Yıllarca ait olmadığınız bir gezegende sahip olduğunuz onlarca doğaüstü gücü kimseye belli etmeden yaşamak zorunda kalsaydınız; size verilen şans ile her daim merak ettiğiniz esas gezegeninize gitmek ister miydiniz?
Peki orada yaşayanların yalnızca...
Ne cevap vereceğimi düşünürken sınıfa kurtarıcım ilan ettiğim bir adam girdi. Birazdan olacaklardan habersiz derin bir nefes alışıma engel olamadım.
"Merhaba çocuklar ben Steven Morgan."
Hep bir ağızdan "Merhaba" dedik.
"Okulun ilk günü öğretmenlerin klasik bir lafı vardır. Birbirimizi tanıyalım başlıklı olur genelde, sen tahtaya gel bakalım."
Konuya direkt girmeyi tercih eden tuhaf giyinimli bay Morgan Jessie'yi gösterdiğinde bana kısa bir bakış atıp ayağa kalktı ve uzun olmasını dilediğim konuşmasına başladı. Bu süre içinde ben de hangi gücü seçeceğime karar verebilirdim. Yani öyle umuyordum.
"Ben Jessie. Hepiniz gibi 18 yaşındayım. Bir kıvılcım perisiyim. Şey, sanırım bu kadar."
"Bize küçük bir gösteri yapmak ister misin pericik?"
Arka sıralardan konuşan çocuğa birkaç saniye bakıp hafifçe gülümsedi Jessie.
"Hay hay."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Yakından bakmak ister misin?"
Tehditvari cümlesi ile sınıf suspus olurken öğretmene hafif bir baş selamı verip yerine geçti. Hemen ardından ayağa kalkıp deney masasına benzeyen masanın önüne yürüdüm. Neredeyse tüm sınıf merakla tedirgin halimi süzüyordu.