62. Lidena " En Yakın Düşman "

603 115 22
                                    

    Asır içki içerken göle düşen yağmur damlalarını izliyor, Lidena bir elinde kılıcı ile zeminde uzanıyordu. Asır onun hala uyumadığını biliyordu. Sönmemişti ateş.

   "Kaç yaşındasın? " dedi elindeki şişeyi sallayarak.

   "21." dedi Lidena.

   "26."

    Lidena'nın pek bir etkileşimde bulunmaması genç adamı her seferinde şaşırtıyordu. Çünkü insanlar hep soru sorardı. "Nasıl bu kadar iyi savaşıyorsun? Hüküm vermek nasıl bir his? Nasıl güçlerimizi öğrenebiliriz? " O hiçbir şey sormadığında sorması gereken kişi kendisiymiş gibi hissediyordu. Tam aklına gelen saçma sapan bir şeyi daha soracakken ateş söndü. Kafasını yukarı kaldırdı. Yağmur tenine çarparken Lidena ayağa kalkmıştı.

   "Gitme vakti." diyerek ıslık çaldığında Asır da ayağa kalktı.

   "İntikam yolunda yardıma ihtiyacın olursa ben buradayım." dediğinde Lidena gökte süzülen lorgana baktı.

   "Arkadaş değildik. " deyince Asır kafasını sallamıştı.

   "Ben de eğlenceye dahil olmak istiyorum." deyip gülümsedi. Lidena boş boş baktı adamın yüzüne. Bu bakışlar genç adamı oldukça rahatsız etmişti.

   "Owna Suf dövüş sanatını biliyor musun?"

   Asır kafasını salladı.

   "Evet. Bacakların çokça kullanıldığı 5 temel dövüş sanatından biridir." dediğinde Lidena kafasını salladı.

   "Yarın bu saatlerde burada." diyerek yanına gelen lorgana baktı. "Bana öğret." dediğinde Asır kaşlarını kaldırdı.

   "Ben mi öğreteceğim? " dedi şaşkınca.

   "Bilen başkası var mı? "

    Asır kafasını salladı.

    "Olur." diyerek ellerini kaldırdı. "Sen de bana mavi ateşin kontrolünü öğret. " dediğinde Lidena genç adamın gözlerine baktı.

   "Emin misin?" dedi dikkatle. "Rivayete göre ateş maviyken kendisi bile acı ile yanarmış... "

   "--- kendisi bile acı ile yanarmış..."

   Asır sonlara doğru Lidena'nın cümlelerini onunla birlikte söyledi. Lidena, Asır'ın bu tabiri bilmesine anlam veremedi ama başını salladı.

   "Madem biliyorsun, öğretirim." diyerek lorgana tırmandı.

    "Anlaştık. Görüşmek üzere."

    Genç kız bir daha adama bakmadı. Lorgana atladı ve hızla oradan uzaklaştı. Yağmur yağarken gökte gezinmek...

   Lidena kasabaya vardığında Pasna hızla yanına gelmişti.

   "Hoş geldiniz majesteleri. " diyerek bir şemsiye uzattı. Genç kız şemsiyeyi inceledikten sonra dönüp etrafa bakındı.

   "Paya hâlâ gelmedi mi? "

   Pasna kafasını iki yana uzattı.

    "Maalesef majesteleri."

    Lidena Pasna ile birlikte içeri girdi. Kasabanın büyükleri ve birkaç askerî ile masa başına oturdu. Saçlarını geriye attı ve dikkatle doğruldu.

   "Artık savaşma vakti." diyerek söze direkt girdiğinde birçok kişi tedirgince bir birine bakmıştı.

    "Ne planlıyorsunuz majesteleri? " diyen yaşlı kadın ile Lidena geriye doğru yaslandı ve sırtını sandalyeye dayadı.

LidenaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin