Din don...
Zil sesini duymamla Aras'ı arkaya ittim. İkimizde şaşkına uğramıştık. Aras yüzünde şeytani gülümsemesi ile bana bakmaya devam ederken kapı kolunu çevirdim ancak gözlerim yerdeydi. Kafamı kaldırmamla karşımda gördüğüm yüz başımdan aşağı kaynar suların dökülmesinden daha kötü bir etki yaratmıştı.
"Ne işin var senin burada? Çekil git şu kapıdan ve bir daha da böylesine saçma bir hata yapıp bu kapıya gelme."
"Kendimi savunmama müsaade etmeden böyle konuşamazsınız."
"Ne diyorsun lan sen?" Aras sinirle elini duvara vurup konuşunca kafasını salonun kapısına çevirdi. Kimsenin duymasını istemiyordu, benim gibi.
"Şimdi arkanı dönüp gidiyorsun buradan. Bir daha kızları rahatsız ettiğini duyacak olursam sakin karşılamam seni, emin ol."
"Ne oluyor orada, kim gel..!" Defne, gördüğü kişi ile bizim gibi şaşkına uğramıştı. Cümlesini tamamlamadan sinirli adımlarla yanımıza geldi. Gözlerinden adeta ateş fışkırıyordu.
"Siz tahmin ettiğimdende yüzsüz çıktınız, bu ne hadsizlik? Sen kim olarak çaldın şu kapıyı? Eğer biraz onurun olsa dün yaşanan olaylardan sonra gelmezdin bu kapıya... Şimdi çık git."
"Ben Be..."
"Bu ne gürültü be? Ne oluyor orada? Laaannn!" Berat ardından diğerleri salondan çıkmış yanımıza geliyorlardı. Hepsinin yüzünde şaşkınlık vardı.
"Neden geldin?" Beyza zoraki çıkan sesi ile konuşunca yüzsüz çocuk yüzüne acı bir ifade yerleştirdi, maksat kendini affettirmek ya.
"Beyza hiçbir şey gördüğün gibi değil, lütfen beni dinle."
"Sen kimsin ki seni dinleyece..." Beyza sinirle atılan Berat'ın kolunu tutup durmasını sağladı.
"Şu an söyleyeceğim sözleri iyi dinle, çünkü bir daha tekrarı olmayacak. Ben sana hiçbir zaman arkadaşlıktan başka bir gözle bakmadım ancak sen sürekli yanımda bittin. Ben seni arkadaşım olarak gördüğüm için yanlış anlamıyordum, iyi niyetim ile düşünüyor ve ona göre hareket ediyorum. Ki şunuda unutma, ben çoğunlukla yalnız kalmak istiyordum. Sana karşı bir şeyler hissetmediğimi buradan anlayabilirdin."
"Ben yanlış mı anladım bu kadar şeyi?"
"Bu kadar şey dediğin ne? Ne yani? Ya aç gözünü aç! Dünya yalnızca senin etrafında dönmüyor. Ben seni seviyor olsaydım sürekli seninle vakit geçirmek isterdim,bir şekilde, en ufak bir bahane ile yanına gelip seninle konuşurdum. Hangi gün en mutlu olduğum an yanına geldim, böyle bir gün, an varda ben mi hatırlamıyorum. Bir kız bir erkekle hiç mi arkadaş olarak konuşamayacak? Hep birileri tarafından yanlış anlaşılmak zorunda mı böyle olaylar? Biraz anlayışlı ol ya, ben seni yalnızca arkadaşım olarak gördüm ki o konumu bile hak etmiyordun. Yazık olmuş."
"Böyle söyleme, Beyza. Evet haklısın, konuşabilir insanlar karşı cins ile... Yanlış anlamam benim aptallığım.
"Zaten senin aptallığın. Bu suçu başkası mı üstlensin istiyorsun?"
"Sen kimsin de araya girip duruyorsun? Bir sus ve diğer insanlar gibi dinle, bilmiyorsanda öğren."
"Şimdi kim olduğumu göstereceğim sana!" Berat hızla öne doğru yürümeye başlayınca korkuyla bir ona bir bizimkilere baktım. Erkekler hızla davranıp onu kollarından tutunca sinirle bağırdı.
"Ben sana kim olduğumu göstereceğim... Bırakın abicim ya, bırakın."
"Senin kim olduğun ilgilendirmez beni, Beyza'nın hayatındaki konumun ilgilendirir beni."
"Oğlum git lan buradan." Doruk bağırınca Beyza araya girdi.
"Biliyor musun Aytaç, Berat'ın benim hayatımdaki konumu seni ilgilendirmez ama dur söyleyeyim."
Aras ve Doruk'un arasından kurtulmaya çalışan Berat'ın yanına geçip koluna sarıldı. Hepimizin gözleri kocaman açılırken biraz önce yerinde duramayan Berat sakinleşmiş ve yavaşça kafasını Beyza'ya çevirip gerçek olup olmadığını kontrol etmişti.
"Berat, benim hayatımda bugüne kadar kimsenin sahip olamadığı konumda... Hayır yani çok merak ettin ya, ondan söyledim. Bir dahaki sefere sözlerini seçe seçe geçersin karşımıza. Ha! Hiç geçme daha iyi, önümüzde görüntü kirliliği yapmana lüzum yok." Beyza ve Berat aynı hâlde salona dönünce Doruk, Defne'ye sarılarak Beyza ve Berat'ı takip etti. Nur, Kaan olmadığı için yıkıkları oynayarak mutfağa geçti.
Kapıda mal mal bakan Aytaç'a dönüp göz devirdim.
"Bedavadan aşk filmi izledin, yetmiyor mu? Başka bir film daha mı çekelim? Mesela kavgalı güreşli! Basıp gitmen için yeterli olay yaşandı diye düşünüyorum... Hadi bay!" Sözlerimi bitirmemle kapıyı sert bir şekilde çarpmam bir oldu. Kafamı çevirmem ile bana bakan Aras ile karşılaştım. Yavaş adımlarla bana yaklaşıp derin bir nefes aldı.
"Eee, biz nerede kalmıştık?"
°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°
Nerede kalmıştık? Sjsksksksj! Allah'ım çok güzel şeyler yaşandı yaaa.Selam, naber, nasılsınız?
Nasıl gidiyooorrrr?Nasıl buldunuz bölümü?
*Aytaç'ın gelmesine ne diyorsunuz?
*En beğendiğiniz replik hangisi ve kime ait?
*Beyza'nın konuşmasına ne diyorsunuz?
*Berat'ın hâlleri hakkındaki düşünceleriniz?
*Eda'nın sonda söyledikleri için neler düşünüyorsunuz?
*Genel düşüncelerinizi alalım, pls.💮
***Bir sonraki bölüm EDA&ARAS wp bölümü olabilir, kesin değil. Mesajlaşma olan bölümleri sevdiğinizi söylediniz ve sıkı tutunun bunun için. 😉
+
DEFNE&DORUK + NUR&KAAN
çiftleri içinde wp bölümü gelecek. 🎉🎉🎉❤❤❤kendinize çok iyi ve cici bakın. Sizleri çokça seviyorum ve kocaman öpücükler yolluyorum. Bir sonraki bölümde görüşmek üzere, hoşça kalın.
Öpüyorum kocaman...
😘😘😘😘😘😘😘😘😘😘😘😘😘😘❤❤❤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RuH Hastası || Texting
Short StoryRuH Hastası gibiyim, başka bir yolu yok, elim ayağıma dolanıyor...