Nefret. / bxb / texting /

44

Kaya ve Bilge özel

Bilge: artık konuşalım bence

Bilge: yoksa iyice uzaklaşıcaz birbirimizden

Kaya: tamam eve gel kimse yok zaten

Bilge: Şükrü ve Bartu nerde?

Kaya: Bartu babasının şirketine gidecekmiş Şükrü de peşine takıldı

Bilge: hımm tamam.

Bilge: geliyorum

Bilge Atalay'ın ağzından..

Kapıyı çaldım ve kapı saniyesinde açıldı.

Bir süre kaya ile birbirimize baktık.

Hayatımızda çok şey olmuştu ve biz hiçbirini birbirimizle paylaşamamıştık ama onu hala diğer herkes daha iyi tanıyor gibi hissettim. Sanki o da bunu hissetmiş gibi hafifçe gülüp içeri geçmeme izin verdi.

Dediği gibi evde kimse yoktu bu yüzden doğruca salona geçtik. En sevdiğim kahveden yapmıştı üzerimdeki ceketi çıkarıp oturdum ve fincanı elime aldım.

Geldiğimden beri tek kelime etmediğini hatırlamış olmalı ki söze girdi. "Bilge ben seni çok özledim."

Gözlerimi ona çevirdim. Çok.. üzgün görünüyordu sanki ağır şeyler yaşıyormuş gibiydi.

"Bende seni özledim kaya.." diye mırıldandım ve elime aldığım fincanı içmeden masaya bıraktım.

"Ben seni çok dışladım biliyorum.. bunu söylemekten nefret etsem de cidden fark etmedim bile. Hayatımda o kadar çok değişiklik oluyordu ki ben hızına yetişemedim çoğu şeyi mahvettim.."

Uzanıp elini tuttum. Halıya bakan gözlerini bana çevirdi. Gülümsedim.

"Kaya.. ben hep buradayım, hep burada olacağım."

O an bir şey oldu.

Sanki günlerdir buna ihtiyacı varmış gibi göz yaşları yanaklarından akmaya başladı.

Hızla uzanıp ona sarıldım, kollarını bana sararken ağzından bir hıçkırık döküldü.

"Bilge ben çok kötü hissediyorum."

Sırtını elimle okşarken konuştum. "Konu sadece benimle alakalı değil, değil mi?"

Titrek bir nefes verdi ve benden ayrıldı, gözlerime baktı. Kızarmıştı gözleri.

"Her şeyi yapıyorum, hep iyi olmaya çalışıyorum insanlara şans veriyorum.. ama hiçbir zaman iyi hissedemiyorum. Hep kullanılıyormuş gibi hissediyorum."

"Taylan... sana bir şey mi yaptı?"

Gözlerini kaçırdı. "Hayır yani direkt olarak yapmadı ama.."

Kahve fincanını aldım ve kendine yaptığını da onun eline tutuşturdum.

"Sarptan başlayarak her şeyi anlat Kaya, dinliyorum."

Ve bana baştan başlayarak her şeyi anlatmaya başladı.

İki saat sonra

"Vay orospu çocuğu resmen bırakıp gitmiş lan seni."

Sinirle boş fincanı masaya bıraktım. Üçüncü kahvemdi.

"Ben ona iyi davranıyorum yanlış hiçbir şey yapmadım.. acaba sorun bende mi?" Merakla yüzüme baktı, hızla koluna vurdum.