VOTE SINIRI:5
Adam silahı bana doğru doğrulttuğunda mert önüme geçmek için hızlı hareket ettiğinde çok geçmişti.
Çünkü adam silahı çoktan ateş etmişti.
Gözlerimi sıkıca yumup kendimi kastığımda vücudumda ağrı beklemek yerine ağırlık hissettim.
Sımsıkı yumduğum gözlerimi açıp göğsümün üzerine uzanmış mert'e baktım.
"Mert. İyi misin!?"diyerek sorup kalkmaya çalıştığımda "dur kalkma.."dedi nefes nefese kalmış şekilde.
"Yaralandın mı mert noldu!?"dedim titrek sesle.
"Sakin ol. Bekle sadece."dediğinde başımı kaldırıp neresinden vurulduğuna baktım.
Omzunda kan gördüğümde "mert omzundan kan geliyor!"deyip burnunu çektim.
"Sakın ağlama ışıl."diye zorlanarak söylediğinde cafe içinden uğultulu dinlemeye çalışsam duyamayacağım şeyler söylüyorlardı.
Dolmuş gözlerle mert'e baktığımda yavaş bir şekilde doğruluğunu gördüğümde uzandığım yerden kalkıp ellerimi göğsüne koyup itikleyerek oturmasına yardımcı oldum.
Oturduğunda omzundaki vurulan yere elini bastırıp gözlerini yumdu.
Oturduğum yerden kalkıp telefonumu masanın üzerinden alıp ambulansı aradım.
Dakikalar içinde ambulans geldiğinde Mert'i ambulansa bindirdik.
"Kurşun azıcık sıyırmış. Hastaneye gitmemize gerek yok. Burada pansuman yapabiliriz."dediğinde "dikiş atmayacak mısınız?"diyerek soru sorduğumda"hayır atmamıza gerek yok."dediğinde rahatlamış şekilde nefes alıp verdim.
Mert'in pansumanı bittiğinde beraber ambulanstan çıktık.
Mert arabaya binip emniyet kemerini takıp yüzüme baktı.
"Gelsene."dediğinde "sen yaralı kolunla nasıl araba süreceksin? Taksi çağıralım."dediğimde "hayır bin.. seni sağ salim yurda bırakayım eve geçeceğim taksiyle uğraşmayalım şimdi..."dedi.
"Peki."deyip arabaya bindikten sonra emniyet kemerimi bağladım.
Arabayı sürmeye başladığında camdan dışarıya baktım.
Telefonum çalmaya başladığında cebimden çıkartıp emir'in aradığını gördüğümde bekletmeden açtım.
"Efendim emir."dediğimde yan gözle mert'e baktım.
Emir'in ismini duyduğunda duruşunu düzeltip çenesini sıkıp dışarıya daha sert baktı.
' ışıl.. ben diyorum ki parti yerine başka bir şeyler mi yapsak... iki gün tatile gidelim ne dersin...'dediğinde "bilmiyorum ki özgür'e sormam gerekiyor. Onun haftasonu işi olabilir. Parti hazırlamak için zaten üç kişiydik nereye-"cümlemi tamamlamadan Mert "ne tatili? Üç kişi derken? Emir,sen ve özgür mü?"diye sorduğunda kaşımı kaldırıp"evet"diyerek cevap verdiğimde "neden ben yokum!?"dediğinde yüzüne baktım.
Haklıydı.. Esra'dan kurtulmama az da olsa yardımcı olmuştu.
Onun da hakkıydı... onu davet etmesem kırılabilirdi.
"Tamam sende gel."deyip Emire cevap vermek için telefonu kulağıma koydum.
"Emir sen dört kişilik ayrı ayrı odalarda yer rezervasyon yap."dediğimde "hoparlöre al."dedi.
Hoparlöre aldıktan sonra Mert'in yüzüne baktım.
"Otel rezervasyonunu ben hallederim siz sadece eşyalarınızı hazırlayın."dediğinde yüzüne şaşkınca baktım.
Bunu bile kıskanmış olamazdı.
Emir"tamam ben kapattım." deyip telefonu yüzümüze kapatınca Mert'in yüzüne yüzümdeki şaşkınlığı meraka çevirip kaşlarımı çattım.
"Ne oluyor mert! Seninle konuşuyorum diye her şeyi emrin altına alacağını falan mı düşünüyorsun!?"dediğimde arabayı direksiyonu sağa doğru çevirerek arabayı durdurdu.
Yüzüme bakıp "buna emir altına alma denilmez güzelim."deyip emniyet kemerini açıp üzerime doğru eğildi.
Ağzıma takılan saçı parmağını dudağıma değirerek kulağımın arkasına koydu.
Gözlerini dudaklarımda oyaladıktan sonra gözlerime baktı.
Boşta kalan elini belime koyup kendine çektiğinde dudağı yanağım ile dudağım arasındaki yere geldiğinde yüzüne şaşkınca baktım.
Kulağıma eğilip konuşmaya başladığında gözlerimi yumdum.
"Buna kıskançlık denir."deyip geri çekildi.
Geri çekildiğinde emniyet kemerimi açıp kapıyı açıp arabadan çıktım.
Kapı açma sesini duyduğumda hızlı adımlarla yurt kapısını açmadan kolumdan tutup kendine çekti.
Kendine çektiği anda bir saniye bile beklemeden dudağını dudağıma bastırdı.
BÖLÜM NASİL OLMUS ARKADAŞLAR💋💋💋💋

ŞİMDİ OKUDUĞUN
RESTORAN
FanfictionAilesinin zoruyla model olan bir kız... O süreçte yaşadığı zorluklar.... kim bilebilirdi ki ruh eşinin bir lokanta sahibi olacağını....