57.Bolum

20 3 1
                                    

Canlarım, dostlarım en kıymetli okuyucularım bugün benim doğum günüm yine kimse tarafindan hatırlanmadım ama sorun yok.

bende geçen yıl unutmuştum. babaannemi doğum günümde toprağa verdim ve gece yatağa girdiğimde hatirlamıştım.

ne olusa olsun birbirinizi sevin sevilin küs uyumayın bir bakmışsınız 65 saniyede yerle bir olmuş ve kimsesiz kalmışsınızdır.
uyumadan yarın ne giyeceğinizi düşünmeyin aynı kıyafetle 20 günde geçirebilirsiniz. hayat çok kısa unutmayın... üzerinden 365 gün gecsede unutamıyoruz. kalanlar hep yarım kaldı.

sizleri seviyorum mutlu yaşayın kafanıza birşey takmayın değmiyor çünkü🥺🌹♥️🥺♥️💗






"Ferman seni tek çağırmanın sebebi babaannem duymasın" Ferman ile bahçedeki kamelyada konuşmaya karar vermiştik. Baran ise bizi şuan salondaki cam duvardan  seyrediyordu.
bizi yalnız bırakması çok iyi olmuştu.

"Kötü bişey mi var ? iyi misin sen ?" benim için endişelenmişti.

"formülü bulduk şuan elimizde " gülümsedi. "Hepte elimizdeydi " son söylediğimi duyunca kaşları çatıldı.

"Bendeydi yani" sinirden güldü. "Ne demek sendeydi , saçmalama"kimse varmı diye etrafa göz gezdirdi.

"Annem küçükken tüm formülleri bana öğretmişti ve ben bunu sır gibi sakladım çünkü annem böyle istedi" Ayaklandı . pat pat diye hepsini söyledigim için saçmaladigimi düşünmüştü.

"Gül saçmalama eğer eylüle acıdığın için böyle konuşuyorsan kes şunu" sesi yükselmişti.

"Doğruyu söylüyorum , kimseye güvenemiyordum beni kullanmalarından korktum " cık cık gibi sesler çıkardı. sustu biraz uzaklaşıp dusunmeye başladı.

"Neden bana söylemedin bana güvenmiyorsun bunca yıl yan yanaken söylemedin bir kaç aydır tanıdığın birine ne kadar çabuk güveniyorsun böyle!" bağırması kalbimi kırıyordu.
ona güveniyordum ama bu öyle bişey değildi ki.

"Hayır Ferman sanada güveniyorum eğer Eylül bu halde olmasaydı bu sır benimle mezara kadar gidecekti. "

"Lan ben senin amcanım seni koruyabilirdim  bunca yıl hiç söylemeyi düşünmedin mi!?" Ferman neyin tribindeydi.

"Ferman bağırma bana ! söyleseydim ne olacaktı biliyor musun ? sen yine gidecektin ve dedemde beni çok güzel kullanacaktı , üzerimden para kazanacaktı " onun dilinden konuşmam gerekiyordu.

"Haklısın babam yüzünden ne anneme ne de bana güvenmiyorsun merak etme burada duyduklarimi bu kapıdan çıkınca unutacağım."sakin ama o kadarda sinirle konuşup ardına bakmadan yürümeye başladı.

"Annemle yarın urfaya dönüyoruz ha merak etme abim yengemin kimliğini nasil sakladiysa bende saklarım babama ötmem" sağ yanağımda göz yaşları süzülmeye başladı. kalbim kırılmıştı zaten daha fazlasına gerek yoktu ki.
onlarla böyle kötü sonla urfaya donmelerini istemiyordum.

Bahçe o kadar büyüktü ki kapıya hala varmamıştı. tüm korumalar kapıda Ferman için kapıyı açmışlardı.

"Benim Babamın adını ağzına alma ! " durdu ama dönmedi.

"çünkü benim babam böyle arkasını dönüp gitmezdi o cesurdu senin gibi kaçmaz savaşıdı" sinirle aracına binip kapıya sürdü.
dudaklarım istemsizce titreyip kıvrılmaya başladı ağlamak istemiyordum.
dudaklarımı ısırdım.
omuzlarım çökük halde eve girdim salondaki kalabalık beni gorunce sessizliğe boğulmuştu

HAYALPERESTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin