştu fakat annem pek memnun değildi. Babamın çok fazla seyahat etmesi dolayısıyla benim yalnız kalmamı istemiyordu. Bu yüzden seyahatlerinden haberdar olmak istediğini söylemişti.
Babam bundan pek hoşlanmış gibi değildi. Aralarındaki çatışmanın bir nedeniydim ama parçası olmayacaktım. Ben çocuklarıydım ve benden beklentileri dışındaki kısımdan uzak durmalıydım.
Tatilin ilk haftası annemle bir haftalığına anneannemlerin yanına gitmiştik. Evden, okuldan uzaklaşmak öyle iyi gelmişti ki. Kalabalık ve çocuklu ortamlarda fazlasıyla baş ağrısı yaşıyordum ama eğlenceli kısımları da yok değildi. Yaşıtım hiçbir kuzenim olmaması sebebiyle sıkıcıydı ama teyzelerim ile aramızdaki iletişim bunu fazlasıyla gideriyordu.
İlk üç gün özlem gidermekle geçmiş ve yavaştan sıkılmaya başlamıştım. Sürekli dizi izliyor ve bir şeyler düşünüyordum. Bazı kararlar vermiştim. Net kararlar.
Kerim'e olan sevgimi kalbimin en derinliklerine gömecektim. Kalbim çok kırılmıştı. Hayal kırıklığına uğramıştım. Yetmezmiş gibi bir karadeliğe sürüklenmeye başlamıştık. Doğru zaman olduğunu düşünmüyordum. Belki sonra, çok sonra kendimi hazır hissettiğimde çıkardım karşısına. Ama şimdi değil.
Bora'yı anneannemin evinde ondan çok uzakta düşününce eskisi kadar kızamıyordum. Belki her şeyi o başlatmıştı ama susarak, karşı çıkmayarak ve ortalığı birbirine katıp oyunlarını bozmayarak hata etmiştim. Ona bu izni ben vermiştim. Bora tuttuğunu kopar dediğinde çok haklıydı. İstediklerimi almakta ısrarcı olmalıydım. Aynı şekilde bir şeyi istemiyorsam hiçbir baskı altında kalmamalıydım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MANOLYA - Bizden Olmaz
Roman pour Adolescents♡WATTYS 2021 GENÇ YETİŞKİN KATEGORİSİ KAZANANI♡ Okulundaki Kerim'e platonik aşık olan Asu, bir sabah okula geç kalır. Bahçede zilin çalmasını beklerken duymaması gereken bir konuşmayı dinler ve aşık olduğu Kerim'in yakın arkadaşı Bora için tehdit ol...