Bölüm 59

2.6K 204 24
                                    

"Yenge, yenge, yenge!" Kafamı şaşkınlıkla telefonumdan kaldırıp arabanın etrafına doluşmuş çocuklara baktım. Kerem kendi camını açmış, forma imzalıyordu. "Yenge vurdun mu arabayı gerçekten be?"

"Ben çarpmadım, bana çarptılar." Dedim sakince, Kerem atlattığımı bildiği küçük kaza tramvamın hatırlatılmasıyla çocuklara yan yan bakmıştı. Onun hafiften sinirlendiğini görünce elimi koluna koyarak ben de onun camına doğru eğildim. "Niye sordun ki?"

"Abim çok iyi yapmış, sana yenisini almış yenge. Yakışıırr!" Son kelimeyi aynı anda söylediklerinde ben de kıkırdadım.

"Eyvallah," Kerem çocukları cevaplamış, az önceki sinir seviyesi düşmüştü. Koltuğuma geri yaslanmak için çekildim biraz.

"Yenge, yenge, yenge!"

"Söyle yengem," ne yenge sevdasıydı bu? Daha önce de birkaç kez benimle iletişime geçenler olmuştu ama bunlar Kerem'i imza aracı olarak kullanıp benimle sohbet etmeye çalışıyordu resmen. Böylesi ilk defa.

"Ne zaman düğün yapacaksınız?" Kerem'le göz göze geldik. "Alışverişte çekmişler sizi, Tuğçe yengemle beraber. Çok güzelsiniz be abla, abilerim de çok yakışıklı."

"Yok be, siz daha yakışıklısınız." Kerem klasik cevabını yapıştırdıktan sonra eğilip yanağıma bir öpücük kondurdu. "Karım çok güzel ama, o kısmı doğru." İnsan içinde sevgi gösterilerinde genelde yaptığım şekilde kızardım. Kerem çocuklara döndüğünde ben de kocaman gülümsemiştim. "Tarih belli kardeşim, 14 Aralık. Mekanı söylemem ama."

"Hayırlı olsun!" Hep bir ağızdan sırıtarak bağırdıklarında imzalatacak şeyleri de bittiği için Kerem camı kapatmış, tekrar gazlamıştı. Arkama yaslanarak sabahki doğum günü kutlamamda çektiğim fotoğrafı paylaşmak için Instagram'a girdim. Onu fotoğraflarımda ararken gördüğüm muhteşem Abdülkerim kalp Kerem sahnesini de story'de paylaşmaya karar verdim. Paylaştıktan sonra beğeniler saniyeler içinde ekranıma dolarken ekranı Kerem'e çevirdim. 

"Şuna bir bak ya," dediğimde bakışlarını yoldan ayırarak bana baktı, hızlıca fotoğrafı inceledikten sonra yazdığım yazıyı da okuyunca minik bir kahkaha atarak yola geri döndü. 

"Abdülkerim abiyi mi kıskandın güzelim?" deyince inatçı bir şekilde omuz silktim. Ben cevap vermeyince devam etti o da. "Üzülme, şimdi evde yemeği sana ben yediririm ödeşiriz." 

Yüzümü buruşturdum, "Ay o ne vıcık vıcık çift davranışı, hiç sevmem. Herkes kendi yesin yemeğini." Arabayı evimizin önüne park ederken yan yan baktı bana. 

"Bilemedim o zaman ne yapacağımı," park etmesi bitince kemerini çıkararak benim üzerime doğru eğildi. "bebek mi yapsak?" 

"Ne münasebet? Aştın sen kendini." diyerek geriye kaçtım, kemerimi çözdüm ama kocam bir elini belime sararak beni kendisine doğru çevirdi. 

"Niye? Güzel olmaz mı? Şöyle minik minik." gözlerimiz birbirine kilitlenince küçük bir kahkaha attım. 

"Sen Barış'la çok takılmaya başladın, aşkım. Sana Barış detoksu öneriyorum." diyerek onu yalancıktan ittirdim ama beni bırakmadı. 

"Hiç alakası yok." 

"Aynen yok, nereden geldi bu bebek aşkı o zaman?" diye tek kaşımı kaldırdığımda omuz silkti. Ciddi değildi her halde? Şunun şurasında düzgün bir ilişkiye başlayalı kaç gün olmuştu ki? "Ay Kerem, çekil şuradan. Çalışıyorum ben, çocuk falan doğuramam." Sanki hayatında duyduğu en kötü sözleri söylemişim gibi baktı bana. İhanete uğramış gibi. 

"Çocuğumuz olmayacak mı?" 

Kırgın çıkan sesiyle saniyelik afallarken yutkundum uzanıp yanağına hızlı bir öpücük kondurduktan sonra geri çekildim. "Olacak, olur yani, İnşallah bir gün. Ama şuan değil." 

"Düğünden sonra?" diye sorduğunda derin bir nefes alarak göz devirdim. "Hem çalışma yapmak için de bol bol vaktimiz olur." diyerek boynuma doğru eğildi. Bedenime çarpan nefesinin beni bir anda uyuşturmasını fırsat bilerek kazağımdan açık kalan yerlere öpücükler kondurmaya başladı. "Öyle pratiksiz şaheser yapamayız değil mi?" 

"Yapacaksak da arabada değil, hayatım. Bir çekil!" Gülerek onu ittirmeyi akıl edince o da kıkırdayarak geri çekildi bana göz kırptı. "Hem sen doğal yolla olmaz tüp bebek yaparız dememiş miydin?" 

"Denemeden bilemeyiz." 

" 

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yüzük / Kerem AktürkoğluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin