Final son 7
.
.
.
.
.Çarpıldım.
Ciddi manada çarpıldım.
Hem alkol aldığım için Allah çarptı hem de kedi yüzünden yola fırladığımdan araba çarptı. İkisi de birbirinden kötü.
Başımda dikilen doktorları ve abilerimi saymazsak midem felaket bulanıyor. Keşke o kadar şeyi içmeden önce birkaç kez düşünseymişim. Bundan sonra asla ama asla içmeyeceğim. İçersem bir daha çarpılayım.
Ama daha da önemlisi bebeğim yok.
Alp abim bebeğimi önemsemeden lanet gözlerime ışık tutarken benim derdim bambaşkaydı. Hiçbir şey yok bende ya sapasağlamım. Dizlerimin üstüne düşünce onlar sıyrılıp kanamış işte ama anlamıyorlar ki. Özellikle Alp abim resmen ortalığı ayağa kaldırdı gece gece.
"Alp!" diye bağırdım dayanamayıp. Ben gelemiyorum böyle darlanmaya. Gözlerimi rahat bırakması için elini ittirdim. "Rahat bırak artık beni ya! Ben sana diyorum ki bebeğim yok!" Resmen görmediğim bebeğimin hasretini çekiyordum. Nerede benim çocuğum?
Alp abim sabır dilenir gibi başını yukarı kaldırınca bir kez daha beni ciddiye almadığını fark ettim. Alp abimden umudu kesip hemen yanımdaki Ege'ye döndüm. Telaşlı gözlerine içim gitti. "Abi ben size bebeğim yok diyorum beni neden ciddiye almıyorsunuz ya? Bulun bana şu çocuğu." Yarım saattir yapmadıkları test kalmadı ve hiçbirinde de bebeğimi getirmediler. Her defasında tamam getireceğiz deyip kandırdılar.
Canım Arın'ım yatağa oturup ellerimi tuttu. "Tamam güzelim sabret biraz, bebek uyumuş şimdi uyandırmayalım onu." dedi ama ben onu çok özlemiştim. Daha yüzünü bile görmediğim bebeğimi özledim.
"Benim bebeğim değil mi abi? İster uyandırırım ister suda boğarım getirsenize çocuğumu ya." İyice sinirlendim, Alp abimin yanındaki diğer doktor da ciddiye almadı beni. "Balığım da yok zaten onu da aldınız." Balığımı da aldılar, vermiyorlar. Balığımı da özledim. Dolan gözlerimi kırpıştırdım. "Bari balığımı verseydiniz abi." Yarısını yemiştim hatta gözünü de çıkarmıştım ama olsun.
Alp'in yanındaki diğer doktor Alp abime birkaç şey söyledi. O kadar tıbbi terim arasından anladığım tek şey tomografi kelimesi oldu ama onun da ne olduğunu hatırlamıyorum ki. Sanırım yirmi dakika önce ona da girmiştim. Yapmadığım test kalmadı hala çocuğumu vermiyorlar!
Bunlar beni ciddiye almayacaksa ben kalkar giderim çocuğumun yanına. Evde çocuğum beni bekliyor, Zeytin'in de karnı aç ona balık pişireceğim daha.
Ben ne güzel ayaklanıp yataktan inecekken Alp ve o sarışın doktor izin vermediler inmeme. "Nereye?" diye sordu Alp. Sinirli gibiydi sanki biraz, bana mı sinirli? Benim ne suçum var? Ne yani yanlışlıkla arabaya çarptıysam? Ölmedim ama bebeğim yok.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASYA
ChickLitAbi kitapları kıtlığı çekiyorsanız doğru yerdesiniz. Sizden istediğim ana karakter olan kız ile empati kurmanız. Babasına olan düşkünlüğünü anlamanız. Bu kitapta önyargılı abiler yok, karışan bebekler yok. Alışılmış klasik abilerim hikayesi değildir...