'' Tamam Türkan, sultan ağlama artık. Bak iki kızın da yanımızda. ''
'' Kuzey'im oğlum, kızlarımı bir an önce evlerine geri getir! ''
'' Anneciğim tamam diyorum, biraz hava alalım kendilerine gelsinler getireceğim evimize... ''
'' Saatlerdir hava alıyorlar zaten, hala mı hava almaya ihtiyaçları var? ''
Annesinin çemkirmeye başlaması genç adamı güldürürken ona merakla bakan üçlü konuşmanın sonlanmasını bekliyordu.
Bu defa Türkan hanım gerçekten fazla kızmıştı galiba!
'' Tamam sultanım, sende haklısın bu senin yaramaz kızların saatlerdir dışarı da, ama şimdi yanların da biz varız. Biraz hava alalım en kısa zaman da eve hep beraber döneceğiz! ''
Kuzey'inin neşeli sesi Türkan hanımı sakinleştirdiğin de, hüzünlü gözleri yavaştan da olsa neşeyle parlamaya başlamış, sevdiği adama dünyaları bahşetmişti.
Olayı tatlıya bağlayarak telefonu kapatan genç adam yarım saattir sözleştikleri gibi gerçekleri annesine ve babasına anlatmamıştı.
Yarım saat önce .....
'' Başka çaremiz yok. Türkan, anneme her şeyi anlatalım! ''
'' Olmaz Gece, bu sefer daha çok üzülürler. ''
'' Kuzey, neden anlamak istemiyorsun, hiç bir yalan sonsuza kadar sürmez. ''
'' Anlamak istemediğimi kim söyledi ki, sadece anne ve babamı daha fazla üzmek istemiyorum. Bence asıl anlamayan sensin küçük hanım! ''
'' Hah, yine küçük hanım olduk, zaten seninle ne zaman aynı fikirde olmasam ya ufaklık ya da küçük hanım oluyorum! ''
Gece'nin söylediklerine büyüyen gözlerle baka kalan Kuzey, şaşkınlıkla genç kadına baka kalmıştı.
İşin iyicene karışmaya başladığını fark eden Efe, aniden ayağa kalktığı an, masada oturan üçlü bu defa merakla kendisine bakıyordu!
'' Bakın arkadaşlar sürekli kedi köpek gibi dakikalardır birbirinize laf sokmanızı izlemek inanın bana aşırı keyif vericiydi. Ama şöyle bir sorun da var.... ''
Türkan anne, saatlerdir çok fazla yoruldu, dahası çok fazla göz yaşı döktü.
Biliyorum onun üzülüp kırılmasını hiç biriniz istemiyorsunuz, hatta ben bile.
Bana annelik yapmak isteyen seneler sonra ilk defa anne diye bildiğim bir kadının üzülmesine dayanamam.
O yüzden, küçük veletler gibi didişmeyi kesin de bir çare bulalım.
Efe'nin fazlasıyla sert çıkan sesi ortamdaki sürtüşmeyi kestiği an, ilgiyle genç adama bakan Kübra, hayatında ilk defa bir erkeğe hayranlık duymaya başladığını hissediyordu.
Hissettiği şeyler o kadar karmaşık, o kadar farklı, o kadar kafa karıştırıcıydı ki hiç bir açıklama genç kadına cevap olamıyordu!
Bir kaç saniye sonra az da olsa kendine gele bildiği an, kendi fikrini ortaya seren genç kadın herkesin ilgi odağı oluvermişti bir anda.
'' Kimseyi kandırmadan masum bir yalan atsak, normal hayatımızda yaptığımız sıradan ama eğlenceli şeyleri bu gün yapmış gibi anlatsak bizimkilere. ''
Zaten Gece'm telefonunu evde unutmuştu. Benimkinin de şarjının bittiğini söyleriz olur biter...
Mesela lise arkadaşımızın evinde film günü yaptığımızı saatin farkına varamadığımızı söyleriz Gece'm sen ne dersin?
Arkadaşının söylediklerine ışıldayan gözlerle bakan Gece, Kübra'sına sımsıkı sarıldığın da onları hayranlıkla izleyen iki adamın farkında bile değildi!
Böylece ailemize çok büyük bir yalan atmak zorunda da kalmayacağız çok şükür dediğin de sevinçle yerinde zıplamaya başlamıştı genç kadın.
Gece' nin çocuksu halleri Kuzey'de onu sarıp sarmalama isteği yaratırken, kendine zorlukla hakim oluyordu genç adam.
Zaten bu akşam fazlasıyla Gece'yi şaşırttığının farkındaydı, daha fazlası kimse için şimdilik iyi bir sonuç çıkarmaz olayları daha da karışık hale getirirdi.
Hayatını yoluna sokana kadar sadece sabretmesi gerekiyordu Kuzey' in.
Şu an ......
Kabus gibi geçen bir günün ardından, sonunda evlerine vara bilen kızlar kapıyı çalmakta hala az da olsa tedirginlik duyuyorlardı.
'' Gece, bak ne diyeceğim kardeşim kapıyı sen çalsan? ''
'' Oldu Kübra'm, sen zaten ne zaman korksan ilk kardeşini ateşlere at! ''
'' Aşk olsun kardeşim ne zaman öyle bir şey yaptım? ''
'' Saymamı ister misin canısı! ''
Kızların bu komik kavgası Kuzey ve Efe'yi kahkahalarla güldürürken kapının açıldığını hala fark edemeyen Gece ve Kübra, ısrarla didişmeye devam ediyorlardı!
Bu komik manzarayı gözleri dolu, dolu izleyen Türkan hanım ve Zafer bey çocuklarına sevgiyle gülümserken ortamdaki mutluluk dünyalara bedeldi.
'' Of, amma söylendin, alt tarafı bir iki kez arkana saklanmışımdır! ''
'' Kızım var ya sen insanı suyla götürür susuz getirirsin, ne bir iki defası yahu derken sinirden yerinde zıplamaya başlamıştı Gece. ''
'' Ne yani, biricik Kübra'na kıyacak mısın Gece'm! ''
'' Of be Kübra, doğduğumda seni bana işkence diye yazdılar değil mi? ''
Tamam ulan zile ben basıyorum...
Hırsla kapıya dönen Gece, karşısında anne ve babasını gördüğü an bu defa o Kübra'nın arkasına saklanmıştı.
Genç kadının bu komik tepkisi oradaki herkesi daha fazla güldürürken, kardeşine saydırmakla meşgul olan Kübra, hiçte eğlenmiyordu!
Annesi ikisini de haklayacaktı şimdi...
Gözlerini korkuyla yuman Kübra, bir anda kendisini anne ve babasının sıcak kollarında bulduğunda Gece'yle dip dibe birbirlerine baka kalmışlardı.
'' Çok şükür Allah'ıma sizlere hiç bir şey olmamış, bütün gün size ulaşamayınca delirdim sandım, kızlar nefes alamıyordum! ''
Annesinin ağlamaktan buğulanan sesi genç kadınları hüzünlendirirken, belki de ilk defa annelerine masum bir yalan atacak olsalar da, kendilerini çok kötü hissediyordu Gece ve Kübra.
Oysa gerçekten hiç bir suçları yoktu başlarına gelen şeylerde, hepsi o lanet herif yüzünden olmamış mıydı sanki!
'' Özür dileriz anne, arkadaşımızın evinde kızlar günü yapıyorduk film izlerken zamanın nasıl geçtiğini fark etmemişiz... ''
'' Tamam, sorun yok güzellerim. Sizler iyisiniz sapa sağlam evimize yuvamıza da döndünüz, bu kadarı bana da babanıza da yeter!
'' Anneniz haklı kızlar, çok şükür iyisiniz. Ama dünyanın bin bir türlü hali var lütfen, dışarıdayken daima telefonlarınıza ulaşa bilelim. ''
Artık yaşlanıyoruz, bu kalp bu kadar endişeyi korkuyu kaldıramaz.
Babalarının en az anneleri kadar tedirgin çıkan sesi genç kadınları derinden sarsarken tekrar biricik ailelerine sımsıkı sarılmıştılar.
Yarım saat sonra ....
Salonda neşe içerisinde aileleriyle oturan kızların aklı, her ne kadar birbirlerine söylemeseler de o yaralı ürkek kızdaydı.
Hala anlayamıyordu Gece, bir insan kendi kardeşine nasıl bu kadar kötülük yapar sokak ortasında hiç kimseye aldırmadan ona el kaldırırdı ki!
Aklındakileri kardeşiyle konuşmaya karar veren genç kadın, ailesine çaktırmadan yukarıyı işaret ettiğinde ailelerinden izin alıp kendi odalarına ayrılmışlardı!
Bunu fark eden Efe, nedensizce tedirgin olurken, en yakın arkadaşına düşüncelerini söylemeden edemedi.
'' Kuzey, söylemedi deme abicim. Bizimkiler yine bir iş çeviriyor! ''
'' Farkındayım Efe, ama elimden bir şey gelmiyor maalesef. ''
'' Oğlum ne demek elimden bir şey gelmiyor, sen bu cadının abisi değil misin? ''
'' Kolaydı sormak değil mi? Ne diyeceğim kızlara, ben sizin abinizim dökülün mü! ''
'' Çüş Kuzey, bu akşam yaptıklarından sonra hala mı böyle düşünüyorsun? ''
'' Saçmalama Efe, tabiki öyle düşünmüyorum, sadece Gece'ye yavaş adımlarla yaklaşmam gerek. Çok hayvanlık yaptım, kıskançlıktan gözüm döndü. Kıza demediğimi bırakmadım... ''
'' Eee o zaman? ''
'' Adım, adım kardeşim, ona kendimi adım, adım affettirmeliyim. Kırılan bir kalp ufak bir dokunuş özel bir şiirle geçmez. ''
'' Lan, kıza şiir mi okudun! Ormantik Kuzey'im benim... ''
'' Efe, hatırlıyor musun kardeşim sana bir yumruk borcum vardı! ''
'' Hiç unutur muyum, seni sıkı delirtmiştim hani o günden değil mi... ''
'' Lan bir de gülerek anlatıyor, oğlum Kübra'nın erkek versiyonu gibisin insanı çıldırtıyorsun! ''
Arkadaşının söylediği sözlerden sonra yüzü hafifçe solan Efe, kederli gözlerle kardeşim dediği adama bakmadan edemedi.
Yıllarca aşkın bir yalan olduğunu dinleyerek büyüse de, kendi kalbine yenilmişti işte.
Artık kendisi bile, inkar edemiyordu hissettiklerini.
Asla aşık olmaması gereken dünyadaki tek kişiye, kalbini kaptırmıştı maalesef.
Ve bunu kavramak yüreğini ateşler içerisinde kavuruyordu...
Ne diye bilirdi ki. Kuzey, sen beni kardeşinden ayırmadın, evinden yuvandan ailenden bildin. Bense senin kız kardeşine aşık oldum mu?
'' O kızı bulmalıyız Kübra'm! ''
'' Dur bir saniye Gece'm, hangi kız? ''
'' Bu gün tanıştığımız işkenceye uğrayan, kollarımın arasında yardım dilenen kız. ''
'' Ama. ''
'' Kübra'm sen benim diğer yarımsın, saatlerdir nasıl benim aklım o çaresiz kızdaysa senin de öyle. ''
'' Evet öyle, kendime engel olamıyorum kardeşim. Kimse öyle kötü bir yaşamı hak etmez! ''
'' İşte bu yüzden onu bulup ona yardım etmemiz gerekiyor. ''
'' Gece'm iyi diyorsun hoş diyorsun da, bunu nasıl yapacağız? Dahası ya o öküz yine başımızı belaya sokarsa... ''
'' Bu sefer biz de hazırlıklı olucaz kardeşim. Kuzey ve Efe, bize mutlaka yardım eder. ''
Gece'nin umut dolu gözleri Kübra'dan bir yanıt beklerken, bir süre sonra ikna olan genç kadın sevgiyle arkadaşına bakıyordu.
'' Bu arada bu gün olanları konuşmamız lazım güzellik. ''
'' Anlamadım, tatlım ne konuşacağız? ''
'' Hadi ama Gece, beni mi kandırmaya çalışıyorsun kendini mi! ''
Arkadaşının kül yutmaz hali genç kadını pes ettirirken, kızarmaya başlayan yanakları onu ele veriyordu.
'' Biliyordum bir şey olmuş? En son seni kucağına aldığını gördüm, sonra bir anda puf ortalıktan yok oldunuz! ''
'' Iııı şey. ''
'' Hadi ama Gece, bu yürek daha fazla heyecana bu gün dayanamaz! ''
'' O zaman anlatacaklarımı dinlemesen iyi olur, Çünkü kendi kalbim bile olanlara inanmakta güçlük çekiyor... ''
'' Anlat artık!! ''
'' Tamam sakin ol Kübra'm. ''
Aslında öyle fazla abartacak bir şey olmadı, yani ben karakoldan çıkınca kendimi pek iyi hissetmiyordum.
Tam düşecektim ki Kuzey, bir anda beni tuttu. Zaten ayakta bile duramıyordum, sonra bir baktım onun kucağındayım.
'' Allah'ım hayallerim gerçek mi oluyor yoksa! ''
'' Hayallerin mi? ''
'' Soru sormayı kes Gece'm tam gaz anlatmaya devam... ''
Arkadaşının bu fazlasıyla hevesli halleri Gece'yi güldürürken, saatlerdir içinde saklamaya çalıştığı heyecan su yüzüne çıkmıştı artık. Ne gündü ama değil mi!
'' Eee sonra? ''
'' Sonra ben tabi beni hemen yere indirmesini istedim! ''
'' Gece, sakın ona abi dedim deme. Kalkar saçını başını yolarım. ''
Kübra'nın komik tehditi genç kadını kahkahalara boğarken bir süre sonra Kübra'da ona katıldığında ortam aşırı eğlenceli bir hal almıştı.
'' Tamam, yine kaynattın. Hadi söyle artık! ''
'' Tabi ki ona abi demedim, o öküz ona abi dememi hak etmiyor Kübra'm ''
'' Haklısın bebeğim sevgilim demeni hak ediyor! ''
'' Yaaa Kübra, saçmalama bak anlatmam... ''
'' Tamam hadi anlat sustum. ''
İşte olay inadı bindi bir anda, hayır yani ben beni kucağından indir diyorum o hala aynı öküz.
'' Allah'ım Gece, kulunun abime öküz diyeceği günleri de mi görecektim. '' (:
'' Tamam anlatmıyorum! ''
'' Yaa valla sustum bak.. ''
Her neyse işte beni arabasının yanına götüresiye kadar kucağında taşıdı, o an utançtan ölmediysem bir daha asla ölmem galiba!
Sonra ne olduğunu bile anlayamadan bana bir anda sımsıkı sarıldı.
'' Çüş, benim öküz abim mi yaptı bunları? Biliyorum soru sorup seni konuşurken kesmek yoktu ama yuh yani. ''
'' Sonraysa bana hayatımdaki en güzel şiiri okudu. O an kalbim durdu sandım! ''
Birbirimizin gözlerinde hiç konuşmadan bir süre kaybolduğumuzu hatırlıyorum, inan bana bende sonrası yok!
'' Kızım olmuşsunuz siz... ''
'' Saçmalama Kübra, galiba unuttun canısı. Yarın akşam Sem, buraya geliyor! ''
'' Eee o zaman bu olanlar ne anlama geliyor, zehir gibi çalışan beynimi resetlediniz siz iki manyak!
'' Hah, bana manyak diyen de çok normal değil mi bela mıknatısı seni... ''
Kızlar kendi aralarında eğlenmeye devam ederken onların ne işler çevirdiğini deli gibi merak eden Kuzey ve Efe, kapalı bahçede volta atamaya devam ediyordu.
Geldik bir bölümün daha sonuna.
Dinle Sevgili yi severek okuyan sizlere bayılıyorum, lütfen tüm düşüncelerinizi benimle paylaşın. Ben her zaman ki gibi size daima döneceğim.
Oylar ve yorumlar sizden her gün yeni bölümler benden.
Hepinizi çok seven yazarınız dilek (:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dinle sevgili
RomanceAşk bazen en savunmasız anımızda bulur bizi ne kadar kaçmak istesek de oradadır işte. kimine göre bir mucizeyken kimine felaketin öncüsü oluverir. İnsan en yakınına yıllarını beraber geçirdiği dostum ailem dediği kişiye nasıl aşık ola bilir ? Öyle b...