29

2.4K 125 3
                                    

Tate McRae - You Broke Me First

Bilge Atalay'ın ağzından...


Bazen insanlar çaresiz hisseder, ve hiç olmadıkları kadar pişman olduklarının farkına varırlar ya, işte tam o noktadaydım. Ege'nin benimle konuşmaya başladığı ilk günden beri ona yaptığım şeyi hatırlamıyordum. Ciddi anlamda hafızamdan tamamen silinmiş bir anıydı. Bunu önemsiz gördüğümden kaynaklanan bir şey değildi bu, sadece beynim fazla umursamam gereken şeyleri hafızamdan tamamen silerdi. Egeye karşı kötü davrandığımı biliyordum, çocuk aklıyla ona zorbalık ettiğimi hayal meyal olsa da hatırlıyordum ama hiç bir zaman bu kadar büyük bir şeye sebep olduğumu fark etmemiştim.

Biz ortaokuldayken, herkes onun kızlardan hoşlanmadığını bilirdi ve dalga geçerlerdi. Evet iğrenç zamanlarımda bende onunla dalga geçiyordum ama o zamanlar bu tarz şeyleri bilmiyordum. Ailemden böyle görmemiştim, çevremdekiler bunun kötü bir şey olduğunu her şekilde bana vurguladığı bir dönemdi ve inanın bana bu olaylarda çevrenin çok önemi vardı.

Ne olursa olsun hatalıydım.

Bana olayı anlatması üzerinden koca bir 2 gün geçmişti, utancımdan ve hissettiğim siktiğimin pişmanlığından dolayı ne onunla yüz yüze gelmiştim, ne de tek kelime konuşmuştuk. Ama yarın kampüste derslerim vardı ve artık gitmek zorunda olduğumu biliyordum.

Benden nefret ediyordu.

Kapımın çalınmasıyla oflayarak konuştum.

"Gelme!"

Ve kapı açıldı.

"Eee sen hazırlanmamışsın?"

Anlamayarak yüzüne baktım. "Salak işe gideceksin ya.. te Allahım.."

"Haaa.." Hassiktir. Bu tamamen aklımdan çıkmıştı. Yüzsüz gibi çocuğun annesinin yanında mı çalışacaktım ben şimdi? Asla olmazdı.

"Ya iptal mi etsek.."

"Saçmalama oğlum arada Ece kalır arada o ayarladı her şeyi biliyorsun. Hem zaten Ege kim olduğunu bilmiyor değil mi kafeye de her zaman uğradığı falan yok."

Mantıklı gelmişti ama riske atmalı mıyım bilmiyordum.

"Ama.."

"Valla para istiyorsan tek çare çalışmak. Gururundan babana da yalvarmıyorsun. Biliyorsun tek çare o. Hem sen daha.." derken aniden yanına oturdu. "Şu gay barda ne aradığını bile açıklamadın bize??"

Meraklı bakışlarına göz devirerek karşılık verdim.

"Egeye cesaret borcum vardı, o da beni gay bara götürdü. Biraz eğlendik derken kavga çıktı işte olay bu."

"Hımm. Biraz eğlendiniz?"

İma dolu sesi ve bakışlarıyla karşılaşınca kafasına yandaki yastığı fırlattım.

"Saçmalama. Çocugun benden ölümüne nefret ettiğini biliyorsun değil mi?"

"Enemies to lovers neden olmasın?" Sırıttı.

"Hahaha. Kesin olur." Ona hafifçe omuz attığımda gülerek aynı şekilde bana karşılık verdi.

"Hazırlan hadi.."

Çaresizce başımı ona çevirdim. "Ece Ege'ye beni söylememiş eminsin dimi bundan bak yoksa gitmem."

"Az önce aradım. Söylememiş. Amaaan ne şey yaptın sende sanki çocukla kanlı bıçaklısınız." Bir durup düşündü. "Acaba gitmesen mi cidden?"

Nefret.  / bxb / texting /Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin