32. Bölüm

1.9K 286 111
                                    

Aslında 7 gün süren ama bana sadece 7 saat gibi geçen tatil sonunda kendimi her şeyden çok daha iyi hissediyordum. Keşke birazcık daha uzun olsaydı da abilerimle doya doya vakit geçirebilseydim.

Ama şu an egom ve ben bu okulun duvarlarını bile sallayabilirdik.

Öyle ki şimdi kendinden son derece emin bir şekilde gülerek sınıfa giren Asya'daydı herkesin gözü. Çünkü Asya, Miraç denen yavşağı ezip geçmişti.

Giray'ın anlattığına göre notlar Miraç için çok önemliymiş. 9 ve 10. sınıfta kimse onu geçemezmiş veya Miraç'ın zorbalıklarına katlanmamak için çabalamazmış.

O çocuk bana hiçbir şey yapamazdı.

Sınıfa öyle bir enerjiyle girdim ki birkaç kişinin canlandığını fark ettim. Giray ve Ecrin bile bu halime şaşkınlıkla gülerken memnun olmayan tek kişi vardı.

Miraç.

"Günaydın." dedim sırama oturup. Şu tahta sırayı bile özlemiştim.

"Günaydın." Ecrin hemen saçlarımla oynamaya başladı. "Bu ne güzellik, okulun açıldığına seviniyor gibisin."

Giray heyecanla konuştu. "Gibi mi? Kız resmen okula neşe getirdi onun yüzünden ben heyecanlandım."

Küçük bir kıkırdama çıktı dudaklarımdan. "Heyecan iyidir." Gözlerimi Miraç'a çevirdim. "Canlı tutuyor insanı." O ise sadece önündeki deftere bir şeyler yazıyordu.

Tam o sırada Damla sınıfın kapısından girdi ama herkese negatif enerji yayarak girdi. "Ne oldu Damla'ya?" dedim anlamazca. Giray ağzında bir şeyler geveledi ama Ecrin hızlıca cevabımı verdi. "Bu aralar karışık o biraz. Boş ver üzerine gitme."

Kızın bir sorunu vardı.

Hiç selam bile vermeden çantasını sıraya koyduğunda sorunun ne olduğunu anlamaya çalıştım. Herhalde okul açıldığı için mutsuzdu.

"Selam." dedin sakin bir sesle. "Canın sıkkın gibi."

Damla gözlerime baktığında zoraki gülümsedi. "Sana ne?"

Aval aval baktım Damla'ya. Niye böyle davranıyordu ki şimdi?

"Sordum sadece." Benim kısık sesimi zıt olarak o resmen bana bağırdı.

"Sorma Asya, sana sor diyen mi oldu?"

Ergen.

Çatık kaşlarla baktım ona. İnsan gibi soru soruyordum ben burada. Cevap vermek istemiyorsa geçiştirsin niye bağırıyor?

Hiçbir şey demeden önüme döndüm. O da oflayarak sıradan kalkıp gitti ve garipseyerek baktım arkasından.

"Takma kafana Asya." Giray'ın umursamaz sesine şaşırdım. Kızın belli bir sorunu vardı, niye böyle umursamaz davranıyorlardı ki?

İlk ders fizikti. Damla derse katılmadı, yok yazıldı. Gayet eğlenceli geçen fizik dersini hevesle dinledim. Abim derste asla bana ayrımcılık yapmıyordu ve bu hoşuma gidiyordu. Kimsenin durumu anlamaması çok daha iyiydi.

Fark ettiğim şey ise eskiden fizik dersini sevem Miraç'ın bu ders uyumasıydı. Acaba Ege abim Miraç'a bir şey mi söylemişti?

Ders sonunda bütün sınıf tatile olan hasretinden yanıyordu. Belli ki kimseye 1 hafta yetmemişti.

Gözlerim defterime odaklıyken birisinin omzumu dürtmesiyle başımı kaldırdım.

Damla mahçup bir ifadeyle bakıyordu. "Asya, sana çok kötü davrandım özür dilerim. Kötü bir şey oldu dakikalar öncesinde o yüzden moralim yoktu."

ASYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin