Nüans- Boşver
"Boşver,
Bizden olmaz zaten,
Boş ver, her şey için çok geç"
Bora'yı bileğinden yakalayıp bana dönmesini sağlamıştım. Çıkacak herhangi bir sorun karşısında güçlü durabileceğimden emin değildim. İşlerin bu kadar karışacağını bilemediğim için bir kez daha kızdım kendime. Bora'yı keşke en başında sevebilseydim de Kerim'in hiçbir şeyden haberi olmasaydı.
Öfkeye bürünmüş gözleri gözlerimi bulduğunda çenesinin kasıldığını fark edebildim. Konuşabilseydim onu rahatlatmak isterdim ancak kendimi kasmaktan ağzımı açıp tek kelime edemiyordum. Tatsızlık çıkmasını veya tüm okula giderayak rezil olmak istemiyordum. Tek yapabildiğim, güçsüz parmaklarımla Bora'nın bileğini tutabilmekti.
Beklentiyle bakan Bora'ya bir şey diyemedikçe boğazım düğümleniyordu. Yanımıza gelen Yavuz'a ve Kerim'in yanına giden Selin'e baktım. Sorun çıkmadan gecenin bitmesini isteyen tek kişi ben değildim demek ki.
Selin ve Kerim görüş alanımızdan çıkarlarken Yavuz elini Bora'nın omzuna koymuş bir şeyler söylüyordu. Kalabalığın, olanı biteni anlayıp anlamadığını anlamak için bakışlarını etrafta gezdirmeyi ihmal etmiyordu Yavuz.
Bora başını iki yana sallayarak Yavuz'un söylediklerini reddediyor gibi görünüyordu. Yakınımda olmalarına rağmen fısıldadığı kelimeleri duyamıyordum.
En sonunda bana baktı sertçe. Öfkeyle bakması canımı yakıyordu.
"Gidecek misin?"
Duyacaklarına kendini hazırlamış gibi bakıyor oluşu kalbimi acıtıyordu.
"Tabii ki hayır." derken yanağımdan bir damla yaş süzüldü. Yavuz, sıkıntıyla nefesini verip bana dönmüştü. Masaya bıraktığı ceketini mendilini uzatıp "Ağlama be güzelim, dikkat çekiyor." demişti.
Yanağımdaki yaşı belli belirsiz silip Bora'ya baktım.
"Dışarı çıkalım."
Bora parmaklarımın arasındaki bileğini kurtarıp önden yürümeye başladı. Yavuz ile birlikte dışarı çıktığımızda Selin ve Kerim sigara içiyordu. Daha uzak bir noktada durduğumuzda Yavuz sigara paketini Bora'ya uzattı. Saniyeler içinde yakıp zehirden nefes çekerken Bora, Kerim'i izliyordu. Bakışları öyle rahatsız ediciydi ki eğer bu bakışlar bana yönelik olsaydı kaçacak delik arardım.
"Bora?"
Gözlerini Kerim'in üzerinden bir an bile çekmeden "Efendim?" dedi. Hassas ve ilgi dolu Bora'ya ulaşamıyordum adeta.
"Ben seni seviyorum." Gözlerini kırpıştırarak yüzüme baktı. Anlamadığını düşünerek yeniden ifade ettim. "Seni seviyorum."
Sesim çatallaşmıştı kendimi sıkmaktan. Yine de ifade edebileceğim kadar çıkıyordu.
"Niye ağlıyorsun o zaman?"
Dudağının kenarını dişlemeye başlamıştı sorusuna cevap beklerken.
"Her şeyin karmakarışık olmasına neden olduğum için." derken başımı yere eğdim. Bundan aylar önce olayları karıştırdığı için Bora'ya kızıyordum. Şimdiyse Kerim'e. Olay sadece benim kimi seviyor olduğumdaydı galiba. Kızmam anlamsızdı. Kerim'e de Bora'ya da. Belki kendime de.
"Beni sevdiğini bildiğim sürece hiçbir şey karmaşık gelmiyor bana."
Yüz kasları gevşemiş, bakışları yumuşamıştı. Yavuz, sigarasını dudaklarından çekerken dudağı yana kaymış, arkadaşının bu haline şaşırmış görünüyordu. İkimize ait özel bir ana şahit oluyordu, Bora'yı böyle görmesi garip geliyordu belki de.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MANOLYA - Bizden Olmaz
Teen Fiction♡WATTYS 2021 GENÇ YETİŞKİN KATEGORİSİ KAZANANI♡ Okulundaki Kerim'e platonik aşık olan Asu, bir sabah okula geç kalır. Bahçede zilin çalmasını beklerken duymaması gereken bir konuşmayı dinler ve aşık olduğu Kerim'in yakın arkadaşı Bora için tehdit ol...