Vücudumda hissettiğim yoğun sıcaklık ile açtım gözlerimi. Anında burnuma dolan o eşsiz kokuyla da nerede olduğumu anladım. Başımı hafif hareket ettirdiğimde ise Çağatay'ın beni izleyen kahveleriyle karşılaştım.
"Günaydın güzelim.. Ne çok uyudun öyle?"
"Biraz fazla uyudum galiba.." diyerek göğsünden kalktım. "Saat kaç oldu ki?"
"Akşam dokuza geliyor. Ben beş gibi eve geldim, o saatten beri yataktayız. Dört saattir göğsümdesin."
"Dört mü?" dedim irileşen gözlerimle. "Gece nereme uyuyacağım acaba.."
Güldü ve sırtını yatak başlığına yaslayıp boynunu iki yana eğip kütletti. Düşme Bade, düşme..
"Acıktın mı?"
"Biraz." diyerek karnıma dokundum. "Petek Sultan dolma yapmıştı, gitmiştir şimdi o, ısıtırım yeriz."
"Uyar bana." diyerek bana doğru bakmaya devam etti.
"Ne?" dedim elim yüzüme giderken. "Bir şey mi var yüzümde?"
"Yok." dedi ve yaklaşıp beni yanağımdan öptü. "Uyandığın zaman, ilk birkaç dakika içinde olduğun şapşallık hoşuma gidiyor. Seni izliyorum keyifle."
"Ya Çağatay." dedim ve elimle yüzümü sıvazladım. Saçlarım.. dudaklarım, gözlerim.. Kesin şapşaldan öte salak gibiydim.
"Ne Çağatay?" dedi gülerek. "Çok şapşalsın ve tat-"
"Sensin şapşal." dedim göz devirerek. Gülmemek için kendimi zor tutuyordum. Yataktan kalkıp üzerimi düzelttim.
Çağatay ise sırıtırak, "Bak bak.. Dişli Bade diyorsun?" dedi ve benim arkamdan yatağa resmen yayıldı. İki kolunu başının arkasına koydu. Şişen kaslarıyla mükemmel bir şölen sunuyordu bana.
"Evet dişli." dedim ama ardından hemen lafı değiştirdim, kasları kafamı allak bullak etmişti anında.
"Bu nedir ya?" dedim ve sol kol kasına dokundum. "Balon gibi bir şey!"
"Balon mu?" dedi alayla. "Kas kızım bunlar."
"Kos kozom bonlor."
"Kıskanma." diyerek kaslarını göstermeye başladı. Cidden fazlaydı.
"Kıskanmadım, sadece büyük yani kocaman."
"Ama yatarken hiçbir şikayetin yok!"
Utandım anlık olarak..
"Yok." dedim gülerek. "Bana da yapalım mı bunlardan? Kaslı kaslı takılırız."
Suratında çapkın bir ifade belirirken dizine vurdum.
"Ne düşünüyorsun öyle manyak!"
Kahkaha attı. "Hiç. Hiçbir şey düşünmüyorum. Sadece nasıl kas yaparsın onu düşünüyordum. Yakışır da sana.."
"Yakışır tabi." dedim ve kolumu kas gösterir gibi büktüm. "Zaten kasım var da işte.. Şov olsun."
Tekrardan kahkaha attı ama bu sefer tek hamlede yataktan da kalktı. "Ortalık durulsun, seninle başlarız spora." Belimi sıkı sıkı sardı. "Benim üstümde şınav çekersin, her inişinde öperim seni."
Aklıma anın görüntüleri amatör olarak dolarken yutkundum. Feci olurdu!
"Süper fikir!" diyerek kollarından çıktım. "Ama şimdi önce yemek." Banyoya kaçtım.
"Kaç kaç!" dedi arkamdan, "O zaman asla kaçamayacaksın nasılsa!"
***
Klasik yalanım; Yakında yeni bölüm sizlerle sşswşsüqüaüqüq
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BADE +18
DiversosBade Çakmak Çağatay Alazoğlu & Tek cadde, tek geçiş.. Ama onca kalabalığın içinde kadere boyun eğmiş olan, birbirinden habersiz iki insan.. Karışan telefonlar ile beraber peşi sıra gelişen olaylar silsilesi onları birbirine mahkum iki insan haline g...