Bölüm 17

14K 1.1K 143
                                    

Lütfen hikayeye oy verip arkadaşlarınıza önerin, şimdiden teşekkürler 😊

"Bu öpücük beni her geçen gün güçlendirdiğin içindi."

Cecelia şaşkınlığını atıp kendine gelmeye çalışarak konuşmaya başladı.

"Ben...Seni nasıl güçlendiriyorum–"

"Hadi giydirelim seni."

Hızla lafını kesmem kaşlarını çatmasına sebep olmuştu.

"Bana bebekmişim gibi davranmaktan vazgeç– Dur bir dakika, ben artık kekelemiyorum?!"

Diye bağırdı birden.
Sonra asıl kekeleme nedenini yani Alec'i -yine- hatırlamış olacak ki yüzü düştü.
Konuyu değiştirmem gerekiyordu çünkü onu böyle gördükçe gidip Alec'in ağzının ortasına-...
Derin bir nefes aldım.
Sakin ol Klaus...
Max doğru zaman geldiğinde o şerefsize istediğini yapabileceğini söyledi, sakin ol.

"Kekelemen geçmiş evet. Ben sana kıyafet getireyim bayan betix."

Dedim ve gülümseyerek banyodan çıktım. Güçlendirme meselesini uzatmamasına sevinmiştim açıkçası.. Ona beni reddetse dahi ona hissettiğim yoğun duygular sayesinde her geçen gün daha da güçlendiğimi söyleyemezdim.

Dolabıma ilerlesem de burada Cecelia'nın giyecek hiçbir şeyi olmadığını hatırlayıp sessiz bir küfür savurmuştum. Üzerinden çıkardığım kıyafetlerini kirli sepetine atmıştım.
Biraz sonra içeriden üşüdüğünü belirten sesi gelince dolabımdan kendi tişörtümü ve boxer'ımı alıp banyoya doğru döndüm. Daha sonra daha rahat edebilmesi için bana dar gelse de onda bol duracağını bildiğim bir atlet de almıştım elime. Tişörtümün içine giyip daha rahat ederdi.

Banyoya döndüğümde elimdekileri görünce az önce onu öptüğümde olduğu gibi yüzü kızarsa da bu sinir yüzünden değildi. Utandığını anladığımda gülmemek için dudak içimi ısırmam gerekmişti.

Kollarını önüne bağlamış klozetin üzerinde bacaklarına doğru eğilmişti. Otururken cenin pozisyonu almış gibiydi ve bu fazla komikti.
Aynı zamanda tatlı...

"Benim kıyafetlerim nerede?"

Elimdekilere yeniden kısa bir göz atıp bakışlarını benimle buluşturdu.

"Sanırım sana bakarken kafamı eğdiğim için saçımdan kulağıma su kaçtı."

Artık kendimi tutamadığım için samimi bir kıkırtı kaçmıştı ağzımdan. Ben utandığı için beni kovmasını beklerken onun ilgilendiği şey oldukça komiğime gitmişti.

"Kıyafetlerin kirli sepetinde ve burada hiç kız kıyafeti yok. Sen burada giyin ben de odamda giyinirim."

Kafasını usulca sallayıp elini uzattığında kıyafetleri verip hızla banyodan çıktım.
Üzerime hızlıca temiz kıyafetler geçirip ıslak kıyafetlerimi elimde tutarak beklemeye başladım. Bir süre sonra banyodan çıktığında gülmemek için dudaklarımın içini dişlemeye başlamıştım yeniden.

Tişörtüm üstünde fazlasıyla büyük durmuştu ve dizlerinin iki karış üstündeydi.
Boxer'ı göremiyordum, tişörtüm üstünde oldukça bol bir elbise gibi duruyordu çünkü.

Bu halde bile bir elma şekeri gibiydi,hem kızaran yanakları hem de...Sanırım efendi Max düşüncelerimi duysa beni diri diri gömerdi. Gerçi kızına olan aşkımdan haberdar olduğuna adım kadar emindim. Banyoya girip kendi kıyafetlerimi de kirli sepetine attığımda onun kıyafetlerinin benimkilerle aynı yerde oluşu kısa bir an evli bir çiftiz düşüncesine sürüklemişti benliğimi. Bu düşünce ile dudaklarımda oluşan gülümsemeyi zor da olsa bırakıp odama döndüğümde Cecelia kollarını açıp yavaşça bir tur dönmüştü etrafında.

Yetenekliler Okulu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin