Dinle sevgili

92. Bölüm

Aşk yüreğine azar, azar sızarken, bildiğin duygulardan aldığın his farklılaşır. İşte o gün geldiğinde, uçmasın diye elini bastığın o kalbin yerinde yeller estiğini öğrenmiş olursun sevgili. Sen benim öyle içime işledin ki, arafta bile olsan yanına gelir seni kollarımın arasına alırım. Çünkü ikimiz tek bir kalpte yaşıyoruz, sen gidersen bu hayat neye yarar. Geri dön menekşe gözlüm sevdiğin adama geri dön!
...........................................................................................................................................

Rüzgar saçlarından etrafına menekşeler savururken, kederle sevdiği adama bakan genç kadın gözlerinden dökülen her damlayla sevdiği adama gitmesi için adeta yalvarıyordu.. 

'' Gitme Gece'm beni sensiz yarım bırakma! ''
'' Üzgünüm sevgilim, elimde olsa seninle sonsuzluğu yaşamak isterdim. Ama, gitmeliyim! ''

'' Sensiz hiç bir zaman tam olamam, sen benim kalbimsin menekşe gözlüm ne olur yarım bırakma nefessiz bırakma beni. ''

'' Yoruldum sevgilim, bu savaştan acılardan bize zarar verenlerden yaşamaktan! ''
'' Peki seni sevenler, annem babam Kübra'm ben... ''

'' Hepinizi o kadar çok seviyorum ki, hiç bir kelimeyle anlatamam Kuzey, yıldızım. Ama artık gücüm yok sanki. ''

'' Gücün benim, gücün biziz Gece'm senin gücün seni her şeyden çok seven biricik ailen, evet hayatımızda bizi sevenler kadar bize zarar vermek isteyen insanlarda var maalesef. Ama bizi her şeyden çok sevenlerde var. Şimdi eğer vazgeçersen seni sevenlere iyileşmen ayağa kalkman için dua edenlere ihanet etmiş olursun! ''

'' Kuzey, ben... ''
'' Elimi tut sevgilim, tut ki tekrar yaşaya bilelim. Bir geleceğimiz, sonsuza kadar süren dolu dolu bir aşkımız olsun! ''

Sevdiği adamın yaşlar içindeki gözleri Gece'nin kalbini yakarken, son kez sonsuz denize baktı genç kadın... 

'' Peki sevgilim, senin için ailemiz için sonsuz mutluluğumuz için savaşacağım. Beni bekle Kuzey, yıldızım mutlaka sana dönmenin bir yolunu bulacağım! ''

Efe'nin sarsmasıyla derin uykusundan uyanan genç adam, etrafı bulanık görürken sonunda nerede olduğunu fark ettiği an, yerinden fırlayıp camdan sevdiği kadını seyretmeye başlamıştı. 

'' Kuzey, iyi misin adamım. Uyurken ağlıyordun, senin için endişelendim! ''
'' Gece'mi gördüm Efe, beni bırakmak üzereydi. Sevdiğim kadın hüzünlü gözlerle bana veda ediyordu! ''

'' Dostum sadece kötü bir kabus, bak sevdiğin kadın senin için mücadele etmeye devam ediyor. Altı saat sonra kırk sekiz saat dolmuş olacak bu kadar dayanan bir kadın altı saatte seni bırakmaz! ''

'' Biliyorum dostum, gördüğüm rüya gerçek miydi bilmiyorum ama Gece' mi savaşması için ikna ettim! ''

'' O zaman sıra bizde Kuzey, Leon kafeterya da bizi bekliyor! ''
'' Hadi gidelim dostum, o sürtükten alınacak bir intikamım var! ''

'' Kuzey, gitmeden önce senden bir söz istiyorum kardeşim! ''
'' Ne sözü? ''

'' O sürtüğü yakaladığımız an adalete teslim edeceğiz, kendimiz o kadına zarar veremeyiz! ''
'' Bu saçmalıkta nesi, onu ellerimle geberteceğim Efe! ''

'' Eğer bizimle hareket etmek istiyorsan o fahişe hapse girecek Kuzey! ''
'' Efe, beni delirtme, inan bana şaka kaldıracak havam da değilim... ''

'' Lanet olsun şaka yapar gibi bir halim mi var Kuzey, o kadını adalete teslim etmek zorundayız! ''
'' Neden lan, neden? ''

'' Çünkü abi, eğer onu öldürürseniz ne Gece, ne de ben seni asla affetmeyiz. O aşkından delirdiğin kadın, seni asla affetmez! ''

'' Kübra, sen, sen nasıl? ''
'' Sen benim abimsin izin ver de seni biraz da olsa tanıyayım. Hadi o iblisi öldürdün diyelim, sonra nasıl sevdiğin kadının ellerini tutabileceksin. Kanlı ellerinle ona yaklaşa bilir misin! ''

'' Kübra, ben! ''

'' Evet abi sen, sen artık annem için, babam için, benim için, o içerde yatan sevdikleri için savaşmaktan tek bir saniye bile vazgeçmeyen Gece'm için, o kadını yakalayacaksın. Sonrada hak ettiği gibi, geberesiye kadar dört duvar arasında bir ömür sürecek o yılan. ''

'' Ama... ''
'' Eğer sözümü dinlemez o yılana bir zarar verirsen geri dönmeye boşa uğraşma Kuzey, Yükselen sevgiyle büyüdüğümüz o ev sana hep kapalı olacak çünkü! ''

Kübra'nın ağlayarak uzaklaşmasını dumur olarak seyreden genç adamlar, oldukları yerde kala kalırken arkalarından gelen alkış sesi Kuzey, ve Efe'yi kendisine getirmişti... 

'' Bu kadın kim bilmiyorum ama, beni kendisine kesinlikle hayran bıraktı adamım! ''
'' Leon' un fazlasıyla etkilenmiş sesi genç adamlara tebessüm ettirirken üç  arkadaş sevgiyle birbirlerine sarılmaya başlamıştı... ''

'' Ağzını kırmamı istemiyorsan salyalarını kendine sakla Leon, o güzel kadın sadece ve sadece bana ait dostum! ''

'' Hadi lan, yoksa bu fırtına Kuzey'in kız kardeşi mi! ''
'' Evet, ve benim aşık olduğum kadın, tekrar söylüyorum salyalarını kendine sakla! ''

'' Tamam patron, bilirsin bende kardeş sevgisi her şeyden önemlidir. Sizde benim ailem olduğunuza göre, saygıyla önünüzde eğiliyorum! ''

'' Ulan Efe, ulan Efe, yine kaynattın ortamı... ''
'' Geçmiş olsun dostum, yenge nasıl? ''

'' İyi olacak kardeşim merak etme, sevdiğim kadın bizleri yarı yolda bırakmaz... ''
'' Evet arkadaşlar bir araya toplandığımıza göre, konuşulacak çok fazla konu var! ''

'' O şerefsizlerden, herhangi bir haber var mı? ''
'' Araştırmalarıma göre, bir taşla iki kuş vura biliriz. Ama, önümüzde çok sıkı bir sorun var! ''

'' Ne sorunu? ''
'' Rıza, baş komiser diye birini tanıyor ola bilir misiniz? ''
'' Evet, tanıyoruz. Neden sordun?

'' Çünkü aldığım gizli bilgilere göre şu an çok tehlikeli bir operasyonun tam ortasındalar. Ve bu operasyon içlerinde gizli bir polisi barındırıyor! ''

'' Sen de kimsin? ''

Arkalarından duydukları kuşku dolu ses genç adamları şaşkınlığa uğratırken, sonunda yüz yüze gelen dörtlü sessizlik içerisinde birbirlerine bakıyorlardı! 

'' Bunca zaman o şerefsizlerin yerini bildiğiniz halde sustunuz mu Rıza, baş komiser. ''
'' Bu gizli bir bilgiydi Kuzey, bir çok kişinin hayatı bu operasyona bağlıyken elimden bir şey gelmezdi... ''

'' Hayır çok şey gelirdi Rıza, abi. En başında bizi uyara bilseydin eğer, şu an sevdiğim kadın o lanet yatakla ölümle savaşmak zorunda kalmazdı! ''

'' Bilmediğin şeyler var Kuzey, bir polisin görevi tek bir sivili korumak değildir herkesi korumaktır. Evet, en başından beri Murat, şerefsizinin nerede saklandığını biliyorduk ama elimizden hiç bir şey de gelmiyordu maalesef. Çünkü bir çok masum eğer o adiyi durduramazsak hiç bir suçu olmadığı halde ölecek anlıyor musun! ''

'' Neden, neler oluyor? Bunu açıklamayı bize borçlusun Rıza, abi... ''
'' Canlı bomba Kuzey.... ''

'' Canlı bomba mı? ''
'' Evet, yabancı ülkelerden beyni yıkanmış bir dolu çocuk, adam bile diyemiyorum yaşları en fazla on beş çünkü. 

'' Kahretsin, bu şerefsiz nasıl işler peşinde böyle! '' 
'' Kabus gibi işler çocuklar, ben hayatım da kötü gördüm hem de sayısızca ama hiç biri bu şerefsiz herif kadar iğrenç değildi. ''

'' Peki şimdi ne olacak? ''
'' En sıkı polislerimden birini o şerefsizin yanına yerleştire bildim bir ay kadar önce neyse ki, ama işler daha da karıştı. Bir süre sonra, istemesem de sizler de bu olaya karıştınız. 

'' Biz mi? ''

'' Evet, en başta sıradan bir sapıklık davasıyken sizlere dadanan kişinin Murat, şerefsizi olduğunu öğrendiğimiz an olaylar içinden çıkılmaz bir hal aldı. Kahrolası herif, iki polisimizi hiç umursamadan şehit etti. ''

'' Onun yerini bilip hiç bir şey yapamamak kahrolmama neden oldu, iki evlat kaybettim Kuzey, daha onların acısını atlatamadan iki can daha gitti, bu sefer de Sem, denen yaratık aldı iki evladımı daha elimden! ''

'' Şimdi bana diyorsun ki, haber verseydin her şey bambaşka olurdu öyle mi? ''
'' Ben, ben üzgünüm... ''

'' Bende üzgünüm evlat, babasını bir daha asla göremeyecek baba sevgisi nedir bilmeyecek miniklerim için evlerine ateş düşmüş şehit aileleri için çok üzgünüm. ''

'' Şimdi söyleyin bu operasyon çok gizli bir bilgidir, sizin nasıl haberiniz oldu! ''
'' Merhaba ben Leon, adını veremeyeceğim özel bir teşkilatta çalışıyorum. ''

'' Anlıyorum evlat, bazen işimiz gereği susmamız gerekir. ''
'' Peki, şimdi tam olarak ne yapacağız? ''

'' Selim'in kendisini tehlikeye atmadan gerekli bilgileri bize ulaştırmasını bekleyeceğiz çocuklar. Sizler de Gece, hanımın tekrar gözlerini açmasını bekleyeceksiniz! ''

'' Elimden herhangi bir yardım gelirse aramanız yeter Rıza, baş komiser buyurun size kartımı vereyim! ''

'' Sağol evlat, yardımın gerekirse mutlaka ararım... ''

Hastahaneden ayrılan Rıza baş komiser herkesi bir dolu soruyla baş başa bırakırken onlara kalan tek şey şimdilik oturup beklemekti. 

'' Çocuklar iş düşündüğümüzden de tehlikeli bir hal almaya başlamış, kimseye zarar gelmeden önce o şerefsizin mutlaka yakalanması gerekli. ''

'' Kesinlikle katılıyorum Kuzey, ama şimdilik Rıza, baş komiseri dinlememiz gerekli. Tertemiz bir polisin hayatı söz konusu aynı zaman da, şimdilik geride kalmamız gerekli. ''

'' Lanet olsun haklı olmandan nefret ediyorum Leon! ''
'' Hadi ama kabul edin, beni özlediniz! ''

'' Abi, annemler... ''
'' Ne oldu annemlere? ''

'' Sonunda uyandılar şükürler olsun, size haber vermek istedim. ''
'' Kuzey, iyi misin adamım! ''

'' Hayatımda çok fazla korkan bir adam olmadım hiç bir zaman, ama şu an ufak bir çocuk gibi ürküyorum Efe, bizimkileri biraz tanıyorsam canıma ot tıkayacaklar! ''

'' Türkan, anne çocuklarına kızgın kalamayacak kadar özel bir kadın dostum. Sadece doğru sözcükleri bulman lazım! ''

'' Çocuklar ben bahçede bekliyorum, işiniz bitince gelirsiniz! ''
'' Sen de gel Leon, seni ailemle tanıştırayım! ''

'' Şimdi değil Kuzey, her şey yoluna girdiğin de saygıyla tanışırız... ''
'' Peki adamım, şimdilik ısrar etmiyorum. Çünkü bilirim, sen de ısrar hiç bir zaman işe yaramaz! ''
'' Ne diye bilirim ki beni iyi tanıyorsun! ''

Bahçede yavaş adımlarla yürümeye başlayan genç adam, öğrendiklerini kafasında oturtmaya çabalarken düşüncelerinin arasında o kadar kaybolmuştu ki, oturduğu bankın dolu olduğunun farkına bile varamamıştı. 

'' Gider misiniz lütfen, yalnız kalmak istiyorum! Hey kime diyorum, sağır mısın arkadaşım? ''

Dibindeki kadının yüksek sesiyle kendisine gelen genç adam, şaşkın gözlerle yanındaki kadına bakarken sorunun ne olduğunu anlamaya çabalıyordu... 

'' Sen de kimsin? ''
'' Bana bak inan bana delirmeme ramak kaldı, bas git şuradan! ''

'' Kızım senin derdin ne? Boğazına megafon kaçmış gibi, ne cırlıyorsun! ''
'' Delireceğim ya, tamam ulan al bank senin olsun. Koskoca hastahanede, başka oturacak yer yok sanki! ''

Sinir harbiyle oturduğu yerden kalkan Nedret, gözyaşlarından neredeyse önünü göremez haldeyken, önündeki taşa takıldığı an düşmek üzere olduğun da arkasından beline dolanan kollar sayesinde, düşmekten son anda kurtula bilmişti. 

'' Te, teşekkür ederim her kimsen! ''
'' Biraz önce bana çemkiren şaşkın kız gerçekten sen misin, yoksa yerine başka bir kadın mı geldi! ''

'' Sen..... ''
'' Evet ben, bence ilk olarak bana tekrar teşekkür etmelisin. Az daha, yere sıkı bir öpücük verecektin şaşkın kız! ''

'' Zaten teşekkür ettiğimi düşünüyorum, tekrar etmeme gerek yok bence. ''
'' Fazla mı iddialıyız, bu Türk kızları gereğinden fazla sert galiba! ''

'' İnan bana yanına bile yaklaşamadın yabancı, diğerlerini bilmem ama biraz daha beni tutmaya devam edersen sıkı bir yumruk yiyeceksin! ''

'' Çok korktum... ''

Evet Dinle Sevgili hayranları bir bölümün daha sonuna geldik, umarım severek okumuşsunuzdur! 

Lütfen arkadaşlar oy vermeyi unutmayın! 

Oylar ve yorumlar sizden, yeni bölümler benden!  ...  İyi geceler   (: