Bölüm 17

25.8K 783 355
                                    

Selamlar :)
Otobüste yazmayı tamamladım, o kadar ses içinde bir mucize yarattım..
Keyifli okumalar diliyorum.
Sınır: 110 Oy 90 Yorum

***

"Gülüşünde bir şeyler vardı,
beni aşka şair eden,
Saçlarında ki buklelerdi,
o aşka susayan cümleler,
Dudaklarıydı belki de,
beni aşktan geçiren,
Aslında sadece kokusuydu,
bana yegâne cenneti veren.."

🥀

Çağatay

Bade hayatıma girdiğinden beri yüzleştiğim, farkına vardığım ne varsa, hepsi, her gece boğazıma düğüm oluyordu.

Ben kötü bir adamdım.

Uyuşturucu satışlarını engellediğim, küçük çocukları fuhuştan kurtardığım ya da çeşitli kurumların genelev işlerini engellediğim için değil, bunların sonucunda yeraltı dünyasına hükmettiğim için kötü bir adamdım.

Ben uyumsuz bir adamdım.

Herkesi düzene soktuğum, her çalışanıma işten önce eğitim verdiğim ya da herkese eşit davrandığım için değil, bunları yaptırırken kurallara uymadığım için uyumsuz bir adamdım.

Ben sevgisiz bir adamdım.

Sevemediğim, pozitif olamadığım ya da eksik olduğum için değil, sevmek nedir bilmediğim ve babamı körü körüne toprağa verdiğim için sevgisiz bir adamdım.

Ve bunların hepsini, Bade geldikten sonra fark etmiştim. Çok geç fark ettim. Otuzuma merdiven dayamayı bırak, çoktan çivilemişken fark etmiştim..

Bade'm.. Benim karanlık dünyamın yegâne pırlantası. Sonsuz ışıltısı.

İlk başlarda, ona iyi davranamamıştım kendi nezdimde. Hep kırmış, üzmüş ve fazlasıyla yıpratmıştım.

Her şeyin başında benim yüzümden kaçırılmış ve tacize maruz kalmıştı. Hayatının en kötü dönemine sebebiyet vermiştim belki de.. Kötü bir adamdım işte ben, saf kötü..

Sinirlerime hakim olamamam ve öfke problemim bir yana dursun, gözüm döndüğü zaman kimseyi tanımıyorum. Önümde, yanımda, arkamda kim varsa yakıp yıkıyorum. Kıskançlık beni berbat birisine çeviriyor, ondan bahsetmiyorum bile..

Ama çabalıyorum. Fark ediyor musunuz? Çabalıyorum. Onu sevmek için, severken de incitmemek için çabalıyorum.

Kırılmasın, üzülmesin diye ben kırılmaya hazır, burada bekliyorum.

İşte işin kilit noktası şu; ben ona boşuna papatya gibi demedim. Vardı bir bildiğim.

İçime sevda tohumları ne zaman ekildi fark edemedim. Zamanla onun bir tebessümü bile arar oldum. Mutlu olsun, rahat olsun ve en çokta korkmasın istedim.

İlk başlarda koruma içgüdüsü sanmıştım ama hayır.. Ben gittikçe ona kapılıyordum.

Kapıldıkça kapıldım ve artık onu mutlu etmek istiyorum. Geçmişi unutturmak ve ona bu pis dünyada cenneti vermek istiyorum.

Aynı onun bana verdiği gibi.

&

Evden çıktıktan sonra, bahçede duran Behsat karşıladı beni.

"Şirkete mi abi?"

Anahtarı uzattı, aldım.

"Evet, şirkete. Sonradan diğer eve geçeceğim. Sen, sana dediğimi yaptın mı?"

BADE +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin