45. Lidena

454 96 49
                                    

"Biraz konuşabilir miyiz, majesteleri? "

Lidena duyduğu sözler ile gözlerini gökyüzünden çekti ve devasa hayvanın sırtında doğruldu.

"Senin resmiyete ihtiyacın yok." dediğinde Eris dudaklarını yaladı.

"Ama herkes senin bir imparator soyu olduğunun farkında. Bu biraz..." dediği esnada Lidena hayvanın sırtından atladı ve karşısına geçti.

"Sen herkese tâbi değilsin."

Genç adam yumruklarını sıktı. O böyle davranırsa nasıl kendisine mukayyet olabilirdi ki?

"Ben, diğerleri ile konuştum. Benim gibi onlarında kimliğinden haberleri yoktu." dedikten sonra dudaklarını yaladı. "Üstelik şu anda tahttaki imparatora ihanet etmek istemiyorlar. Çünkü seni tanımıyorlar." dediğinde Lidena öylece Eris'e baktı. Konuyu nereye getirmek istediğini kestirmeye çalışıyordu.

"Ama Zeord'u tanıyorlar. Onu desteklememek için en güzel sebep."

"Onlara seçim hakkı sunmalısın. Biraz bizimle yol alsınlar ve seni desteklemek isterlerse bizimle kalsınlar. İstemezlerse onları eğitimhaneye geri yollarız." dediğinde Lidena kaşlarını çattı.

"İleride daha güçlü düşmanlarım olsun diye mi?" deyince Eris kafasını iki yana salladı.

"Onlar sınıf arkadaşlarımız." dediğinde Lidena koyu mavi gözlerini Eris'in gözlerine dikti.

"Sınıf arkadaşların." dedi.

"Sadece..." dedi Eris gözlerine bakarken. "...benim için buna izin versen?"

Lidena uzunca genç adama baktıktan sonra sessiz bir nefes koy verdi.

"Umarım düşmanım olarak geri gelmezler." diyerek arkasını döndüğünde Eris hafifçe gülümsemişti. Son sözleri duyana dek. "Ölümlerini görmek senin için zor olur."

Genç adam tekrardan lorganın sırtına çıkan kıza baktı ve sessizce mırıldandı.

"Keşke öldürmekten bu kadar bahsetmesen." diyerek arkasını dönmüş ve arkadaşlarının yanına gitmişti.

"Dediğim gibi, artık bizimle gelebilirsiniz."

"Fikrini kabul etti mi?" dedi Mias şaşkınca. Eris başını salladı. "Onu desteklemesek bile mi? "

"Onu desteklemeseniz bile."

Fanra bunu duyduğunda dönüp Eris'e ters bir bakış attı. Ult'un yanından agresifçe kalkmış ve diğerlerine tepeden bir bakış atmıştı.

"Ben kabul etmiyorum. Eğer ona karşı durursanız karşınız da dururum. Arkadaşlığımızın sağlam olmayışından değil vatanıma olan ahlakımdan dolayı." dediğinde Geile Fanra'ya baktı garipçe.

"O zaman neden vatanının liderine ihanet ediyorsun? Bu bir baş kaldırı değil mi? " deyince Fanra kılıcının kabzasını tutmuş ve genç kıza kötü bir bakış atmıştı.

"Ancak bir soylunun kızından duyulabilecek bir söz." dedikten sonra gözlerini etrafta gezdirdi. "Bana yatacak yer bulamadığında gel de et bu lafı." diyerek lorganın sırtında gökyüzünü seyreden kıza baktı. Bir parça ekmek ve su alıp diğerlerinin yanından ayrıldığında Eris yumruklarını sıkarak Fanra'ya bakmıştı. Kendisi çok sonradan aralarına dahil olmuş biri olarak neden hep Lidena'nın arkasında duruyordu. Sanki Lidena'yı destekleyen tek kişi oymuş gibi.

"Bu konuda Fanra haklı." dedi kendine yediremeyerek. "Şu zamana kadar kendi için hiçbir şey yapmadı. Yaptığı her şey halk içindi. Eğer kendine bir şey yapıyorsa o da intikam olacaktır. Babasının intikamı." dediğinde Pasna da ona katıldı.

LidenaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin