27

2.6K 148 30
                                    

Dua Lipa - Physical

____

Bilge Atalay'ın ağzından..

(Ufak not; isim bırakmadığım bölümler herkesin duygularını ele alarak yazılan bölümlerdir yani bi nevi ilahi bakış açısı gibi. )

Test kitabını buruşturmamaya dikkat ederek rafa diğer test kitaplarının yanına koydum ve önde duran DC figürlerini düzelttim. Her şey yamuk durabilirdi ama figürlerimden biri yamuk durunca sinirlerim bozuluyordu. Otlayarak etrafa bakındım. Aklımda Ege'nin dün söyledikleri vardı ve ne yaptıracağını çok merak ediyordum. Başımın belaya girmeyeceği kesin olan her şeyi yapardım. Yani 'her şeyi' derken bir kaç şey dışında....

Aklıma gelen görüntülerle kaşlarımı çattım ve silkelenip kendime gelmeye çalıştım. Bu kadar kolay etkisi altına alması çok sinir bozucuydu. Şerefsiz herif.

Ona sövecek yer ararken telefonuma gelen bildirim ile telefonu masanın üstünden alıp ekrana baktım. Whatsapp'dan ve instadan bir kaç bildirim vardı. İnsta bildirimlerini zaten sikime takmadığım için direkt whatsapp'a girdim.

egE: cesaret borcunu ödeme zamanı geldi bence

Bilge: seninle sevişmem.

egE: hahahah.

egE: akşam dokuz gibi atacağım konuma gel.

egE: *konum*

Kaşlarımı çatarak konuma tıkladım. Buraya yakın olan bir parktı. Genelde arkadaşlarla takılmak için çok giderdik o yüzden ezbere biliyordum yolu. Gecenin dokuzunda o parkta ne yapacağımız hakkında tahminler üretirken bir yerden sonra sıcak basmasıyla salona girdim.

"Napıyorsunuz lan ne bu hal?"

Şükrü, klimanın önündeki koltuğa oturmuş baygın baygın yayılırken kaya da yerlerde sürünüyordu.

"Çok sıcak amina koyayım!"

"Ne yapayım kardeşim güneşi mi çekeyim aşağı?"

Alayla kurduğum cümleye bana ters ters bakarak cevap verdi Şükrü.

Kaya ise sessizce telefonuna bakıyordu, Sanırım biriyle mesajlaşıyordu. Bu aralar aramız soğuktu. Hep en yakınım olmuştu, Hâlâ öyleydi ama bu aralar özellikle Sarp olayından sonra birbirimizle konuşmaya pek yanaşmıyor gibiydik. Bu olayı çözmemiz gerekiyordu. Yakın zamanda halletmem için beynimin bir köşesine not ettim.

"Bartu geliyormuş bu haftasonu?"

Şükrü'nün sesiyle bakışlarımı kayadan çekip başımı salladım.

"Ziyarete gelecek."

Bartu, erkek kardeşimdi. Bu şehirde büyümüştü benim gibi ama sonra yurtdışına okumaya gitmişti. Geçen bir günlük uğramıştı yanımıza o günden beri görmemiştim.

Şükrü güzel gibi bir kelime fısıldadı ve gözlerini televizyona çevirdi.

Daha fazla salonda durmayıp kafami dağıtmak için bir iki el pes atmak için yukarı çıktım.

_

21.08

"8 dakika geciktin!"

Kaşlarımı çatarak karşımda duran bedene baktım.

"Ege, bak yumruklarım kaşınıyor zaten kaç gündür. Hiç kaşınma."

Alaylı bir sırıtış yüzüne yerleşirken suratına vurup o yakışıklı yüzünü dağıtmamak için kendimi frenledim.

Nefret.  / bxb / texting /Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin