63. Bölüm

155 61 32
                                    

Kokusu adında saklı sevdiğim, her yağmur yağdığında yüreğim seninle dolup taşıyor sanki

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kokusu adında saklı sevdiğim, her yağmur yağdığında yüreğim seninle dolup taşıyor sanki. Seni ne zaman görsem, yuvasını arayan bir güvercine dönüyor kalbim. Gözlerini övmeye bin yılın yetmeyeceği diğer yarım.. Sen sevdanın küllenmemiş ateşi bense ateşe yürüyen pervane. Ey sevgili gör beni...
................................................................................................................................................

'' Alex, bey dakikalardır sizden bir cevap bekliyorum, daha ne kadar birbirimize bakmaya devam edeceğiz? ''

'' O kadını neden araştırıyorsunuz! ''
'' Bu bizi ilgilendiren bir durum, dahası iş verenime ait bir konu! ''
'' Peki, benim bundan ne gibi bir çıkarım olacak bay Leon? '' 

'' Bu görüşmeye gelmeden önce sizin hakkınızda kısa bir araştırma yaptım bay Alex, bundan bir kaç ay yıl önce baya varlıklı bir beyefendiymişsiniz... ''

'' Hakkım da araştırma yapacak kadar, bu konuyu irdelemeniz çok garip doğrusu! ''

'' Bakın kendimi size doğru tanıtamadım galiba, bu konu işverenim tarafından araştırmasını istenen bir konu. Ve inananın bana işverenimi sinirlendirmek hayatınızın en büyük hatası olur... ''

'' O zaman bu görüşme burada bitmiştir bay Leon, hayatım yeterince saçma ve karmaşık. Kimsenin işlerine alet olmaya niyetim yok! ''

'' Sizin yerinizde olsaydım bu masadan kalkmadan önce yeterince düşünürdüm, sizi araştırdığımı söylerken inananın bana şaka yapmıyorum bay Alex... ''

'' Bu da ne demek? ''
'' İş yerinizden bile, para tırtıkladığınızdan haberim var desem? ''

'' Yo, yok öyle bir şey si, siz ne saçmalıyorsunuz? Ben işinde gücünde sıradan bir muhasebeciyim! ''
'' Hadi ama, birbirimizi kandırmayalım isterseniz, ben sizin gibi iğrenç fareleri bir kilometre öteden bile tanırım. ''

'' Benden ne istiyorsunuz? ''
'' Öncelikle Sem Dobrev, hakkında ne biliyorsanız. Deli gibi onu aradığınızdan da haberimiz var. ''

'' Bakın size her şeyi en baştan anlatırım, ama tek bir şartla! ''
'' Bana bak, ibne herif sabrımı yeterince zorlamaya başladın. Hastahanelik olmak istemiyorsan ne biliyorsan anlat hemen. Yoksa tanrı yarattı demem ağzını burnunu kırarım. ''

Karşısındaki adamın delici gözlerinden ilk defa ürkmeye başlayan Alex, bir adım geri çekilirken yutkunmadan edemedi. Kahretsin bu orospu yine başına ne tür belalar açmıştı böyle. 

'' Ba, bakın Leon, bey. Lütfen sakin olun, sizden çok fazla bir şey istemeyeceğim. Sadece küçük bir rica diyelim! ''

'' Uzatmayın da konuşun, sizinle aynı masada oturmak bile fazla mide bulandırıcı olmaya başladı.. ''

'' Bildiğim her şeyi size anlatmayı kesinlikle kabul ediyorum, o orospunun dersini alma zamanı geldi de, geçiyor bile. Karşılığında sizden ufak bir nakit yardımı rica ediyorum! ''

'' Ne kadar ufak? ''
'' Yüz bin kadar, eminim bu sizin gibi varlıklı bir beyefendinin elinin kiri bile değildir! ''

'' Şöyle yapsak ben sizin ağzınızı burnunuzu bir güzel kırsam, sonrada kapalı bir yerde günlerce aç ve susuz bıraksam, belki bir süre sonra bana bildiğiniz her şeyi anlatmaya başlarsınız bay Alex! ''

Karşısındaki adamın fazlasıyla ürpertici olan sesi Alex' i korku içerisinde bırakırken, artık elde edeceği ödülü bile siktir eder hale gelmişti. ''

'' Ta, tamam bay Leon, sadece şaka yapmıştım. Siz ne kadar vermek isterseniz kabulüm efendim! ''
'' Söylesenize aşağılık herif, bu kadar iğrenç bir pezevenk ola bilmek için özel bir çaba harcıyor musunuz? ''

'' Ayıp oluyor ama bay Leon, hatırlatırım sizden yaşça büyüğüm. ''
'' Ne güzel işte, arkadaşlarıma hiç yaşlı bir adamı Hastahanelik etmedim demem şakalaşırken, siz kesinlikle bir numaram olursunuz! ''

'' A, ama.... ''
'' Uzatmayın artık sizi dinliyorum bay Alex, her şeyi en başından anlatıyorsunuz. Bende sizi bir güzel dövmüyorum, tamam mı? ''

Bir kaç yıl önce hayatım tıpkı masallardaki gibiydi, çok sevdiğim bir ailem karım ve çocuklarım vardı. Ama ne yapsam ne etsem, her şey fazla sıkıcı ve monoton olmaya başlamıştı bir süre sonra. Karımdan zamanla soğurken, sadece çocuklarımla vakit geçirir oldum. 

İşte tam da o sıralarda bir kaç arkadaşın daveti sayesinde daha önce hiç bulunmadığım bir eğlence mekanına gittim, orası sanki bu dünya ya ait değil gibiydi.

Harika kadınlar, güzel bir müzik ve sonsuz şehvet. Ah bir erkek daha ne isterdi ki! Orada zaman adeta duruyordu sanki sense masal gibi saatler geçiriyordun... 

Böyle böyle bir süre sonra işleri ihmal etmeye oradaki dostlarımla kumar oynamaya başladım. Sem' le tam da böyle bir zaman da yollarımız kesişti, arkadaşlarıyla eğlenmeye geldiği bir gece onu görür görmez aşık oldum! 

Ama ondan yaşça büyüktüm de, bir kaç gece arka, arkaya onu izlemeye başladım. Artık oraya sadece aşık olduğum kadını izleye bilmek için gider olmuştum.

O da şans eseri hep orada oluyordu. Ah ne salakmışım, şimdi yeni yeni görüyorum gerçekleri meğer her şey beni tuzağa çekmek içinmiş!  

Bir gün daha fazla dayanamadım artık onu uzaktan izlemek yetmiyordu yorgun kalbime, istiyordum onu yatağımda evimde hayatım da her şeyimde. 

İlanı aşk ettim hayatımın aşkı olarak gördüğüm lanet olasıca kadına! 

O günden sonra, her şey tamamen değişti hayatımda artık Sem, sevgilim olmuştu. Gecelerce sevişsem de asla tadından vaz geçemediğim nadir çiçeğim.. 

 Günler aylara, aylar yıllara hızla dönüşürken ilk günlerdeki nadir çiçeğim zamanla hırçınlaşmış aldığım yaptığım hiç bir şeyden memnun kalmaz olmuştu. 

En sonunda artık bir metres hayatı yaşamak istemediğini, benden ayrılmak istediğini söylediği an, kalbimden vurulmuşa döndüm.  Ona öyle büyük bir aşkla bağlıydım ki, şiddetle karşı çıktım. 

Bana tek bir şart koştu, ya karımdan ayrılacak onunla evlenecektim ya da hayatımdan sonsuza kadar çıkacaktı. 

Çok salakmışım, hemen kabul ettim. Geceleri Sem' in tadına bakarken gündüzleri işe gitmiyor her gün kumar oynuyor yüz binlerce para kaybediyordum. 

Eee tabi hazıra dağ dayanmaz, bir süre sonra ne kumara ne Sem' e para yetiştiremez hale geldim. Tabi gittikçe durumum daha da kötüleşiyordu. 

Benim güzel eşim hiç bir şeyden haberi yokken bile bana destek verip morel vermeye çabalarken gözüm o kadar o adi kadına hapsolmuştu ki, beni gerçekten seven tek kadını çocuklarımı kaybettim. 

Eee tabi iflas bayrağını çektiğim an ellerimin arasından ilk giden şey Sem, oldu! 
Ona aldığım her şeyi bir anda kaybetmek, beni gözünde tamamen bitirmişti.  

Ardından eşim yaşadığım her şeyi kahretsin ki tüm detaylarıyla öğrendi, bana boşanma davası açtığını duyduğum an umursamadım bile, aklım kalbim hala Sem, olacak orospudaydı çünkü! 

Bir süre sonra eski dostlarımdan aldığım borçlar sayesinde eski zengin hayatıma kavuşmuş gibi yaparak Sem' i tekrar hayatıma soktum, aslında fazla çabalamama gerek kalmadı bile kendisi koşa, koşa gelmişti zaten. 

Günlerce bir ay kadar eski tutku dolu gecelerimize kaldığımız yerden devam ettik, gözlerim zihnim aklım dahası kalbim, hayatımın kadınını eşimi kaybetmeme sebep olmuştu. 

Bir yanılsama beni bitirdi...

Sem' le aramızdaki şey hiç bir zaman aşk değildi, o beni para kasası ben onu zevk dolu geceler olarak görüyorduk. 
Bunu anlamam için hayatımın içine sıçmam gerekiyormuş... 

Sonra benim tezgah patladı Sem' in onu kandırdığımı öğrendiği anı asla unutamam. Meğer onunla geçirdiğimiz tutku dolu gecelerin bazılarını kameraya çekip arkadaşlarıyla benim hakkımda dalga geçiyormuş.

Tanımadığım bir dolu insan, bizim mahrem görüntülerimizi izlerken umurunda bile olmamış. 
Lanet olasıca orospu, o kaseti çocuklarıma bile yolladı. 

Şu an hayatım iğrenç bir sefillik içerisindeyse, inan bana suç sadece benim değil o fahişe nin de. 
Aylardır o lanet olasıca kadını arıyorum, çocuklarım yüzüme bakmıyor. Bana tiksinerek bakıyorlar sanki, eşimle kırk iki yıllık evliliğimiz bitti. Gidecek kalacak hiç bir yerim kalmadı. 

O kadın benim hayatımı bitirdi bay Leon... Lütfen o orospunun yerini biliyorsanız bana söyleyin, cehennemin dibine gitse de onu mutlaka bulacağım! 

Karşısındaki yaşlı adam hüngür, hüngür ağlamaya başladığı an duyduğu her kelime aklında yankılanan Leon, sinirden ne yapacağını şaşırmıştı. Bu nasıl bir yılandı böyle! 

'' Nikolas, bay Alex' in hesabına yüz bin nakit yatıralım. ''
'' Leon, emin misin? ''
'' Eminim adamım, inan bana daha fazla isteseydi onu bile hiç düşünmez verirdim. ''

'' Neden bu adam iğrenç biri, anlattıklarını sen de duydun... ''
'' Bence de hatta nefes almayı bile hak etmiyor, ama anlattığı şeyler çok önemliydi! ''
'' Peki dostum sen nasıl istersen! ''

Konuşulan her şeyi büyük bir utançla dinleyen Alex, oturduğu yerde sanki daha da küçülür olmuştu.  

Minik kahve rengi gözlerinde sonsuz bir tebessüm belirdiği an, karşısındaki bu tanımadığı adam için şükrediyordu tanrısına! 

'' Çok teşekkür ederim bay Leon, sizin sayenizde bu parayı çocuklarımın eğitimi için kullana bileceğim. ''

'' Emin ol, bu parayı eğer benden ala bildiysen bu çocukların için zaten. Kimse senin gibi şerefsiz bir babası var diye zora düşmemeli! ''

Hızlı adımlarla lüks restorandan çıkan Leon, telefonuna kaydettiği konuşmayı son bir kez kontrol ettikten sonra Efe, beyi aramak için harekete geçmişti... 

...
'' Evet Leon öğrenmemiz gereken her şeyi öğrene bildik mi? ''
'' İnanın bana Efe, bey fazlasıyla şey öğrenmiş bulunmaktayım... ''
'' Anlat bakalım! ''

Evet, sevgili okuyucularım geldik bir bölümün daha sonuna ...
Çok severek yazdığım kitabımı okuyan sizler harika insanlarsınız.

Lütfen okuduğunuz bölüm hakkında ki düşüncelerinizi benimle paylaşın saat kaç olursa olsun size daima dönerim.

Güzel oylarınız ve düşüncelerinizi benimle paylaşmanız dileğiyle 💕



 



Dinle sevgiliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin