Kuzey'in büyülü sesi Gece'yi sardığında zaman durmuştu sanki.
Gitme diyordu sevdiği adam, bir defa da değil iki kez.
Gitme Gece..
O ses yankılandı, yankılandı kalp atışının nefes almasının sebebi oldu sanki.Ne konuşa biliyor ne doğru düzgün nefes ala biliyordu genç kadın.
Tamda ondan vaz geçmeye karar vermişken, dahası biricik babasına bile söz vermişken Kuzey ondan kalmasını istiyordu.
Saniyeler dakikalara karışırken birbirlerine sessizce bakan ikili için hayat tek bir cevapta gizliydi.'' Gitmek mi zor kalmak mı dedi elinde olmadan Gece. ''
Karşısındaki güzel kadının buğulu melodik sesi genç adamı kendine getirdiğin de ne cevap vereceğini şaşırmıştı Kuzey.
Sahi ne diye bilirdi karşısındaki kadına.Neden kalmasını istediğini kendi bile bilemezken, ona ne cevap verecekti.
Çalıştır zeki beynini Kuzey öyle bir cevap vermelisin ki, sorduğu tüm sorulara yakışır bir cevap olsun.
( Yaaa tabi, zeki beynin olmasa ne yapardık maazallah! )İçindeki ses resmen şu an kendisiyle kafa buluyordu, aman ne hoş.
Kendi kendine bilenen genç adam o an kendini bir başkasının gözünden göre bilseydi gülmekten yerlere yatardı herhalde.Kuzey'in bir cevap vermeyeceğini düşünmeye başlayan Gece yavaş adımlarla, tekrar yürümeye başlarken sevdiği adamın sesini duymuştu.
'' Bazen ikisi de zordur Gece. ''Gidersin, kalbini sevdiklerini geri de bırakır yeni bir hayata yeni bir maceraya atarsın kendini.
Ama yine de dolmaz içindeki o koskoca boşluk.
Hiç bir şey mutlu etmez seni. Mesela, komik bir şey olduğunda sevdiğin insanların yanında olmasını isterken bulursun yapayalnız bedenini.Koskoca bir ailen varken, bir anda dünyada tek başına kalmışsındır artık.
Aranıza saatler girer. Eskiden her gün gülerek uyandığın, huzur bulduğun yuvan artık yoktur.
Sana kalan tek şey yeni hayatında yalnızlığınla arkadaş olmak sadece başarmak, hayata
yenilmemektir.Kuzey'in söylediği her kelime kalbine bir ok gibi saplanırken hayatında belki de ilk kez sevdiği adamı tanımadığını düşünmeye başlamıştı.
Ne yaptığının sonuçlarının farkında bile olmadan bir anda minicik bedeniyle karşısındaki 1.90'lık adama sarıldığında o an hiç bir şey umurunda bile değildi.Çünkü Kuzey'in ona anlattığı yalnızlığı çok iyi tanıyordu Gece.
Babasını kaybettikten sonra günlerce o yalnızlığın içinde hapsolmuştu genç kadın.
Korku dolu tek başına geceleri çaresizce babasının gelmeyeceğini bilmesine rağmen ona
seslendiği anıları aklına doluşmuş menekşe rengi gözleri saf acıdan iki okyanusa dönüşmüştü.Gece'nin kendisine sımsıkı sarılmasıyla derin bir nefes alma ihtiyacı hissetmişti genç adam.
Bu zamana kadar hayatına bir çok kadın girmişti. Yalan yoktu, o çapkın bir erkek olmuştu her zaman.
Aslında kadınlara asılmasına bile gerek olmamıştı açıkçası. Hepsi kendiliğinden geliyorlardı kollarına.Ama hiç biri, Sem bile kokusuyla kendisine huzur vermemişti.
Hep bilindik pahalı parfüm kokularıydı onu sarmalayan. Oysa bu minik kızın kokusu bile kendisini huzurlu hissetmesine neden oluyordu.Farkına varmadan oda sımsıkı sarmaladı göğsündeki minik bedeni.
Hayat ne tuhaftı.
Aile özlemine daha fazla katlanamayan adam evine yurduna dönmeye karar vermese, bu güzel kadını asla tekrar hayatının içine alamazdı.Evet, artık Gece de onun için çok değerli biriydi.
Bir süre birbirlerine sarılı kaldıktan sonra sporcu tişörtünün ıslanmaya başladığını fark etmesiyle genç kızın ağladığını anlayan genç adamı garip bir telaş sardı.
Şimdi bu güzel kadın neden ağlıyordu ki?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dinle sevgili
Roman d'amourAşk bazen en savunmasız anımızda bulur bizi ne kadar kaçmak istesek de oradadır işte. kimine göre bir mucizeyken kimine felaketin öncüsü oluverir. İnsan en yakınına yıllarını beraber geçirdiği dostum ailem dediği kişiye nasıl aşık ola bilir ? Öyle b...