89. Bölüm

17.3K 1.6K 1.1K
                                    






Selam canlarım♥️

Zor bölümlerden geçiyoruz. Yazması zor, biliyorum ki okuması da zor fakat benim seri bir şekilde devam edebilmem için orada olduğunuzu bilmem çok önemli. Bir ses, bir selam verin, sitem edin, hiç olmadı bir emoji bırakın ki yazmak için sebebim olsun. Şu bölümleri yazmak zulüm çünkü benim için, içim parçalanıyor her satırda💔


Eylem

T8 omurunda omurilik içinden kaynaklanan bir kitle mevcut. MR sonuçlarında etrafa yayılmış bir görüntü tespit ettik. Bu tablo kötü huylu tümörlerde görülüyor maalesef. Bu nedenle de bir an önce ameliyat edip parçayı çıkartmamız gerekiyor. Fakat öncesinde kemoterapi yardımıyla kitleyi küçültmek zorundayız. Hekim arkadaşlarımla görüştüm, hepimizin tasarrufu bu yönde.

Dinlerken asla üzerime alınmadığım, anlamlandıramadığım, konduramadığım cümleler acımasızca dönüp duruyordu zihnimde.

Ameliyat ensenin 4 cm altından bir kesi ile yapılacak. Omuriliği açıp kitleyi çıkaracağız. Temennimiz iyi huylu olması yönünde. Değilse şayet, farklı yöntemlerle tedaviye devam edeceğiz.

Prof. Dr. Serdar Ateş. Galip Amca'nın fakülteden arkadaşı.

Operasyon süresince omurilik üzerinde çalışacağımız için çok ciddi komplikasyonlarla karşı karşıya kalma ihtimalimiz yüksek. Ameliyat sonrası kısmi ya da genel bir felç durumu söz konusu olabilir Eylem Hanım. Ameliyat olmadığınız takdirde ise, bu son kaçınılmaz.

Kaçınılmaz son. Felç. Eşittir ölüm.

Gebelik, kanser tedavisinde bizi en mutsuz eden durumlardan biridir. Çünkü bebek demek hızla çoğalan hücreler demektir ve bu kanser hücrelerinin de büyük bir hızla çoğalması demek. Benim şahsi fikrim gebeliğinizi bir an önce sonlandırmamız gerektiği yönünde. Yalnızca sizin için değil, bebeğiniz için de en doğrusu bu. Özellikle gebeliğin ilk üç ayında hiçbir tedavi yönteminin bebek açısından yüzde yüz güvenli olduğunu söyleyemeyiz ve biz bir an önce tedaviye başlamak mecburiyetindeyiz."

Kemoterapi. Ameliyat. Felç. Felç eşittir ölüm.

Neden şimdi? Neden bir yıl önce değil, neden bir yıl sonra değil de şimdi?

Aldıramam. Kendi ellerimle öldüremem bebeğimi. Mümkün değil.

Bir yolu olmalı, başka bir yol olmalı.

Yağmur başladı. Yağmur yağıyor, telefonum çalıyor, Mustafa'nın sesi geliyor. Ve bir şarkı çalıyor zihnimde.

Toparlanmam lazım. Güçlü olmam lazım. Dik durmam lazım. Bebeğim için. Miniğim için. Ölmemem lazım.

Elinde şemsiyeyle yanıbaşımda bekleyen Mustafa'ya çevirdim bakışlarımı.

Ben ölürsem üzülür müsün Mustafa?

Üzülürüm Eylem Hanım.

Çok üzül ama.

Çok üzülürüm Eylem Hanım.

"Hava patlayacak Eylem Hanım, eve götüreyim sizi."

Ne yapacağımı bilmez bir halde baktım yüzüne. Eve gidemem. Fırat'a gidemem. Gözlerine bakamam. Bakarsam dayanamam.

Kanser olduğunu öğrenince kime gider insan? Kime gitmeli? En sevdiğine mi? Değil. En sevdiğine gidemez insan, en sevdiğine kıyamaz.

Anne?

İSYAN ÇİÇEĞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin